⍣2⍣

2.8K 293 211
                                    

Jungkook

Ben Jeon Jungkook. 21 yaşındayım, zengin ve yakışıklıyım. Joseon krallığında yaşıyorum ve eh tabi ki de mutluyum. Herkesin önünde titrediği bir babam güzelliğiyle şehrin tüm kadınlarını çatlatan bir annem var. Ah bir de şu baş belası filim.

Bu hikaye aslında biraz uzun. Büyük ihtimalle merak ediyorsunuz "Nerden buldun bu fili?" "Neden baş belası olduğunu düşünüyorsun?" filan bir sürü soru var aklınızda.

Telaş yapmayın bebeklerim, hepsini anlatacağım. Jeon Jungkook oppanız emrinize amade.

Her şey 21. doğum günümle başladı. Ben yine boş boş dolanıyor, orada burada sürtüyor, günümü gün ediyordum.

Benim gibi bir yüzünüz ve vücudunuz varsa gününüzü gün etmek en büyük hakkınız.

Ben yine böyle mütüşlü hayatıma devam ederken o korkunç gün geldi. (Doğum günümden o korkunç gün diye bahsetmeme sebep olduğun için teşekkürler baba.) İşte o korkunç gün babam beni yanına çağırdı.

El pençe divan gittik tabi yanına. Yakışıklılığımdan hiç etkilenmiyor bu adam, aegyo da yapamıyorum zaten. Ne derse boynumuz kıldan ince.

"Oğlum" dedi en ciddi ses tonlarından birini kullanarak. "Gel şöyle otur. Seninle baba oğul konuşalım bir."

Oturdum tabi ben de gıkım çıkmıyor. "Buyur babam" dedim ciddi olmaya çalışarak. "Kaslı ve yakışıklı oğlundan bir isteğin mi var yoksa tahmin ettiğim şey mi? Tahmin ettiğim şey değil mi baba? Evet evet kesinlikle tahmin ettiğim şey. Canım babam seni çok seviyorum. Gel bir öpeyim" dedim hızla yerimden doğrulurken.

İşte benim ciddi ve tırsmış halimin raf ömrü bu kadar.

"Jeon Jungkook, kendine gel. İki çift laf edeceğiz şurada" dedi babam hiddetle. Heyecanla kalktığım yerime geri çöktüm tabi.

"Ne yani baba" dedim hayal kırıklığıyla "Doğum günüm için şu sahip olmayı çok istediğim üç katlı eğlence hanını almadın mı bana?"

"Çok eğlenecektik biz orada" dedim sesimi titreterek. "Hem belki sen de ufak kaçamaklar yapmak istersin. Hemen reddetme bir düşün" dedim haylazca kaşlarımı indirip kaldırırken.

"Jeon Jungkook! " diye bağırdı yeniden ve ben bu defa mecburen sustum. Gerçekten kızmış görünüyordu. Yüzü kızarmıştı. Parmak uçlarını şakaklarına bastırmış ovalıyor belli ki sakinleşmeye çalışıyordu.

"Kızım içecek bir şeyler getir bize" diye seslendi kapıdaki hizmetçi kıza. Bense yerime sinmiş korkak bakışlarla babamı izliyordum. "Ceylan gözlerimi böyle korkuyla titrettiğin için utanmalısın baba" dedim içimden.

Gelen gül aromalı içecekler keyfimi yeniden yerine getirmişti. Bayılıyorum güllü soğuk içeceklere.

İçeceğinden bir yudum alan babam ellerini önündeki alçak masada birleştirmiş ciddiyetle beni süzüyordu.

Ve tabi ki ben de baya bir gerilmiş içeceğimi genzime kaçırmıştım. Girdiğim öksürük krizi babamı korkutmuş ama ciddiyetini zerre azaltmamıştı. Belki beni kaybetmekten korkar ve aklındaki lehime olacağını düşünmediğim düşünceden vazgeçer diye "Ah babacığım, neredeyse ölüyordum" dedim ellerimle boğazımı ovarken.

"Abartma Jungkook, abartma. Evet nerede kalmıştık" dedi ve hayatımı mahveden o konuşmayı yaptı.

"Biliyorsun sen benim tek çocuğumsun ve artık 21 yaşında bir delikanlısın. Babanın işlerini öğrenmen lazım. Annen de ben de yaşlanıyoruz. Dünya fani ölüm ani. Seni böyle vasıfsız, lüzumsuz, iş bilmez, boş gezenin boş kalfası, oksijen israfı... " "Öhö öhö" diyerek lafının arasına girdim. Bu adamın amacı ne böyle.

" Hah, evet işte seni bu şekilde tek başına bırakıp gitmekten korkuyoruz. Sonuçta anlarsın ya, dünyayı düşünmek zorundayız. "

Güllü içeceğimi aldım ve hızla kafama diktim. Bu kadar lafı bir şekilde hazmetmem gerekiyor. Babam nefeslendi ve cümlesine devam etti.

" Sağ kolum Ji-mong ve sen ticareti yakından gözlemlemen ve deneyim kazanman için ticaret kervanımla yola çıkacaksınız. Ji-mong sana işi öğretecek sen de onun sözünden çıkmayacaksın. Geri geldiğinde işe yarar bir Jeon Jungkook görmek istiyorum kereta" dedi ve güzelce gülümsedi. Onun gülümsemesi yüzünü aydınlatırken benim alnımdan ter damlaları süzülüyordu.

"Peki baba" dedim itaatkar bir ses tonuyla. Ama içimde bir isyan bir ihtilal bir fırtına çıkmıştı.

Elveda şaraplar ve kristal kadehler, elveda güzel kızlar, elveda benim ikinci yuvam canım eğlence hanım. Daha seni elde edemeden kaybetmek... Çok koyuyor, çoook.

꧁꧂

Bölümleri genel olarak eğlenceli yazmayı düşünüyorum. Umarım başarabilirim. Ama Taehyung cephesinde bir süre daha hüzün hakim olacak.


Umarım hoşunuza gidiyordur (olmayan okuyucularımla konuştuğumun ben de farkındayım, çaktırmayın 😂)

destiny ಇ taekook ✔️Unde poveștirile trăiesc. Descoperă acum