71.BÖLÜM "GİDENLER VE KALANLAR"

184K 11.1K 12.9K
                                    


71.BÖLÜM "GİDENLER VE KALANLAR"

Göğsüme sinen huzurla göz kapaklarımı açtığımda hava henüz aydınlanmamıştı. Karanlık odada, siyah perdelerde örtülü olduğu için iyice karanlık görünüyordu. Yatak boştu.

Olduğum yerde doğruldum. Boğazım kurumuştu. Örtüyü üzerime çekerek çıplaklığımı kapattıktan sonra komodindeki bardağıma su doldurdum ve dudaklarıma götürdüm, suyu içerken odanın içine tekrar bakındım. Kuvars neredeydi?

Bardağı komodine geri bıraktıktan sonra, yataktan doğruldum ve çıplaklığımı örtmek amacıyla dolaptan bir tişört çıkarıp üzerime giydim. Dünkü Kuvars'ın bana vermiş olduğu sözlerden sonra çok rahatlamış hissederek önce banyo kapısını çaldım ama burada da değildi. Dağılan saçlarımı ellerimle düzeltip odadan dışarı çıktım. Hâlâ uykum vardı, vücudum hassastı ve kollarım bile ağrıyordu. Gece çok geç onun kolları arasında uyumuştum, bir iki saatlik uykuyla duruyordum ve onu gördükten sonra tekrar yatağa uzanıp saatlerce yatmayı planlıyordum.

Salona geçerken karanlığa alışan yorgun gözlerimi ovuşturdum. Kuvars tahmin ettiğim gibi salondaydı. Salonun en ucundaki piyanonun hemen önünde oturuyordu, elinde bir kadeh viski vardı.

Ona doğru ilerlerken pencerelerinin açık olduğunu fark ettim, içerisi buz gibi olmuştu, bacaklarım üşüdü, dışarının ışıkları içeriyi aydınlatırken onun yanına geçtim. Beni fark etmedi, bakışları piyanonun tuşlarına çevrilmişti. Yerde duran boş viski şişesinden çok fazla içtiğini fark ederken neden bu denli çok içtiğini anlayamadım. İçime çöken sıkıntıya engel olamadım.

"Kuvars," dedim parmaklarımı fark etmesi için öne geçerken ama o kadar dalgındı ki varlığımı fark etmedi. Omuzlarına dokundum ve bakışları ağır ağır bana döndü.

"İyi misin?" diye sordum parmaklarım titrerken. Ne olmuştu ona birden?

"Çok iyiyim," dedi Kuvars beni belinden tutup kendine çekerken. "Uzun zamandır hiç olmadığım kadar iyiyim."

Ellerim yüzünde, sakallarının hemen üzerinde gezindi. Kuvars uzanıp tek tek parmaklarımı öptü.

"Neden içtin bu kadar ki?"

Gözlerine sinen yoğun acıyı gördüm ama Kuvars hızla gözlerindeki o duyguyu bastırdı. "Sebepsiz," dedi Kuvars. "Uyku tutmadı."

"Dokunmasın," dedim. "Çok içmişsin."

"Bana bir şey olmaz." Tekrar uzandı ve kadehi dudaklarına yasladı. Endişeyle ona baktım. O bir yudum alırken kaşlarım çatıldı. Neyin hüznüydü bu?

Kuvars beni kucağına çekti. Onun bacağına otururken tişört daha da yukarı kalktı ve çıplak bacaklarım onun gözleri önüne serildi. Kuvars homurdandı.

"Daha fazla içme," dedim hızla. Kuvars'ın bakışları parmaklarımdan gözlerime çevrilmeden onun elinde tuttuğu viski kadehini aldım ondan. Kuvars parmaklarımın arasında duran kadehi benden geri almak için harekete geçerken ona bırakmadım ve kendi dudaklarıma yasladım. Yakıcı içki boğazımdan geçerken Kuvars'ın yoğun bakışları bir an olsun benden ayrılmadı.

Tüm kadehteki içkiyi bitirdikten sonra kadehi kenara bıraktım ve onun yoğun bakışları içime akarken "Viskim kalmadı," dedi.

Dudaklarımı büktüm. "Artık daha fazla içmene gerek kalmayacak."

Kuvars'ın dudakları büktüğüm dudağıma kaydı. "Öyle mi dersin?"

Beni bir anda daha sıkı tutarken piyanonun üstüne yatırdı. "Bu senden içmeme engel değil ama." Şaşkınlığı soludum.

LALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin