P2| BÖLÜM 17

62 38 22
                                    

Bölüm Şarkısı ~ Dirty Mind - Boy Epic

Esrarengiz insan: Bu ne demek oluyor!?

Esrarengiz insan: Ne demeye çalışıyorsun??

Art arda titreyen telefonuna gözlerini çevirmeden kapatma tuşuna uzun bir süre basılı tuttu Derya. Şu an Gizem'in saçmalıklarından daha önemli bir şey ile karşı karşıyaydı. Gözlerini elini taşa götüren Yakamoz'a çevirdi. Taş aynı hareket ile birlikte ona doğru uzamış ve rengi buz mavisine dönüşmüştü. Derya gözlerini birkaç kere kapatıp açmasına rağmen bu görüntüye alışamıyordu.

Rüzgar'a çevirdi bakışlarını, o da aynı şaşkınlık ile izliyordu Mors'u.

"Bu inanılmaz!" dedi sesinde bulunan garip tınıyla Rüzgar.

Derya onun korkup korkmadığını anlayamadı. Sesi hem korku hem de etkilenmenin verdiği tınıyla gelmişti kulağına. Derin bir iç çekti ve bakışlarını ellerine indirdi.

"Evet, inanılmaz." dedi ve yeniden gözlerini Yakamoz'a çevirdi.

Yakamoz yavaş bir şekilde sağ elini indirdi ve bacağının yanına koydu. Mors Yakamoz'un yüzüne doğru ilerlemeye devam etti yavaş hareketlerle. Derya taştan gelen çıtırdama seslerini zorda olda duyabiliyordu.

Mors Yakamoz'un yüzüne neredeyse temas edecekken sol elini yüzüyle taşın arasına koydu ve yüzünü ekşitti. Derya kalbinin artışlarının hızlandığını anlayınca kendini sakinleştirmeye çalıştı.

Her şey bir anda oldu, Mors Yakamoz'un elini kesti ve üstüne damlayan kan ile kıpkırmızı bir renge büründü. Yakamoz hızlı hareketlerle bulunduğu yerden çıktı ve elinin kesildiği yere peçete koydu.

Bunların hepsi olurken Derya Mors'un üzerinden gözlerini ayırmamıştı. Taş kan kırmızısı rengindeyken Yakamoz'a doğru uzattığı uzun, ince aynı bir dalı anımsatan yerinden kırıldı ve taş parçaları masanın üzerine döküldü.

Dökülen parçalar yavaş bir şekilde taşın ana kısmına doğru ilerledi ve taşla bütünleştiler.

"Gerçekten," dedi Derya gözlerini fal taşı gibi açarak.  "İnanılmaz." diye bitirdi sözünü.

Kalbinde hissettiği duyguya bir isim vermeye çalıştı Derya. Kalbinin derinliklerinde bir yerde bu taştan nefret ediyor olsa bile şu an gözlerini ayırmakta bile zorluk çekiyordu. Titreyen telefonuna gitti eli. Kuşkusuz yazan kişi Gizem idi. 

Esrarengiz insan: Derya, aklından neler geçiyor bilmiyorum ancak bir açıklama borçlusun.

Ekranın karşısındaki kişi belli etmemeye çalışırken kendini daha çok belli ediyordu. Adeta yazılan cümleler beni Gizem yazdı diyerek bağırıyordu ve Derya bu haykırışları duymakta usta gibi davranmaktan çekinmiyordu. Derin bir nefes aldı. Hiçbir şeyi açıklaması gerekmiyordu ama kendini açıklama hak edecek kadar önemli sanan bir insan ondan açıklama bekliyordu.

Siz: Pekâlâ, 

Siz: Neden ismini öğrenmek için bu kadar heveslisin anlamıyorum, Gizem.

Birkaç dakika ekranda bekledi ve cevap alamadı Derya. Beklediği şey de bu olacaktı ki yazmaya devam etti.

Siz: Ne oldu? Sen de hissediyorsun artık değil mi?

Yazdı ve yüzüne bir tebessüm yerleştirdi Derya. Bu tebessümü karşı tarafın cevabı ile genişledi.

Esrarengiz insan: Ne dediğini anlayamıyorum. Neyden bahsediyorsun?

YAKAMOZWhere stories live. Discover now