wanderlust 'tk

22

|Sana güvenmem gerektiğini söylemiştin.

bölüm şarkısı: The marías- baby one more time

Ayakları her zaman yere sağlam basan biri olmuştu Jeongguk. Şimdiye dek düştüğünde kimsenin ona ellerini uzatmasını beklememişti. Öyle ya kimse de uzatmamıştı. Bunu önemsemiyordu, bir başkasının gücüne sığınmak yerine kendi gücünü avuçları arasına almayı dilemişti hep. Oluyordu, hakkı olanı alacaktı fakat karşısına dikilen beklenilen pürüzler ruhunu kısa sürede yıpratmaya başlamıştı bile. Damson... Ondan ne olursa olsun özür dilemek istemiyordu. Kendisini tıpkı bir oyuncak gibi satın alıp oğlunun önüne piyon olarak seren aciz bir alfadan fazlası değildi.

Beyninin içerisinde binbir türlü karmaşayı ezip geçen dokunuşlar göz kapaklarını çaresizce indirmesine neden olmuştu. Zarif parmaklar sırtını yavaşça okşarken aynı anda ıslak dudaklarının sıcaklığını her bir noktasında hissediyordu. Elleri destek almak için küvetin kenarlarına tutunmuşken dişlerini alt dudağının kenarına saplamış ve sessizce bedenini yakıp geçen bedene ayak uydurmaya çalışmıştı.

"Çok incittiler seni değil mi? Nasıl da sıyrıldın o çukurdan, kimseden yardım almadan kendi ellerinle."

Konuştukça sırtında gezinen dudaklar ve sarf edilen sözler göğüs kafesinde ince, can yakıcı bir sızı bırakmıştı.

"Yorgunsun, çok yorgunsun ama hiç dinlenmedin."

Mührünün üzerinde gezinen dudaklar iç çekmesini sağlarken sırtını göğsüne iyice yasladığında hissettiği kalp atışlarıyla şaşkınlığını gizleyememişti. Taehyung'un kalbi sanki avuçları arasına verilmişcesine sertçe göğsünü deliyordu.

Kendisinden bir farkı yoktu.

Ilık su saçları arasında gezinirken bedenimi kendisine çevirdiğinde gözlerimi açarak onu izlemeye başlamıştı. Elindeki metal kabı kenara koyarak yüzünü avuçları arasına hapsederken ifadesinde yeşermeeye başlayan tebessümünü içten bir hayranlıkla izledi.