67.Bölüm

8.9K 532 40
                                    

Geldigimizden beri Rylan'ın öğütlerini, kanmelezlerine ettiği küfürleri, Kendini suçlamalarıni dinliyordum.
-Yeter! Rylan.Tamam iyiyim işte..
-Öyle deme.Ya ben gelmeseydim?
Ne olacağını düşünmek bile istemiyorum.Ama sen merak etme Artık kanmelezlerini avlayacağız..
-Ama...
-Bedel perisi umrumda degil.Kanmelezlerinin soyu tükenecek.
Yutkundum.Bir şey demedim.
Şuan yatakta yatıyordum.O da benim başımdaydı.
-Rylan?
Bana çevirdi kafasını.
-Şey..Sen hani kanmelezlerini avlayacaksın ya..
-Evet?
-Eski türleri avlamayı bırakır mısın? Lütfen..
Dedim ve yalvaran gözlerimle ona baktım.

Derin bir nefes aldı.
-Pekala.Madem sen öyle istiyorsun.Şimdi sen biraz dinlen.Dedi ve anlıma öpücük koyup gitti.

Bende gözlerimi kapattım ve dinç uyanmayı umdum.

***

Uyandığımda daha iyi hissediyordum.Yaralarım kapanmıştı.Ayağa kalktım.Hava hafiften kararıyordu.

Banyo yapsam iyi olacaktı.Gardıroptan Siyah T-shirt Yeşil pantolon ve Siyah Spor ayakkabı aldım.
Dolap dolap değil giysi dükkanı.

Sıcak suyu ayarladım ve suyun vücudumdan akıp gitmesine izin verdim.Bu iyi gelmişti.

Biraz daha durduktan sonra çıktım.Hazırladığım kıyafetleri giydikten sonra saçımı tarayıp topuz yaptım ve şöminenin önündeki puf koltuğa oturup saçlarimi şömineye tuttum.

Kuruyana kadar Esta ve Sandy I arayabilirdim.O kadar şey olmuştu onları aramak aklımdan bile geçmemişti.Acaba Aria ne yapmıştı?Umarım onunla birdaha görüşme fırsatım olurdu.

Sandy'i aradım ve acmasını bekledim.3.Çalışta açtı.
-Laura! Diye heyecanlı sesini duyduģumda gülümsedim.
-Sandy.
-Seni çok özledim! Neredesin?

Ona olanları anlattım
-Şimdi üzülmeli miyim sevinmeli mi?
-Bende senin gibi ikilemde kalmıştim.Ayrıca Rylan'a dedim eski türleri avlamayı bırakacak.
-Bu harika.Acaba bende sizin kasabaya mı gelsem?
-Bilmiyorum sen bilirsin.Peki Esta ne yapıyor?
-Bilmem.Dışarı çıkmıştı gelir birazdan herhalde.

Biraz daha konuşup kapattık.Benim saclarımda kurumuştu zaten.
Rylan neredeydi acaba? Puf koltuktan kalkıp odadan çıktım.
Rylan buralarda gözükmüyordu.
Çalışma odasında da yoktu.Dışarı çıktım. Kararuhlar kendi halindeydiler.O sırada aklıma kolyem geldi.

Elim boynuma gittiğinde kolyem yoktu! En son tabi ya banyo da çıkarmıştım! Hemen binaya geri girdim ve odama çıktım.

Odamın kapısı açıktı.Umarım düşündüğüm şey olmaz diye umarak içeri girip banyoya girdim.
Kolyem bıraktığım yerde yoktu! Bütün banyonun altını üstüne getirdim ama yoktu işte.Birisi almıştı.

Kokusunu alabilirdim belki.Odaklandım ve havayı kokladım.
Hafif bir kadın parfümü vardı.
Bu parfüm bana tanıdık geliyordu.
Biraz daha beynimi zorladım.Nerede almıştım ben bu kokuyu?
Tabi ya! Rylan'ın odasındaki kadından.

