Hikayem Bitmedi

1.9K 197 32
                                    

----------------VOTE VE YORUM BIRAKMAYI UNUTMAYIN----

Geçince kara kışlar

Ulaşır ona mektubumla ve kuşlar

Dinince yakarışlar

Belki de yeni bir ömür başlar

Mutsuzum çok hastayım güldür beni doktor

Öldüm ama hayattayım tarifi çok zor

Çıkmaz bir sokaktayım gel bul beni doktor

Sanki çocuk yaştayım bana bilmeceler sor

-

Aradan geçen bir kaç ayın sonunda Rüzgar kendisini tamamen öncesini unutmuş olarak hissediyordu. Sanki beş altı yaşlarında bir çocuğun sorumluluğunu bir kaç aydır tanımıyordu. Bu his bir kaç aylık bir his değildi de evvelden aşina olduğu bir his gibiydi.

Bilmiyordu belki Seyhan'ın iyi yetiştirilmiş ve olgun bir kız olmasının da payı vardı. Lakin Rüzgar onlarla yaşamaya başladığından beridir en azından biraz oğlan çocuğu modundan çıkmıştı kız. Rüzgar onun bu hallerine sadece kıkırdıyordu. Çünkü süslü püslü cicili bicili giyinişine rağmen kız "Devran ve Devran Dili Edebiyatı" kullanıyordu cümlelerinde.

"Sıfır bir plaka,korkumuz tınneeee."diyordu mesela. Adana'yı görmemiş kız çocuğunu kebap bağımlısı yapmıştı Devran biraz. 

"Acılı Adana için kurşun atıp kurşun yiyeceğini " iddia ediyordu bu ufak tefek kız çocuğu.

Yani elbette bu işlerin kızı erkeği yoktu ama Devran kadar sert mizaçlı konuşması onu biraz diğer kızlardan ayırıyordu ve arkadaş edinmek hususunda zorluk da yaşıyordu. Biraz fazla sert gelebiliyordu Seyhan'ın mizacı diğer kız çocuklarına. Hatta belki oğlan çocuklarına bile.

Rüzgar onu tanıdıkça daha çok sevmişti çünkü belki bebekken onu yetiştirme fırsatını ellerinden kendi kaçırıp,ipi ucu kaçmış bir uçurtma gibi kaybetmişti. Bu onun korkak davranışının bir sonucuydu.

Gelecek korkusu onu endişelendirmişti. Devran'ın zaten zor durumda olan hayatını daha da zora sokacağının ateşini henüz Adana'da kaçtığı ilk gece sezmiş, yıllarca kendine eziyet etmişti. O fazla güçlüydü, Rüzgar ise fazla güçsüz.Bir sevdanın yükünü Devran'a sırtlatacak kadar bencilce davranışları da vardı.

Ama geleceğin böyle acısına rağmen bolca tatlılık içeren bir hali olduğunu hiç tahmin edememişti. O her zaman Ela denilen kızın yüzüne inen yumrukları anımsamıştı, tehditleri,sindirilmeyi.

Rüzgar her gün aşık olmaktan korkarak ,aşık olmayı dilemişti acizce bir yandan.

Ela'nın güzel saçlarını sevmişler miydi ? Ela'nın yangınlara düştüğü güzel kız mesela onu böyle mutlu ediyordu belki de.

Rüzgar sadece bir avuç gerizekalının şiddetinden ömürlük travma çıkararak korkaklığa itmişti kendini. Hiç buz gibi dağların arşını düşünmektense manzaranın tadını çıkarmak ihtimalini değerlendirmemişti.

Seyhan gerçekten de Rüzgar'ın ve Devran'ın bir yansıması gibiydi. Devran kadar sert mizaçlı, sivri dilliydi misal. Ama Rüzgar kadar sorguluyor, korkaklık edebiliyor ya da sinmeye çok çabuk müsait olabiliyordu. Zıt kutuplardakilerin dansı gibiydi. Buz ve ateş şarkı söylese Seyhan doğmuş gibiydi.

Misal saçını çeken çocuğu alt edebilecek kadar sivri dişli ve pençeli bir Devran gibiydi Seyhan. Ama sonra hıçkırarak ağlayarak öğretmenine "Rüzgar beni almaya gelsin.."diye ağlayacak kadar da kırılgandı.

Devran o son olaylardan sonra eve daha az uğramaya başlamıştı. Biraz da Rüzgar'ın varlığına güveniyordu. 

Aslında Rüzgar'ın varlığına inanıyor,güveniyor ve dahası çok daha fazlasıyla tutunuyordu onun var olmasına. Zira Seyhan ile çocuk olabilecek kadar çocuktu hala Rüzgar.

