Brick Olanları Öğrendi

179 11 21
                                    

Brick'in Gözünden

Brake! Bunu çok fena ödeyecekti. Fakat şimdi neredeydi? Kesin onların yanındadır. Butch umarım oğluma bir şey yapmazsın.

(Biri arar)

Kim arıyor?..... Dekster! Seni kahrolasıca! Sen beni neden ararsın ki! Blossom sana yüz vermeyeli çok oldu. Neden bizi artık bırakmıyorsun?! Acaba ne istiyor? Aslında onunla pek bi derdim yok. Sadece.....sadece eskiden Blossom'ın ona aşık olmasına katlanamıyorum ama bu çok eskide kaldı. Çünkü o artık sadece benim. Neyse bakalım ne diyecek?

Ben: Evet kahrolası..., pardon Dekster? Ne istiyorsun?
Dekster: Oğlun benimle!
Ben: Onun seninle ne işi var? Çabuk söyle! Yoksa...
Dekster: Yok bir şey ama acilen Blossom ile buraya gelmelisin!
Ben: Neden seni dinleyecek mişim?
Dekster: Brake bir hata yaptı Brick! Onu düzeltmeliyiz. Yoksa oğlun....
Ben: Ne, ne olacak?
Dekster: Paralel evren konusu!
Ben: Hayır!... Peki ona açıkladın mı?
Dekster: Tamamını anlatmadım. Fakat bunu anlatmaya vakit yok! Şimdi Blass'ı da al ve Profesör'ün evine gel!
Ben: Tamam geliyoruz.

Telefonu kapattım ve evin merdivenlerinden aşağı indim. İnerken çerçelenmiş resimlere bakıyordum. Brake! Neden başını belaya sokuyorsun¿ Neden bana benzemeye çalışıyorsun? Ben bunu istemiyorum. Ben iyi biri değilim. Annen beni iyi biri yaptı. Neden sadece onu dinlemiyorsun? Acaba ne yapıyorlar? Onları çok özledim. Fakat şimdi konu bu değil. Oğlumu kurtarmam gerekiyor. İyi ki Blossom evdeydi ama kötü olan bunu ona nasıl açıklayacağımdı. Birden önüme çıktı ve nasıl açıklayacağımı da bulamamıştım.

Blossom: Tatlım. Ne oldu? Endişeli gibisin!

Blossom sana bunu nasıl söylerim¿ Sen bunları haketmiyorsun. Keşke seninle hiç evlenmeseydim. Belki daha mutlu olurdun. Seni seviyorum ve üzmek istemiyorum. Fakat seni üzmeden bunları sana nasıl söyleyebilirim ki?

Blossom: Tatlım?
Ben: Bir şey yok! Sadece eski bir dostu ziyarete gideceğim.
Blossom: Kim?
Ben: Dekster!
Blossom: Dekster mı? Yoksa barışmaya mı gidiyorsun? Seninle gurur duyuyorum. Dur bekle ben de geleyim.
Ben: HAYIR!
Blossom: Neden?
Ben: Çünkü bunu kendim halletmem gerek!
Blossom: Tamam o zaman kolay gelsin.

Yanağıma küçük bir buse kondurdu ve mutfağa gitti. Sanki o gün gibiydi. Satranç da onu yenmiş olmama rağmen kalbimdeki savaşı o kazanmıştı. Tek istediğim seninle bir ömür geçirmek. Acaba çok mu bencildim? Belki Dekster ile daha mutlu olurdun. Belki de.....

Brake'in Gözünden

Dekster amca biriyle konuştu ve yanımıza gelmişti. Profesör ise yapay balıkları besliyordu. Dekster amca ne derse desin Profesör kesinlikle bunadı. Dekster amcadan söz etmişken o da konuşmasını bitirip gelmişti.

Ben: Kiminle konuştun?
Dekster: Babanla!
Ben: Ne dedin sen? O beni kesin öldürür.
Dekster: Annenle buraya geliyorlar. Onlar gelene kadar gizli laboratuvarın yerini öğrenmeme yardım et.
Ben: Şurası değil mi?
Dekster: Hayır o normal! Gizli olanı arıyoruz!
Ben: Bu süper!

Birden o boru yine başıma saplandı. Canım yanıyordu. Bu seferkinde Bloom vardı.

Anılar

Okulun ilk günü! Çok sıkıcı. Neden okula gitmek zorundayım¿ Çok saçma! Neyse annem hatrına gideceğiz artık. Sınıfımın 9B olması gerekiyordu. Koridorlarda hem yürüyor hem de sınıfımı arıyordum. Sonunda bulup içeri girdim. Öğretmen daha gelmemişti. Ben de bir sıraya geçip oturdum. Sonra ise önüme bir kız oturdu. Kız birden arkasına döndü. Beni görünce şaşırdı ve tekrar önüne döndü. Tatlı bir yüzü vardı. Acaba neden öyle geri vites yaptı? Kalktım ve onun önündeki sıraya oturdum. Sonra arkamı döndüm ve konuşmaya başladım.

Ben: Korkma ısırmam! Neden beni görünce şaşırdın? Adın ne?
Bloom: Ben Bloom. Bu arada özür dilerim. Arkadaşım sandım. O da bu sınıfta.
Ben: Umarım erkek arkadaşın değildir. Çünkü bundan sonra benimsin.

Yüzü kızardı. Tatlıydı ama yine de belli etmemeye çalıştı. Sonra bir tokat attı.

Bloom: Sen deli misin?
Ben: Ben özür dilerim. Hiç arkadaşım yok. Nasıl yaklaşacağımı bilemedim ve sende çok güzelsin. O yüzden biraz telaş yaptım.
Bloom: Öyle mi? Teşekkürler ama böyle kimseye sarkıntılık etmemelisin!
Ben: Özür dilerim. Bu arada ben Brake. Galiba ders başlayacak hoşçakal.

Suratıma gülümsedi. Ben de gülümsedim tabi. Ne kadar salak bir kız bu ya! Birkaç güne bunu koluma takarım ben. Her şeye inanıyor.

Anılar Bitti

Böyle olmamıştı.

Dekster: Ne oldu Brake?
Ben: Anılarım.... Anılarım değişiyor.
Dekster: Daha hızlı olmalıyız. Çabuk ol! Eğer bunlar artmaya başlarsa bana söyle! Bu kaçıncı hatıran?
Ben: Ben,... Ben hatırlamıyorum.

DEVAM
EDECEK








Brake'in ÖyküsüWhere stories live. Discover now