Zaten ondan gıcık kapmıştım.Şimdi bittin sen!
Hızla odadan çıktım.Kokuyu takip ettim.Binadan çıkmıştı ormana doğru gidiyordu.Bende kokunun peşinden gitmeye devam ettim.

Ormanın içlerine doğru gidiyordu.Amacı ne bilmiyordum ama Onu bulduğumda hiç iyi şeylerin olmayacağı kesindi.

Koku daha belirgindi ve bazı sesler geliyordu.Onun kokusunun yanında bir kurt kokusu daha vardı.

Kolyeyi takamazdı.Onun derisini eritebilirdi.Ama Kolyee zarar vermesinden korkuyordum.Sonuçta ucundan tutamasa da zincir kısmından tutabilirdi.

Bir ağacın arkasına saklandım.
Kadın ile Biri konuşuyorlardı.
-Bu kolye ne işime yarayacak diye sordu erkek sesi.
-Ondan bir şey işte.Kolye onun için önemli demedin mi?
-Bana daha iyi şeyler lazım.Babası gibi o da acı çekecek.
-Kararuhlardan niye bu kadar nefret ediyorsun?
-Kendilerini güçlü sanan türün tekiler.
-Hadi ama yoksa benim hakkımda da mı böyle düşünüyorsun diye cilveli konuştu kadın.

Bu midemi bulandırırken bir anda Erkek omzunun üstünden bu tarafa bakınca hemen eģildim.
Oha bu Matthew'di.Ne alaka diye düşünürken Matthew bir anda kadının dudaklarına yapıştı.

Iğrenerek başka yere baktım.
Ben buraya kolyemi almaya gelmiştim.
Vampir hızımla oraya doğru koştum ve kadın sert bir tekme attım.

Kadın ağaca doğru savrulurken belinden gelen kırılma sesini duymuştum.
Ikisi de afallarken Matthew karnına da sert bir tekme geçirdim.

Tabi o daha güçlü olduğundan sadece bir kaç adım geriledi.
Kolye elindeydi tam ona doğru atıldığîm da o ayağıma tekme atarak beni düşürdü.

-Bunu mu istiyorsun? Diye alayla sordu Matthew.

Ayağa kalktım ve vampir hızımla koluna tekme attım.Kolye başka yere giderken direk oraya koştum.Ama o da kurda dönüştü ve benim gibi koşmaya başladı.

Nasıl yaptı bilmiyorum ama benim önüme geçti.Bu böyle olmayacaktı.Bende kurda dönüştum ve üzerine atlayıp pençelerimi geçirdim.

Bu onu yavaşlatırken kolyeyi agızımla aldım ve geri insana dönüştum. Matthew bana hırladı ve üzerime atladı.

Kolyeyi taktım ve elimi onu uzatarak hafifçe bagırdım.
Geriye doğru savruldu.
Gitmeden önce bana şunlarî dedi
-Seninle işim bitmedi.

Ardından uzaklaştı.
Yere çömeldim ve derin nefes aldım.Yorulmuştum.
Kadın öldü herhalde ses çıkmıyor

Ayağa kalktım ve kadını fırlattığım yere gittim.
Yerde baygın yatıyordu.Yakasından tuttum ve Eve kadar onu taşıdım.

''''

Evler görünmeye başlayınca sonunda diye bağırasim geldi.
Bu kadin göründüğünden daha ağırdı be!

Rylan Dışarıda bir ileri bir geri gidiyordu.beni görünce sinirle yanıma geldi.
-Neredesin sen! Kendi başına ormana gitmemen gerektiģini söylemiştim.
Kadını yere bıraktım.
-Sakin ol.Neler olduğunu sana anlatacağım öncelikle şu kadın bir cezayı hak ediyor
Rylan çatık kaşlarla Kadına baktı.
-Dresa ne yapmış olabilir.
Demek adı Dresa'ymış
-Kurtlarla iş birliği diyelim...

Bölüm sonu
Vote ve yorumlarınızı bekliyorum...

KARANLIK ISTEK(Tamamlandı)Where stories live. Discover now