• 10. Bölüm •

102K 2.3K 1.8K
                                    

Şu anda telefonda melisayla konuşuyorduk deli oluyorduk! Çünkü ne giyeceğimize karar verememiştik!

"Kanka siyah gotik bir tarz oluşturmayı düşünüyorum" dedi melisa

"Mmm ben elbise giymek istiyorum ya"

"Alttan koray arıyor aşkım mesajlaşalım"

Tamam diyip öpücük atıp birbirimize, kapattık.. dolabımı kurcaladım ne giyebilirdim? Saten zümrüt yeşili renk bir mini elbisem vardı sarı kolyeler falan takarak hoş bir tarz oluşturabilirdim.. çıkarıp üzerime geçirdim dediğim gibi çoklu sarı kolyelerden takıp baş harfimin yazılı olduğu kolyeyide taktım.. Saçlarımı düzleştirip makyaja geçtim fondoten aydınlatıcı pudra sürüp güzel bir eyeliner çektim maskarada sürüp kırmızı bir ruj sürdüm.. makyajımda tamamdı.. küçük siyah bir çanta alıp siyah topuklularımı giydim.. veee hazırdım

Saat 9du planladığım gibi hazırlanmıştım.. şimdi burak hocaya mesaj çekmem lazımdı..

-"hocam ben hediye almaya gideceğim oradanda partiye geçerim size evin konumunu atayım mı?"

Aşağıya inip babam geldi mi diye bakındım ve şaşırmadım gelmemişti.. babamıda arayıp partiyi haber ettim.. tuğba abladaymış bu gece gelmezdi.. dikkat et diyip kapattı hep ediyordum zaten baba...

-"ya da çık dışarıya beraber hediye bakalım?"

Kalbim bir dur allah aşkına niye böyle küt küt ediyorsun.. hızla tamam diyip çantaya koydum telefonu.. aynadan kendime bakıp bildiğiniz parfümü bitirmeye getirdim.. ışıkları kapatıp evi kitleyip çıktım.. gerçekten kapının önünde bekliyordu.. sakin kal ece sakin ol! Bahçe kapısını açıp arabanın önüne yaslanmış burak hocaya baktım.. siyah gömlek siyah pantolon giymişti.. siyah bir erkeğe bu kadar mı yakışır? Dönüp bana baktı ve baştan aşağı ağır ağır süzüp gözlerime baktı gülümsedim ve dudaklarıma bakıp alt dudağını diliyle ıslattı.. "hoşgeldiniz hocam" dedim.. yanıma doğru gelip "baya hoş buldum" diyip kapımı açtı.. utançla gülümsedim binip teşekkür ettim.. kapatıp kendi tarafına geçip bindi ve "bugün güzel olma günün herhalde?"

"Aşk olsun hocam normalde güzel değilmiyim?" Diyip şakayla alıngalık yaptım

Güldü "bilmem" diyip tekrardan süzdü ve direksiyonu kavrayıp "belkide güzelsindir" dedi.. bu konu hem kapansın istiyorum hem kapanmasın istiyorum.. ama onun ağzından güzel olduğumu duymak beni mutlu etmişti..

"Siz hediye aldınız mı?"

"Aldım"

"Şeyy ne aldınız? Benim aklımda hiç bir şey yokta"

"Arka koltukta al istersen" dedi başımı salladım ve uzanıp aldım.. saat kutusuydu ve belirli bir markanın saatiydi.. kutuyu açıp içindeki saate baktım.. son çıkan saatlerindendi.. gerçekten bir öğretmene göre fazla fazla zengindi!

"Beğendin mi?"

"Baya güzel hocam"

"Biz nereye gidiyoruz şimdi?"

"Mmm bilmiyorum ki"

"Hangi takım tutuyor biliyormusun"

"Galatasaraylı" dedim burak hoca yüzünü asıp "boşver o halde"

"Ya neydi?"

"Forma alalım fenerium'a girip diyecektim"

Güldüm neden astığını anladım şimdi suratını.. "mmm basketbol forması alabilirim aslında gs storeden"

"Sen girersin küçük ben girmem"

Başımı salladım "tamam" dedim.. ve burak hoca alışveriş merkezine doğru sürmeye başladı.. radyoyu açınca hızla içimden her zaman yaptığım şeyi yaptım.. ve bu seferde nedense içimden burak hocadan bana gelmesini diledim..

Pardon ÖğretmenimWhere stories live. Discover now