72.Bölüm

9.1K 543 50
                                    

Arkadaslar interbetim yoktu yazdim ama yayınlayamadim.Özür diliyorum.Yeni bolum sizlerle iyi okumalar

Icime kurt düşürmekte uzman olan ic ses yine yapacagini yapmişti.
-Aria burayı biliyor musun?
-Evet.Dur bir dakika!
-Ne oldu?diye sordum.
-Sende duyuyor musun? Diye fısıldadı.bende Etrafı dinlemeye odaklandıģım da Adım seslerini duydum.
Hızlıca Aria'nın kolunu tutup agacın arkasına girdim.

Yanılmamıştık gelen 5 tane kurttu.

****

Başarısızlık yeni bir başarı için başlangıctir.

Aria'ya elimle sessiz olmasını işaret ederken bir kulağım da duran kurtlardaydı.
Hepsi bir köşede oturmuş konuşuyorlardı.Biri hariç

Şuan orada durmaları bizin icin kötüydü.Şuan bir yere gitsek hemen duyarlardı.
Malesef gitmelerini bekleyecektik.

4 kurt birbirleri ile şakalaşırken biri etrafı kokluyordu.
-Sizde alıyor musunuz kokuyu?
Diğerleri de susup koklamaya başladılar.
-Evet kurt kokusu var.Bu cok normal çünkü sürümüzün alanındayız Jacob.
Jacob bir kere daha ayağa kalkıp havayı kokladı.
Aria  kasılmıştı.
-Bu Onun kokusu.
-Kimin diye sordu bir diğeri.
-Aria'nın.

Bakışlarım Aria'yı bulurken korkudan bembeyaz olan suratını gördüm.
Bunu daha sonra Aria'yi sorgulamakla öğrenirdim.Bakışlarim yeniden onlara döndü.
Bir diğeri alayla konuştu.
-Bundan nasıl eminsin.Yoksaa...
Lafını tamamlayamadan Jacob ona öyle bir baktı ki ben bile korkmuştum.
-O burada bir yerde!

Aria fısıldadı.
-Keşke bu kadar parfüm sıkmasaydım!
-Aria koş dediģimde buradan gidiyorsun.Onları oyalayacağım.
-Ama sen?
-Bende arkandan geleceģim.
Tamam mı?

Kolyem fedakarlığımla doģru bir şey yaptığımı gösterircesine ısınıyordu.
Kurtlar buraya doģru geliyordu.
-Kac!
Aria kurda dönüşüp kaçarken Jacob Aria diye baģırdı.Tam onun peşinden gidecekken önüne geçtim.

Önce Aria'ya baktı sonra öfkeli gözleri bana döndü ve hırlamaya başladı.
-Çekil!
-Öyle bir niyetim yok.

Kendisi ve arkasındakiler hızla yanımdan geçecektiler ki elimi toprağa uzatıp çığlık attım.
Onlar geçemezken Bende dayanabildiğim kadarıyla dayanmaya çalışıyordum.

Diğer elimle de kolyeme baktığım da gücümün  yarıya kadar indiğini gördüm.

Bir süre daha dayandım ama artık yorulmuştum ve gücüm bitmek üzereydi.
Elimi onlara doğru getirdim ve onları geriye doğru savurdum.

Bende kurda dönüşüp hızla koşmaya başladım.Onlarla aram da fark vardı ama öfkeli 5 kurt her an bu arayı kapatabilirdi.

Ağaçların sıklaşmaya başladığı fark ettiğim de icimi bir endişe kapladı.
Yanlış tarafa gidiyordum!

Endişeden yolları karıştırmıştım ve daha kötüsü buraları bilmiyordum.
Kurtların bölgesinden cok uzaklaşmıştım.Bir anlık arkama baktığım da onları görememek endişemin daha cok artmasına sebep oldu.

