Bazen sadece tesadüftür.

2.9K 256 11
                                    

''Pişmanlık ancak birisini, bir şeyi kaybedince yaşanan duygudur. Eğer kaybetmek fiili olmasaydı pişmanlık da olmazdı''

..

Rita öldü.

O zaman yakındı hissediyorum demiştim değil mi? Elması almaktan bahsediyordum, Rita'nın ölümünden değildi. Onu ancak ölümünden sonra mı alabilirdim?

Yaşadığım şokun ardından kaç dakika baktım bilmiyorum. Hareketsiz bir şekilde dakikalar geçirdim. Ricky elini omzuma koydu. ''White..''

Billie bir adım yaklaştı. ''O White, bu White'tı değil mi? Senin oda-'' sözünü tamamlamasına müsade etmedim. Ağlamak istiyordum ama göz yaşlarım donmuş gibiydi.

''Dün gece.. onunla ufak bir kavga etmiştik. Barışmaya yada söylediklerimiz için üzgün olduğumuzu söylemeye vakit bulamadık.'' inanmıyordum, inanasım yoktu.

''İyisin değil mi Maria?'' kafamı ileri geri sallamaya çalıştım. ''Ben.. oda arkadaşlarımı görmeliyim. Onlar.. kim bilir ne haldeler.''

Odama gitmek üzere yürümeye başladım. Ricky ''Bu halde gitmesine müsade etmemeliyiz, yanında olalıız'' gibi bir şeyler söylüyordu. En son Billie'nin ''Onunla gideceğim.'' dediğini duydum.

Daha sonra yanıma ulaştı. Tek kelime etmediğim gibi Billie de etmedi. Sessiz kalmak istediğimi anlamış olmalıydı. Odamın kapısına geldiğimde beni durdurdu. ''Sadece bir sorun çıkmadan odana ulaştığını görmek istedim, iyi olmaya çalış.''

Gülümsemeye çalışarak odama girdim. Rae son derece üzgün -hatta beklediğimden daha üzgün- bir ifade ile yatağında oturuyordu. Fazlasıyla ağlamış olmalıydı. Rain'e baktım. Üzgün görünüyordu ama o kadar da değildi sanki.

Rain'in deli gibi ağlayacağını sanmıştım. Bir süre dikildikten sonra beni fark etti. ''Ah, Maria geldiğini duymadım.''

''Fark ettim.'' bana bir süre baktıktan sonra bir zarf uzatarak ''Rita sana bıraktı.'' dedi. Mektubu alırken aklımda bir düşünce vardı, ancak öleceğini bilen birisi ardından not bırakırdı. Rita'nın ölümü ise.. nasıl desem.. ertelenmişti.

İntihar mı etmişti yani? Yatağıma oturarak mektubu açtım.

Maria..

Kendini suçladığından ve pişman hissettiğinden eminim. Üzülme, haklı olan sendin. Yaşamak için başkalarını feda edersem bunun kurban etmekten ne farkı kalır. Bu okulu işkence yerine çeviren o insanlardan ne farkım kalır. Koruma için başkalarını kurban edenlerden ne farkım kalır.

Benim zamanım geldi, ölüyorum. Sen elması al ve görevini tamamla. Bu okulda kurtarılmayı bekleyen bir çok ruh ve insan var. Zaten farkında olduğunu biliyorum ama yine de söyleyeceğim. Bu okul lanetli.

Eğer yine de kendini suçlu hissedeceksen benim için bir şey yapabilirsin. Rain'in neden böyle yaptığını öğren. Nasıl diye sorma, ondan öğreneceksin.

Kendine iyi bak.

Uzun zamandır tutmakta olduğum göz yaşlarımı bıraktım. Zarfın içerisinde elmas duruyordu. Sabaha her şeyi atlatmış ve normale dönmüş bir halde uyanmak için gözlerimi kapattım.

..

Uyandığımda Rae ve Rain'in odada olduğunu gördüm. İkisi de olayı atlatmış gibi sohbet ediyordu, yadaunutmak için normal olmaya çalışıyorlardı. ''Günaydın.''

''Günaydın.'' yataktan çıkıp banyonun yolunu tuttum. Kapıyı kapatmaktan korksam da kapatmak zorundaydım. Yüzümü yıkarken özellikle görüntüme baktım. Kötü bir şey görmeyeceğimi hissediyordum.

Yatılı Okul 2Where stories live. Discover now