Biz Arkadaş Mıyız?

1.6K 218 115
                                    

Daeho ile birlikte konuşuyorduk. Aslında konuşan oydu. Ben sadece dinliyormuş gibi yapıyordum. O kadar konuşuyordu ki artık kafam kaldırmamaya başlamıştı. Bir de Jimin'in hoparlörden çaldığı şarkılarında etkisi vardı. İçeceklerden iki bardak içmiş ve dahasına elimi sürmemiştim. Zaten içmeye korkuyordum ama Daeho sürekli içmem için baskı yaptığı için içmiş gibi yapıp döküyordum.

Denge de durmam giderek zorlaşıyordu. Bacaklarım ayakta kalmaktan ağrımıştı. Eve gitmek istiyordum!

Daeho dırdır ederken kendi kendime kaçmanın yollarını arıyordum. Bugün hiç bitmeyecekmiş gibi hissediyordum. Hiçbir zaman susmayacak olan dırdırcı Daeho beni delirtiyordu.

Şu çocuk ne zaman susacaktı?! Bence hiçbir zaman.

Kendi kendime konuşa konuşa en sonunda deli olan ben olacaktım! "Daeho bana çikolata alır mısın?" Dediğimde sevimli bir şekilde "Hayır. Kendi ayaklarını kullan." Dedi. Gerçekten de çok iyi bir insandı. İyi ki de onu tanımışım.

#Yoongi'den

Duvara yaslanmış etrafımda olup bitenleri seyrediyordum. Jimin çılgınlar gibi ortalıkta dans ediyor, Taehyung önüne gelene içecek dağıtıyor, Jin çekirdek çitliyor, Jungkook telefonuyla çekim yapıyordu. Hoseok ise Daeho denen insanı dinliyordu. Onun yüzünden doğru düzgün Hoseok ile konuşamıyordum. Yanlarına gittiğimde Hoseok'a sarılıyor ve ben yokmuşum gibi davranıyordu.

Çıldıracaktım!

O çocuğu yanlız yakaladığım bir yerde iyice dövmeliydim. Belki bir daha ona yaklaşmaz hatta yanından bile geçmezdi. Evet evet bunu kısa sürede yapmalıydım. Kaşlarımı çatarak onları izliyor her dakika daha da sinirleniyordum. O çocuk aptalın tekiydi!

"Hey şampiyon sakin!" Eunji hocanın sesini duymamla kıracak dereceye getirdiğim bardağı bıraktım. "Hocam?" Dedim. O ise "Evet benim." Demişti. Eunji hocayı hala anlayamıyordum. O piknikte değil miydi? Burada ne işi vardı? "Diğer öğretmenler nerede?" Eunji hoca "Hepsini piknik yerine götürüp bıraktım! Sonra da hemen buraya geldim!" Dedi neşeyle. "Neden böyle bir şey yaptınız?"

"Çünkü keyfim, kahyam ve ben öyle istedik." Tamam onunla konuşamayacaktım sanırım. "Gözlerini ne zaman Hoseok'tan çekeceksin?" Dedi birdenbire. Ben ona mı bakıyordum? Farkında bile değildim. "Siz yanlış anlamışsınız ben o-" Beni susturdu. "Yoongi yalan söylemek kötü bir şeydir." Mükemmel içeceklerden birini eline aldı. "Ama ben yalan söylemiyorum ki." Dedim. Tamam birazcık söylüyor olabilirdim.

"Söylemediğine emin misin?" Bu kadın neden böyle yapıyordu? Eline ne geçiyordu? "Değilim hocam. Rahatladınız mı?" Konuşmak istemiyordum ama Eunji hocanın çok anlatacak şeyi var gibiydi. "Daeho ile Hoseok çok iyi anlaştı." O ikiliye döndüğümde çocuğun cıvık hareketleri beni yine sinirlendirmişti. Hoseok'a yapışıyordu resmen. "Yumruklarını görebiliyorum Yoongi. Hoseok'un yanında başka birini görmeye dayanamıyorsun." Doğru söylüyordu ama ben kabullenmek istemiyordum.

"Onu seviyorsun ama kendine sürekli arkadaş olduğunu hatırlatarak bunu bastırmaya çalışıyorsun." Eunji hocanın bu kadar haklı olması sinir bozucuydu. "Aynı şeyi Hoseok'ta yapıyor biliyor musun?" Beni cesaretlendirip Hoseok'a açılmamı istiyordu fakat bunu yapamayacaktım. "Onu duydum Yoongi. Biz arkadaşız. Yoongi'nin yanında bu kadar heyecanlanmamalıyım dediğini duydum. Gerçekten."

"Ama bu sizi ilgilendirmez." Dedim. Bu hocanın ne yapmaya çalıştığını az çok anlıyordum. "İyi peki Yoongi. Ona açılma ve hayatının en büyük hatasını yap." Kollarını bağlayarak yüzünü asmıştı. Çocuk gibiydi. "Ne hatası?" Gözlerim hala Hoseok'taydı. Daeho onu esir aldığı için hiçbir yere gidemiyor sadece onu dinliyordu. "Ya o seni unutup başka birine gitse? Ya da ailenizden birinin işi çıksa ve taşınmak zorunda kalsanız. Düşünsene asla onunla göremeyecek ve görüşemeyeceksin. Bu çok kötü değil mi?" Beni ikna etme çabası tükenmek bilmiyordu. Eunji hocayı tebrik ediyordum.

Theater |Sope✔जहाँ कहानियाँ रहती हैं। अभी खोजें