8.Bölüm

11K 325 19
                                    

Derenin şarkı söylemesiyle, gözlerimi araladım. Sesi gerçekten çok güzeldi ve güne güzel başlamamı sağlamıştı. Onu görmek, beni mutlu etmişti. Her zamanki neşeli sesiyle "Günaydııın." dediğinde "Güonaıydıoıın." esnerken, böyle bir cevap vermiştim.

Derenle beraber söylediğime, kahkahalarla gülüyorduk.

Deren birden ciddileşti ve heyecanla "Seçtiğimiz mobilyalar gelmiş, senin seçtiğin odaya kurmuşlar. Kahvaltıdan sonra yerlerini ayarlayalım." dediğinde, sevinmiştim.

••••••••

"Of, bu da olmaz." Deren'in, aynı cümleyi kaçıncı kez kurduğunu sayamamıştım. Yarın okullar açılıyordu ve hangi kıyafeti göstersem Deren beğenmiyordu. Hem saatlerce dolap başında, kıyafet seçmeye ne gerek vardı ki. Ama Deren böyle düşünmüyordu. Okulun ilk günü, güzel olmam gerekliymiş. Oysa ki okula kayıt olurken, böyle bir kural olduğu söylenmemişti. Deren uygun bir kıyafet bulamayınca Melis'i arayıp hazırlanmasını söylemişti. Melis'i de alıp alışverişe çıkacaktık.

••••••••

Deren, Melis ve benim elime birer elbise tutuşturup denememizi söyledi. Kendi de seçtiği kıyafetleri denemek üzere, yan kabinime girdi.  Üzerimdeki kiremit rengi, uzun kollu, dizlerimin üzerinde biten elbise oldukça sade ve şık görünüyordu. Kabinden çıktığımda Deren ve Melis de kendi kabinlerinden çıkmıştı. Etrafımda dönerek "Nasıl olmuşum?" diye sordum.

Deren yüzündeki memnun ifadeyle, "İşte bu tam oldu." dedi.

Melis, parmaklarını birleştirip, öptükten sonra "Harika." dedi, neşeyle.

Deren "Peki ben nasıl olmuşum?" dediğinde, onu inceleme fırsatı bulmuştum.

Üzerindeki taba rengi, benimki gibi uzun kollu ve dizlerinde biten elbisesiyle çok hoş görünüyordu. "Evet, çok hoş görünüyorsun." dedim.

Sıra Melis'e geldiğinde o da bizim gibi kendi etrafında döndükten sonra, aynı soruyu sordu. Üzerindeki vizon rengi, bizimkiler gibi dizilerinde biten, uzun kollu düz elbisesiyle fazla hoş görünüyordu. Deren ve ben aynı anda, çok güzel göründüğünü söyleyince, Deren, "O halde bir an önce, elbisemize uyumlu ayakkabı, çanta ve aksesuar bakmalıyız." deyince, tekrar kabinlere girdik.

Kendi kıyafetlerimizi giyindikten sonra, ayakkabı ve çanta bakmak için bir başka mağazaya girdik.  Üçümüz de elbisemize uygun ayakkabı ve çanta alınca, işimiz bitmişti. Çok fazla dolandığımız için fazlasıyla yorulmuş ve acıkmıştık. Bir restorana gidip yemek yedikten sonra eve gitmeye karar vermiştik.

••••••••

Eve geldiğimizde, bitkin haldeydik. Deren ve Melis bizde kalacaktı. Yarın okula direkt buradan gidecektik. Dışarda yemek yediğimiz için, akşam yemeğine, babaannem ve dedeme katılamadık. Günün yorgunluğuyla, yatağa girer girmez, uykuya daldım.

Uyandığımda, Deren yanımda yoktu. Melis'i uyandırmamaya gayret ederek, yataktan kalktım ve banyoya doğru ilerledim. Kısa bir duşun ardından dün belirlediğimiz kıyafetlerimi giyindim.

Saat daha 11.30'du, daha derslerimizin başlamasına yaklaşık üç saat vardı. Melis'i uyandırıp, banyoya gönderdikten sonra Deren'in öğrettiği gibi makyajımı yapmaya başladım.

CÜDA Where stories live. Discover now