mk #9

1.6K 149 51
                                    

Şu bölüm başlıkları küfür gibi durmuyor mu fkwlfğwğfğelsl karar verirken çok düşünmüştüm :d

***

“Ekin nereye gidiyorsun?”

Ardında gelen Zeliş'in sesi ile yerinde durdu ve evden sessizce çıkma planı suya düştüğü için derin bir nefes verdi. Halbuki deminden beri parmak ucunda yürüyor ve sessiz nefesler alıyorken evden çıkabileceğine inanmıştı.

“Hava alacaktım biraz.” Zeliş'e döndü.

“Simsiyah giyinmenin nedeni ne peki? Yol üstü bir cenazeye uğramayı mı düşünüyorsun?” Kollarını önünde birleştiren Zeliş'ten kurtulma ihtimalini düşündü fakat yoktu. Bu sorgudan kurtulabilmesi imkansızdı.

Bu yüzden pes edip ofladı ve bir iki adım atmıştı ki merdivenlere doğru, Mercan geldi ve kolundan tuttu.

“Çok beklettim mi Ekin? Aa, Zeliş! Biz de tam çıkıyorduk. Hadi görüşürüz yavrum.” Hızlı bir şekilde konuşarak Zeliş'ten makas aldı ve dışarı çıkmak için açtığı kapıdan Ekin'i itti.

“Nereye gidiyorsunuz ya!”

“Cenazeye!”

Mercan gülerek kapıyı kapattıktan sonra biraz ileride duran Ekin'in yanına ilerlemeye başladı. O sırada omzundaki uzun şalı boynuna doladı.

“Neden böyle bir şey yaptın?” Ekin soğuk tavrından uzak, aksine nedenini ciddi anlamda merak eden ve minnet dolu gözlerle baktı Mercan'a.

“Yürüyelim, öyle konuşuruz.” dedi ve önden ilerledi.

Ekin de ardından giderken, siyah şapkasını düzeltti ve aynı zamanda siyah kapuşonlu ceketin cebine ellerini sokuşturdu.

Bir süre sessizce yürüdüler. Ekin, konuşmasını bekledi Mercan'ın ama Mercan kelimeleri toparlayamıyordu bir türlü. Nasıl söyleyeceğini, nerden başlayacağını kestiremiyordu.

“Söyleyecek misin artık? Çünkü benim gitmem gereken bir yer var ve oraya seninle gidemem.” Ekin sabırsız çıkan sesiyle yolun ortasında durdu ve Mercan'ın da duracağını bildiğinden ona döndü.

Dudaklarını yaladı ve şalının ipleri ile oynamaya başladı. O sırada Ekin, oflayarak kafasını başka yere çevirdi.

“Ekin, May-...”

Mercan'ın konuşması, Ekin'in baktığı yöne doğru süratle koşması ile kesildi. Uzun yolun sonunda duran adama doğru koşuyordu Ekin ve bunu gören adam da aynı şekilde koşmaya başlamıştı.

Şaşkınlıkla onların ardından bakarken yan sokaklara saptıklarını gördü, asla yetişemeyeceğini biliyordu.

Mayıs'ın yaşadığını bir daha hangi cesaretle söyleyeceğini ve Ekin'in peşinden koşturduğu adamın kim olduğunu düşünerek geldikleri yoldan geri döndü.

***

Düşüncelerinizi alalım?

-sarı

mayıs kasırgası - yarı textingDonde viven las historias. Descúbrelo ahora