Chapter 30

141 43 9
                                    

Olum kitabı normalde 25.bölümde felan bitirmeyi düşünüyordum bu gidişle 30 40 olacakmış gibi duruyo hadi hayırlısı bakem

İyi okumalar~

Aradan bir kaç gün geçmişti, Namjoon'u rahat bırakmıştım bu süreçte.Şu an sadece hem basketbol seçmelerini düşünüyor hemde bölgesel yarışmayı düşünüyordum. Tabi o arada da Namjoon'a sataşacak vakit bulamamıştım fakat elime geçen ilk fırsatta onu yerlebir etmeye hazırdım.

Hâlâ okuldan gitmesini istiyordum bu fikrimden de vazgeçmiş değildim. Değişen tek konu onu kendime aşık etme çabamdı.O bana bir adım atarsa ona on adım daha fazla gidecektim fakat o da durgun gibiydi. Heyecanlıydı belki de seçmeler için aynı benim gibi,çünkü bende heyecandan dilimi yutmak üzereydim.

Sabahları yine beraber gidiyorduk,pek konuşmuyorduk. Konuşmaya da gerek yoktu zaten. Onun yüzünü bile görmek istemiyordum.

Ona sataşmak eğlenceliydi, stres topu gibi iyi geliyordu. Özellikle de bu yarışma öncesi beni eğlendirmişti.Bir şey yapmama gerek yoktu onunla uğraştığım anıları düşünsem ister istemez kendimi gülerken buluyordum.

Garip bir durumun içindeydim ancak yinede iyiydim ya bence

Düşüncelerimden arınmak adına elimle spor salonunda toplaşmış öğrencilerin dikkatini bana vermesi adına alkışladım.Yarışmadan bir ders önce ısınmak adına bugün yarışacakları buraya toplamıştım. Onlara yarışmada dikkat edeceğimiz hususların bazılarından bahsediyor, koçun gözüne girebilmeleri için bir kaç püf nokta veriyordum. Biraz da gaz diyebilirdim. Morel vermeye çalışıyordum umarım başarabiliyorumdur çünkü bu son şansları olabilirdi.

Son seneleri olduğu için bir daha 12.sınıflar için takım kurmayacaklardı ve kurulan takım öylece maçlara çıkacaktı.Belki alt bir takım kurulurdu yedek oyuncu alabilirdik fakat yeni bir takım daha kurulacağını zannetmiyorum.

"Size bahsettiklerimi uygulama vakti beyler. Yarı sayınız kadar ayrılın ve maç yapın,sizi izleyeceğim."

Mırıltılar eşliğinde ayrılıp formalarını giydiler.Bu yılın erkekler takımına güveniyordum çünkü benim kuracağım bir takım olacaktı. Kadınların ki zaten kurulduğu için yeniden tekrar kurulmayacaktı, onları ben seçmesemde bende içlerinde olduğum için harika bir takımdık.

Düdüğü çaldım ve topu havaya attım. İlk yakalayan mavi takımdan Kang Ho olmuştu.Topu takımdaki arkadaşına attı,herkes topa doğru koşarken o arkada duruyordu.Pas atılacak biri olması için ancak kırmızı takımdan Namjoon,Kang Ho'nun önünde duruyordu.Ayrıca kırmızı takımdan Baekhyun topu çoktan maviden almış ve Kang Ho'nun alamayacağı bir şekilde yandan Namjoon'a topu atmıştı.

Straleji+takım olma+iyi çalım

Kırmızı takım daha oyun yeni başlamasına rağmen gözümde 3-0 önde.

Mavi takımdan 150 kilo olan Hong Oh, kilosu dolayısıyla takıma giremeyecekti.Ona bunu binlerce kez demiştim ancak o pes etmemişti, hırsı hoşuma gidiyordu.

Mavi Takım; Hırs+iri yarı olma avantajı

3-2

Herhangi bir basket bile atılmamıştı şu an

Hong Oh kırmızı takımdan topu aldı ve koşarak onların potasına doğru ilermeye başladı.Kilosundan dolayı pek koşamadığı için yavaş koşuyordu. Kırmızı takımdan Ji Sung pota altı beklediği için hızla Hong Oh'un önüne geçti.Yine kırmızı takımdan Baekhyun her ihtimale karşı potada blok yapmak için bekliyordu.

Ayrıca mavi takımdakiler Baekhyun blok yapmasın diye önünde duruyorlardı.

İki takımda her ihtimali düşünüyordu; 4-3

Tall✔ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin