• 14. Bölüm •

106K 2.4K 1.9K
                                    

Medyamız Burak Hocamız 🔥

Şu anda okuldaydık ve 10 dakika erken geldiğimiz için burak öğretmenler odasına geçmişti. Bende batunun yanına çıkmıştım. Bana biraz bozuk attıktan sonra gönlünü alınca anlatacağı şeyi sordum.

"Partide bir kızla tanıştım"

"Eeeee" diyip güldüm.

"Kız sana benziyor. Yeşil gözlü ve sarışın, senin eski halin (saçlarımı boyatmadan önceki halimi kast ediyordu) partinin gecesi evine bıraktım" diyip elini anlına vurup homurdandı "onu sarhoşlukla öptüm." Batu takıntılıydı. Sevdiği kıza açılana kadar hayatına hiçbir kız almayacaktı. Öyleydide zaten 2 senedir hayatına hiçbir kız girmemişti "umutlandı sürekli arıyor ve beni biliyorsun" diyince başımı salladım "anlatmaya çalış" başını olumsuzca salladı "nefret ederim sarhoştum böyle oldu demekten" hımmlayıp dudağımı büzdüm. "Sevdiğin kıza açılmayacaksan dene derim belki mutlu olursun batu" yanağıma elini koyup sıktı. "Açılamam" diyip o yorgun tınısını kullandı. Onun için üzülüyordum ama yardımcı olamıyordum çünkü anlatmıyordu. "O zaman dene belki sana onu unutturur"

"Sanmıyorum" diyip gergince nefes alıp "bugün neden kırmızlandın" Güldüm ani değişimleri hep komiğime giderdi "bilmem canım istedi" yanağımdan makas alıp o koca bedenini bana yasladı. Allahtan duvar kenarındaydımda düşmüyordum. Ellerimi saçlarına götürüp okşadım. Derin nefes alıp gözlerini yumdu. Aklıma burak ho- burak'ı getirdim. Gece saçlarını okşarken hissettiğim duygu ve şimdiki duygu çok çok çok farklıydı. Onun saçlarının kokusu bile beni sarhoş ediyorken. Batunun saçlarının kokusu sadece güzel geliyordu. Çünkü 5 senedir tanıdığım abim arkadaşım kardeşim dert ortağımdı.

Sınıfın kapısı açılınca gelen Burak'la kalbim yerinden çıkacak gibi atmaya başladı. Gözlerini göğüsüme bedenini yaslamış batuya çevirip ardından omzumdaki başına baktı. Kaşlarını çatıp çenesinin gerginliğinden sinirlendiğini anladım.

"Batu burak hoca geldi" diyip elimi saçlarından çektim. Batuda gözlerini açıp doğruldu. Esneyip gözlerime bakıp saçlarımı karıştırdı "git hadi coğrafyada görüşürüz" diyince hem saçımı bozmasına sinirlendim hem burak'ın bakışlarına takıldım ayağa kalktım. Geçmeme izin verip çıktım. Öğretmenler masasının önündeki sırama geçip çantamıda yanıma koydum. Burak bakışlarını üzerimden çekip "günaydın gençler" dedi. Herkes 'günaydın hocam' dedi ardındanda her zamanki hibi erkekler maç muhabbeti açtılar. İlk 5 dakika erkeklerle maç muhabbeti yapılırdı.

"Gençler dünki maçı izleyemedim o yüzden yorum yapamayacağım"

"Nasıl izlemezsiniz hocam! Dehşet bir maçtı! Haftaya ertelendi" diyen Ömer'le çıldırmasına güldüm. Tam bir maç kolikti! Fenerbahçeliydi. Eğer yenildilerse ertesi günü 'günaydın' deriz allah belanı versin anlardı.

"Berabere mi kaldılar" diyip sıramın masasının üzerine bir bacağını koyup oturdu. Hızlanan nefesimle sakin durmaya çalıştım ve sıcakladığım için ceketimi çıkarttım. "Sıcak olduysa klimayı açalım" başımı kaldırıp çatık kaşlarına baktım. Bugün huysuzluk günümüydü acaba? Başımı olumsuzca sallayıp gülümsedim.

"Yok hocam şerefsiz Galatasaraylı taraftarlar ortamın anasını s-"

Sınıftan kahkaha ve uyarı dolu seslerle ömer susup "sevdiler hocam bizide içeri almadılar futbolcumuzu yaralamışlar"

Burak da ömerin bu hallerine gülüp "teneffüste devam edelim koçum" diyip kalktı sıradan. Rahat bir nefes alıp izledim. Üzerine beyaz gömleğini giymiş ilk iki düğmesini açmıştı. Sabah inceleyememiştim resmen sanat eseriydi. Ne vardı tek düğme açsaydı. Altınada siyah bir pantolon giymişti. Yüzüne baktım sabah doya doya öptüğüm dudaklarına. Ve yüz hatlarına. Dokunmuştum  tek tek okşamıştım sakallarını. Bakışlarımı defterime çekip kendime gelmeye çalıştım. Odaklanmam gerekti.

Pardon ÖğretmenimWhere stories live. Discover now