Tut Elimi Buradan Gidelim

1.8K 190 61
                                    

"Devran?"dedi esmer çatık kaşlı adam elinde valiziyle dikilen yeğenine bakıp.
"Hayırdır aslanım?"

"Gidiyorum emmi."dedi Devran göz teması dahi kurmadan öfkeli bir sesle.

"Nere ?"dedi dedesi elinde bastonla gürlerken.
"Bu ne terbiyesizlik!"

"Eeee!"dedi Devran sinirle.
"Çıkın diyorum,kapıyı açın .  Gidiyorum."

Devran  bileğinden sürüklediği Rüzgar ile birlikte bahçe avlusundan bahçe kapısına yürüdüğü süre zarfında asır geçiyor gibi hissediyordu.
Dünyadaki tek arzusu ve istikbali şuan rüzgargülünü,dünyanın en güzel çiçeğini bu karmaşadan çekip çıkarmaktı.

Onun hassas kalbi kırılmasın diye kendini siper edecekti gerekirse ne denirse denecekti.
Onun gözünde tek bir yaş,tek bir nem demek Devran'ın bu evi de konağı da cayır cayır kor alevlerle ateşe vermesi demekti.
Ve yemin bile ederdi ki tek damla su getireni yakardı.

Rüzgar'a  dokunanı yakar ve viran eylerdi.

"Devran?"dedi Narin'in annesi elindeki kek tabaklarını bahçe masasına bırakırken.
"Ne...Nereye?"

"Maral!"diye gürledi amcası annesine.
"Nereye gidiyor bu deli soyka!"

Maral Hanım darmadağın halde gözyaşlarıyla merdivenlerden ikişer adım atarken inledi acıyla.
Bir söz diyememişti yüz  karası oğlunun hiddeti ve cellalenen öfkesi karşısında.
Ne diyecekti.
Aslan gibi oğlum..
Aslan gibi oğlum yüzümün karası mı?

"Ben gidiyorum."dedi Devran sinirle avludaki bir düzine insana dönüp.
"Peşime düşeni,arayanı soranı... Yakarım."

"Devran."diye fısıldadı Rüzgar acıyla.
"Korkuyorum."

"Dik dur."dedi Devran oğlanı bahçe kapısına çekerken.
"Hep dik dur."

"Maral!"diye gürledi dedesi oğluna diş geçiremeyen kadına.
"Bu hadsiz ne iş eyliyor?"

"Baba..."dedi kadın acıyla bir oğluna bir de belinde silahsız gezmeyen kayınpederine bakınırken.

Devran dişlerini sıkıp sinirle soludu burnundan elâları yanarken cayır  cayır.
"Rüzgar. Çık sen kapıdan,ben geliyorum."

"Devran.."diye fısıldadı Rüzgar lal kalan şaşkın diliyle.
"K-kork...."

"Ne derdin dede?"dedi Devran sinirle avluda dikilirken.
"Beni buraya babam için çağırmadınız mı siz?"

"İte bak!"diye gürledi diğer amcası hiddetle.
"Nasıl konuşuyorsun sen dedenle saygısız."

"Ehhh!"dedi Devran sinirle.
"Beni bacım dediğim kıza yamayan sizsiniz saygısız olan ben miyim?"

Narin ürpertiyle anne babasının arkasına saklanırken kızın babası nefes nefese bir şekilde savurdu kendini.
"Yamamak mamamak,ne diyor emmi senin torunun!"

"Ağzına sıçtığımının...."dede bastonla Devran'ın üzerine yürürken Maral Hanım telaşla bir inilti savurup kendini siper etti ikili arasına.

"Elleme  baba..."diye gürledi kadın nefes nefese oğluna sarılırken.
"Ben...Benle atıştı,ellemeyin gitsin..."

"Nereye gidiyor Maral?"dedi kadın sinirle kızına sarılırken.
"Siz oyuncak mı ettiniz kızımızı."

"Günlerdir geliyor gidiyor benim kızım bu eve sana güvendik. Sahip çıkamadın mı oğluna!"dedi kızın babası hiddetle kadına kükrerken.

"Lan sizin kızınızla benim bir işim yok!"dedi Devran öfkeden alevlenen elâlarla.
"Ben ne demişim ,napmışım lan kızla! Kendiniz çalıyorsunuz kendiniz oynuyonuz!"

"Devran..."diye fısıldadı annesi acıyla.
"Oğlum,git.. "

Devran'ın babannesi olduğunu bildiği kadın sinirle gelinini süzerken huzursuzca ayaklandı.
Elini göğe açıp sitemle savurdu beddua edercesine.
"Soysuz sopsuz kızı gelin diye alırsan,doğurduğu da anca bu..."

"Sen ne diyorsun lan benim anneme?"dedi Devran sinirle kadına adımlarken.
"Kime soysuz diyorsun sen?"

"Baban..."diye inledi Maral Hanım acıyla.
"Uyanacak ,git Devran..."

Devran sinirle bahçe avlusundan adımladı.
Bahçe kapısının önünde ağlayarak valizleri tutan Rüzgar'a ilerlerken...

Ateş hattıydı.
Zira üç silah aynı anda ateşlenmişti o gece avluda.
Ve Rüzgar'ın içine düşen yangın...
Adana'nın kurak güneşinden daha da kavurucuydu.

Silahların ateşlendiği gecede son hatırladığı şey Maral Hanım ve çığlıkları idi.

Dilek  Listesi (bxb)Where stories live. Discover now