P1| BÖLÜM 10

197 166 192
                                    

Esrarengiz insan: Umarım sağ çıkarsın. İlk seferinde olduğu gibi.

Ayakkabılarımı bağlarken derin bir nefes aldım. Bu yaptığım şey delilikti. Yakamoz'un ihtimallerle oynamasına kızarken şimdi ben, o ihtimalleri çürütmeye gidiyordum.

Telefonuma gelen mesajı cevapsız bırakıp evin kapısını çektim. Evden çıkmadan önce aradığı taksi beni aşağıda beklediği ekstra hızlı bir şekilde merdivenleri indim. Kalbim deli gibi atıyordu. Kalbim sanki son atışlarını yaparcasına çırpınıyordu göğüs kafesimin içinde. Zihnim ise benim ne kadar aptal olduğumu sorguluyordu.

Yakamoz'a güvenmedin.
Tanımadığın birisine güvendin.
Yakamoz'a güvenemedin.

Bunun Yakamoz'a olan güvenimle bir alakası yoktu. Olmamalıydı. Sadece Yakamoz bir şeyleri gizliyor ve benden saklıyordu. Beni sürekli geçiştirmesine izin veremezdim sonuçta! Esrarengiz insanın bildiği şeyler olduğu apaçık ortadaydı. Yakamoz'un babasının bu işle bir alakası olduğunu biliyordu mesela ve Yakamoz bunu bana söyleme gereği bile duymamıştı. Şirketten çıktığımız andan beri konuştuğumuz tek şeydi neredeyse o taş. Bana bildiğim bir sürü şey anlatmıştı ana sorun da buydu. Ben bunları zaten biliyordum!

Taksi yola koyulduğu sırada Esrarengiz insan ile olan konuşmaya girdim. Bana yaptırmak istediği şey sanki çok basitti! Taştan bir örnek alacak ve ona verecektim öyle mi. Harika!

Siz: Baksana bir.

Siz: Sanki en önemli şeyi söylemeyi unuttun?

Esrarengiz insan: Ne gibi?

Siz: Taşı nasıl bölmemi bekliyorsun? Özel yeteneklerim, süper güçlerim falan yok benim. Normal bir taşı bölemezken ne olduğu belirsiz katliam yapan taşı nasıl böleceğim ben?

Esrarengiz insan: Taş hakkınds cidden bir şey bilmiyorsun değil mi?

Siz: Bileceğim. Sen ne diye varsın hayatımda?

Esrarengiz insan: Taş reaksiyon göstermeye başlarsa o taşı bölmen imkansız. Normal taşlardan daha sert oluyor. Oluşumu da topraktan olmadığı için yine ölüm kalım savaşı yaparsın.

Esrarengiz insan: ama normal halinde yakalarsan taşı çok kolay kırılır. Kırdıktan sonra hızlıca odadan çıksan iyi edersin.

Siz: Neden ki?

Esrarengiz insan: Fazla soruyorsun.

Esrarengiz insan: Taşı kırarken dikkat et çok sivri kısımları var. Kanaman olmaması gerektiğini biliyorsundur herhalde.

Siz: Evet ondan haberim var.

Siz: Harika.

Esrarengiz insan: Bıçak gibi keskindir ne zaman kestiğini anlayamazsın bile.

Siz: Mükemmel.

"Geldik." diyen taksiciye döndü gözlerim. Uzattım parayı aldıktan sonra birkaç bozuk para bıraktı avucumun içine. Buraya girecek cesareti kendimde bulamıyordum ama şimdi girmezsem bir daha da giremeyecektim. Bu kişi her kimse benden bedel olarak taşı istemesinin bir nedeni vardı. Çantamda duran üç tane boş camdan kutuya gitti elim. Sadece Yakamoz'a değil hiçkimseye güvenmiyordum. Güvenemezdim, çünkü hiçbirini tanımıyordum. Yüzüme yerleştirdiğim buruk tebessüm ile kapıya birkaç adım daha attım.

YAKAMOZWhere stories live. Discover now