Onunla beraber koltukları birleştirip çadır kuruyor, birlikte kedi ve köpek sevmeye çıkıyorlardı. Ördek bile almışlardı ve ördekler Rüzgar'ı anneleri zannedip peşlerinden koşturuyorlardı. Seyhan onunla birlikte yabancı dili okuldaki eğitimden bile hızlı söküyordu. Seyhan binlerce takım elbiseli adamın yerine Rüzgar ile eşofmanlarını giyip çamurlarda koşmayı,yağmurlu havalarda pencerelerden bakarak sıcak çikolata içmeyi seviyordu.

Devran ise onları kaybetme ihtimaliyle kendini burun buruna getiren herkesi kurşuna dizip kana bulanan ellerini dış kapıda temizleyip onları uyurken seyre dalıyordu.

Devran evde yokken Rüzgar kıvrılıp küçücük yatakta Seyhan ile birlikte uyuyordu dahası üstlerinde bir avuç içi kadar dolu kedi yavrusuyla birlikte....

Rüzgar karanlık odada gözlerini yavaşça aralarken yanında uyuyan kızın burnuna giren saç örgüsüyle kaşıdı burnunu. 

Ve evet Seyhan için şelale örgü ve balık sırtı örgü de öğrenmişti.

"Güzelim.."diye fısıldadı onları kapıdan izleyen Devran yorgunca bir gülüşle.

"Devran?"

"Uyuma orada,sırtın tutulur."diye mırıldandı Devran onu kucaklayıp kendi odalarına götürürken. Rüzgar hala ayılamamış gözleriyle birlikte boş bakışlar yollasa da Devran onu bebek sever gibi burnunu okşayarak sevdiğinde kıkırdadı.

"Bitti her şey."diye fısıldadı Devran dalgınca.

"A-Anlamadım?"dedi Rüzgar göz kırpıştırıp.

"Bitti."diye mırıldandı Devran derin bir nefes verip yağmurlu pencerenin cama vuran darbe sesleriyle gözünü yumarken. Bir sigara ateşledi ve gülümsedi. "Her şey bitti..."

"B-Ben.."dedi Rüzgar korkuyla.

Ne bitmişti ?

Ayrılıyorlar mıydı ?

Yeniden dört duvar arasında ağlamak ve kendini öldürmeye bile cesareti olmadığı karanlık yıllara dönüş mü başlayacaktı ?

Yine depresyonu bir hırka gibi sırtlama ve yüzüne hasret kalacağı zamanlar mı çat kapıdaydı ?

Ya da yeniden bir hata etmiş miydi Rüzgar?

Ne hata etmişti!

Rüzgar hıçkırırken Devran şaşkınca kaş kaldırdı. "Lan niye ağlıyosun sen şimdi!"

"B-Beni istemiyosun dimi artık ? Ben de olsam beni hiç istemez...."

"Ördeğim."diye sırıttı Devran elalarını devirip. "Her şey bitti derken , o...Yeraltıyla işim bitti demek istedim. Sen bende biter misin? Ben bitsem de içimdeki sen bitmez!"

"Yeraltı seni..bırakmaz ki.."diye fısıldadı Rüzgar yutkunup. "Seni  gölgelere sarmaladılar.."

"Gölgeleri güneş kaybetti."diye fısıldadı Devran sigara dumanını yavaşça dudaklarına vururken. Rüzgar onun dumanı kendi ağzına dolarken hoş bir gülüşle alt dudağını dişleyerek Devran'ın öpüşüne karşılık verdi.

"N-Ne olacak şimdi?"

"Gideceğiz."diye yanıtladı Devran tebessümle uzun ve sesli bir öpücük daha kondururken. "İlelebet.."

"Ama.."

"Sen,ben ve Seyhan."diye gülümsedi Devran hasretle. "Bu üçlü çok güçlü.."

"Bana bir bilmece sor.."diye kıkırdadı Rüzgar.

"Damda gezer miyav miyav der?"diye sırıttı Devran alayla.

"Timsah."diye sırıttı Rüzgar.

"İyi hadi timsah bir film seç de izleyelim cadoloz uykudayken.."

"Sadece film mi izleyeceğiz?"diye sırıttı Rüzgar dudaklarını buğday tenli boyna sürterken.

"Asla sadece film değil.."diye fısıldadı Devran sırıtıp.

"Film çekelim mi ?"dedi Rüzgar yan bir gülüşle.

"Ne?"

"Sevişirken çekelim mi?"diye sırıttı Rüzgar. "Sen dışarıdayken bakar bakar kendime dokunurum diye.."


Dilek  Listesi (bxb)Where stories live. Discover now