57.Bölüm

18.5K 1.2K 89
                                    

İyi okumalar dilerim...

Tuğçe'den anlatım...

Yeni planlar;

Koca kış mevsimini geride bırakıp taze tomurcukların açtığı bahar aylarını karşılıyoruz. Her derin nefes alışımda kalbimde ayrı bir huzur beliriyordu. Kış uykusundan uyanan umutsuzluklarımız ısınan havalar ile birlikte gülümsüyorlardı yarınlara.

Cihat; üzerine aldığı yeni sorumluluklar ile birlikte Cihangir Rutkay'ın birçok planını devre dışı bıraktı. Tek bir imza ile birlikte tüm komisyonu dağıtırken var olan düşmanlarımızın üzerine yenilerini de eklediğimizin bilincindeydik.

Rauf ve Buket birlikte fare kapanı planı hazırlığını düzenli bir şekilde sürdürüyorlardı. Asaf yurtdışı bağlantılı tüm sevkiyatları takip ederken Sıla Türkiye de yer alan diğer komisyon üyelerinin dış bağlantılarını tespit ediyor ve Asaf ile koordineli bir şekilde çalışıp yeni listeler oluşturuyorlardı.

Sırma ise babasının servetini yok ederek başladı çalışmaya. Şöyle dönüp etrafıma baktığımda gelecek günlerin daha güzel olacağını görüyorum. Belki de içimde günden güne büyüyen aşklarım gözlerime dünyayı ve bu hayatı güzel gösteriyorlardı.

Bakışlarımı bahçenin sol tarafına abim ile konuşan Berrak'a çevirdim. Çok değişmiş fazlasıyla toparlanmıştı. Geç kaldığı hayatına öylesine koşuyordu ki, bazen onu izlerken ben yoruluyordum.

"Tuğçe'm bana yardım eder misin?".

Annemin sesi ile bakışlarımı seraya çevirdim. Tebessümle yüzüme bakarken bedenimi ona çevirip gülümseyerek yürümeye başladım. "Sana nasıl yardımcı olabilirim Seray sultan?". Sorduğum soru ile gülümseyerek "gel anne kız dedikodu yapalım biraz" dedi.

Kıkırdadım ve başımı sağa sola sallayıp "yapalım annecim. Hatta Berrak abimle yakın olduğu halde neden ona soğuk davranıyor bir anlat bakalım" diyerek karşılık verdim.

Annem ellerini uzattığında sevgi ile pamuk ellerini avuçlarımın içine hapsettim. Beni seraya çekip arkamdan yavaşça kapıyı kapattı. Derin bir soluk alıp durumu anlatmaya başladı.

"Ben de bu durumu seninle konuşmak istiyordum. İki gün önce holdingden Yıldız geldi şu stilist kız. Hakan ile bir saatten fazla çalıştılar. Ne olduysa ondan sonra oldu zaten. Berrak 'ders çalışacaktık dediğinde' Hakan 'çok yorgunum fıstık akşama çalışalım' diyerek dersi erteledi. Berrak o akşam erkenden uyudu. Sabahta Hakan hariç herkesle sohbet etti. Özellikle Hamdi Bey ile tüm gün etkinlik yaptılar. İşte geldikleri sonuç gördüğün gibi".

Bakışlarımı bir kez daha ikiliye çevirip izlemeye başladım. Abim Berrak'ın elinden tutmuş yanına oturtmaya çalışırken fıstığım şiddetle ret ediyordu. "Anne bu olaya bir müdahale edeyim. Durum değerlendirmesini birlikte yapalım".

Hızla seradan çıkıp "Berrak" diyerek seslendim. Abim ellerini kızın üzerinden çekerken Berrak seri adımlarla bana doğru yürümeye başladı. Gözleri dolu doluydu tebessüm ederek "gel serada senin yardımına ihtiyacımız var" dedim.

Başını sallayıp yönünü seraya çevirirken gözlerim abimin olduğu alana çevrildi. Omuzları çökmüş gibiydi. Kaşlarımı çatıp onu incelerken "hadi Tuğçe beni çağırdın kendin gelmiyorsun" diyerek sitem etti.

Hemen içeri girip kapıyı kapattım. Annem "şöyle kız kıza dedikodu yapalım istedik güzelim. Ben ikimize kahve Tuğçe'me de portakal suyu alıp geliyorum hemen. Başka bir isteğiniz var mı?" diye sordu.

Berrak başını olumsuzca sallarken "anne şu kurabiyelerden de getirir misin? Damla sakızlı olanlardan" diye sordum. Annem kıkırdayarak başını salladı ve seradan çıkıp eve doğru yürümeye başladı. Berrak'ın gözleri abimin üzerindeyken abim hala daha aynı şekilde oturuyor ve manzarayı izliyordu.

CİHAT BEY Her Aşk Biraz Ölüm Kokar...Where stories live. Discover now