Durdum.Artık nefes nefese kalmıştım.Umarım Vazgecmişlerdir diye düşünürken gök gürültüsü ile irkildim.Yağmur yağmaya başlamıştı.

Derin bir nefes aldım.Etrafa baktığım da Bir dağa yaklaştığımı fark ettim.Bu dağı ilk defa görüyordum.
Herhalde başka ülkeye kadar koştun.

Ic sesimin abartısına göz devirirken arkama döndüm.
Buradan gitsem iyi ola...
O sırada Ağaçların arkasından geleni gördüğüm de durdum.

Karanlık da tam belli değildi ama bir kurt olduğu belliydi.
Sonunda yüzünü gördüğüm de gelen kişiLer gözlerimi irileştirdi.

Oysaki o kadar izimi kaybettirdim diye sevinmiştim.Gelenler Jacob ve grubuydu.
Hırladım.Onlar da bana hırlıyorlar ve üzerime geliyorlardı.

-Sonunda köşeye sıkıştın ha!
Bir şey demedim.
-Senin gibi meleze yazık olacak.
Aramız da 5 adımlık bir mesafe kaldığı sırada Önlerine atılan bıçaklarla durmak zorunda kaldılar.

Bu bıcakları nerede görsem tanırdım.Şuan kendimi Annesini görmüş bebek gibi hissederken Icimde bir rahatlama oluştu.
-Bence size yazık olacak.
Dedi o ses.

Ağaçların arasından Kararuhlar çıkarken o geldi ve meydan okurcasina onlara baktı.
Kurtlar geriye doğru cekilirken Jacob önce Bana sonra Kararuhlara baktı.

Sonra yeniden bakışları beni bulurken ağzından o tipik tehdit sözleri döküldü
-Seni bulduğum yerde öldürecegim.
Bunu dediği anda bir bıcak kuyruğunun yarısını sıyırdı.

Jacob hırladı ve grubuna işaret verip gittiler.
Derin bir nefes verirken insana dönüştüm ve sevinçle Rylan'ın yanına gittim.

Yüzünde gördüğüm ifade Cakan şimşekle daha korkunç hale gelirken yutkundum.
Yağmur hızla yagıyordu.Pelerinini bana verdi va başlığı ile kafamı örttü.Sonra elimi tutup önden yürümeye başladı.

'''''

-Seni her ormana gönderdiğim de başına bir şey geliyor Laura.
-Bu benim suçum deģil ama!
-Nasıl senin sucun değil!?
Ormanın diğer köşesinde ne işin var!Bagırarak konuşması beni sinirlendirirken ben de sesimi yükselttim.
-Sana anlattım ya! Beni kovaladılar.
-Onların bölgesinde işin ne!?
-Dalgın...
-Işte bak bu kimin sucu oluyor! Ayrıca fedakarlık yapacaksın diye kendini tehlikeye atmanı istemiyorum.

Bunu demesi ile ayağa kalktım.
-Bunun benim için önemini anlamıyor musun? Bu bana verilen bir şey.Beni böyle kabul etmek zorundasın.
Her zaman önünde durduģu pencereden cekilerek yanıma geldi.
-Seni kaybedemem.Seni anlıyorum fakat sen beni anlamıyorsun.Seni bu kadar sevdiģimi göremeyecek kadar körsün.
Sonra alayla güldü.
-Bari kurt gözlerini kullan.Belki onlarla Görürsün.
Bunu dedikten sonra kapıya yöneldi.Ama sözlerimle yeniden durdu.
-Yanlış düşünüyorsun.Gözlerinle Bakmak yetmez kalbinle hissetmen, kalbinle görmen gerekir.Eğer sen normal anlamsız bir şekilde bakıyorsan bana benim duygularımı da görmüyorsun demektir.

Dedim ve ondan önce ben çıktım odadan.

Bölüm sonu
Vote ve yorumlarinizi bekliyorum..

KARANLIK ISTEK(Tamamlandı)Where stories live. Discover now