Bir Teşekkür Daha

1.7K 215 114
                                    

#Yoongi'den

Bugün perşembeydi. Canım sıkılıyordu. Ders başlamamıştı ve ben de bahçede ki banklardan birine oturmuş gelen geçeni izliyordum. Birkaç gündür Hoseok okula gelmiyordu onun yüzünden tarih hocasına ödevi ben vermiş ve bir saat boyunca Hoseok'la ilgili dil dökmüştüm. O okula gelmediği için ödevle ilgili tüm soruları bana sormuş ve tüm hayatımı karartmıştı.

"Hangi gün yapalım?" Taehyung kendi ve benim arkadaşlarımla bir şeyler konuşuyordu. Pekte uzakta olmadıkları için dediklerini az çok duyabiliyordum. "Bence biraz daha bekleyelim." Dedi Jungkook. Jin de kolunu onun omzuna atarak "Jungkook kankama hak veriyorum. Biraz daha bekleyelim." Dediğinde Taehyung ve Jimin dudaklarını bükmüştü. "Of ben çok heyecanlanmıştım ya." Jimin söylenmeye başlayacağı sırada "En iyisi şarkı söyleyeyim de keyfim yerine gelsin." Dedi.

"Hadi o zaman patlat bakalım bir tane." Taehyung sözünü bitirir bitirmez arkadaşımın elinden tutarak diğer ikilinin yanından uzaklaştırmıştı. Ben de ufak ufak kaçsam fena olmazdı. Hem beni daha fark etmemi-

"Yoongi!" Jimin tombul ve minik ellerini havaya kaldırarak beni ilk defa görüyormuş gibi canla başla sallamıştı. Heyecanlı ve mutlu görünüyordu. "Millet güzel ve sakin bir şarkı söyleceğim. Sakın buradan ayrılmayın!" Sınıfta olan öğrenciler Jimin'in sesini işitince camdan ayrılmış ve hızla aşağı inmişlerdi. Cidden buna nasıl katlanabiliyorlardı?

Jimin şarkısını söylemek için hazırlanırken okulun kapısından giren bir adet kırmızı saçlı Hoseok görmüştüm. Parlak bir gülümseme ile herkese selam veriyordu.

"Bakması ne zormuş ah güzel yüzüne. Toplamış yine bütün güneşi üstüne." Tüm dişlerini gösteriyor ve asla yapmacık görünmüyordu. Herkes ona bakıyor ve birkaç kız oppa diyerek ona yaklaşmaya çalışıyordu. Sadece birkaç gün gelmemişti. Neden bu kadar abartıyorlardı ki?

"Kamaşıyor gözlerim bebeğim. Öyle gülmek olur mu gözünü seveyim." Kızlar gülümseyerek aralarında fısıldaşırken bazı erkeklerde gerisinde kalmıyordu. Hoseok homofobik olduğunu söylemesine rağmen neden inatla arsızca bakıyorlardı? Laftan anlamayan asalaklar. "Oppa seni çok özledik!" Kızların bağırtıları kulaklarımı tırmalıyordu. Sadece birkaç gün gelmemişti ya! Birkaç gün! Hem Hoseok onlara hiç yüz vermemişti ki. Peki onlar neden bu kadar yüzsüzlerdi?

"Cennet dudaklarınmış. Öp de öleyim. Aşkmış adı nereden bileyim? Böyle zulüm olur mu gözünü seveyim. Adımı sorsam söyleyemem yemin ederim." Jimin şarkısına devam ederken Hoseok dudak kelimesi kısmında kalpli ve parıldayan dudaklarını yalarak havalı bir bakış atmış ve çığlıkların yükselmesini sağlamıştı.

Artık gitse miydim? Sıkıcı olan ortam daha da sıkıcılaşmıştı sanki. Jimin dikkatlerin kendisi üzerinde olmamasına sinirlenerek bağırırken kaçmanın en iyi bir fikir olduğunu varsayarak sınıfa koşmuştum. Zaten birazdan ders başlayacaktı.

"BENİ DİNLESENİZE! HOSEOK BENİM ŞARKIMDAN DAHA MI ÖNEMLİ?! SÖYLESENİZE!" İyi ki de bahçeden ayrılmışım. Yoksa kulakların sağır olabilirdi. Acaba yanında böğürerek ağlayan kimdi? Taehyung olabilir miydi ki? Ama neden ağlasın ki? Neyse ne. Beni ilgilendirmez. Beni ilgilendiren tek şey notlarım. Acilen düşük notlarımı yükseltip ailemi mutlu etmeli ve Yoonji'ye hava atmalıydım. Kardeşime hava atmak gibisi yoktu şu dünya da. Bu duygu bana çok iyi hissettiriyordu.

#Hoseok'tan

Okula girdiğimden beri herkesin gözü benim üstümdeydi Yoongi'nin bile. Birkaç gün gelmeyişimin fark edileceğini sanmamıştım. Popülerlik çok güzeldi. Kızlar abuk subuk şeyler yapsa da sadece gülümsemiş ve içeri geçmek için hazırlanmıştım fakat Jimin'in ortalığı inletmesiyle yerimde kalarak onu izlemiştim. İlgiyi kendi üzerinde olmasını istiyordu. Üzgünüm Jimin arka planda kalmak zorundasın. Şimdilik. Taehyung ise yanında ağlayarak bana bakıyordu ve ne olduğunu anlamaya çalışıyordum. Birine bir şey mi olmuştu?

Theater |Sope✔Where stories live. Discover now