SELAM:)
Bu arada sadece 39 bölümde 7 milyon olduk! Mutluluktan neler yaptım neler, destek veren herkese çok teşekkür ederim. Aşığım hepinize :*
40.BÖLÜM "BERABERLİK"
Kaygılarım beynimin içini kemiren küçük kurtçuklar gibiydi. Eliza ile aramızda olan sorun geçen her an boyunca daha da büyüyordu. Özrümü dilememe rağmen bana çok kötü bir şekilde karşılık vermişti ve her şeyi Kuvars'a anlatmak, omuzlarımdaki bu yükten kurtulmak istiyordum.
İlk olarak Kuvars'ın buna nasıl tepki vereceğini kestirmem güçtü. Çünkü aradan epey bir süre geçmişti ve hala ona bunu anlatmış değildim.
K&E Kurucu Ortaklığı Kuvars'ın şirketinin en büyük rakiplerinden biriydi ve daha birkaç saat önce Haldun Bey önümüzdeki hafta yapılacak ihalede Kuvars'la karşılaşacaklarını söylemişti. En büyük rakibiydi ve gerçekten Kuvars tamamen nefret ediyordu onlardan. Yasadışı olarak pek çok borsa saldırısı yaptıkları da bilinen bir gerçekti ve daha önce kendi araştırmalarıma göre üç kere Kuvars'ın şirketiyle davalık olmuşlardı.
Şimdi Eliza bu şirketin sahibinin oğluyla, Kılıç Keskiner'le bir ilişki yaşıyordu. Ve Kuvars'ın bunu öğrenince ne kadar sarsılacağını tahmin edebiliyordum, sonuçta Kuvars'ın şirketinin yüzde elli hissesinin sahibi de Eliza'ydı. Bu ilişki Haldun Bey açısından epey karlı olacağını varsaymak yanlış olmazdı.
Ben bunu Kuvars öğrenmeden çok önce öğrenmiştim ve gidip Kuvars'a anlatacağıma, Eliza'ya karşı bir koz olarak kullanmış, onu kendi evinden kovmuştum.
Şimdi gidip bunu Kuvars'a anlatacak olmak beni endişelendiriyordu. Kuvars'ın buna anlayış göstereceğini hiç zannetmiyordum. Hayal kırıklığına uğrayacaktı. Onu kıracaktım.
Terazinin bir kefesine Eliza'nın bu yaptıklarına karşı ondan intikam alma isteğimi diğer kefesine de Kuvars'ın her şeyi öğrenince bana ne kadar kırılabileceğini koydum.
Gözlerim dolu dolu olurken Kuvars'a bunu asla söyleyemeyeceğimi bir kere daha fark ettim. Onu kaybedemezdim.
Herkesin içinde onu öptüğüm için başta Kuvars şaşırırken dudaklarımı ondan çektim ve kıpkırmızı olmuş yanaklarım, dolu dolu gözlerimle aşık olduğum adamın yeşil gözlerinin içine baktım.
Gözlerimin içindeki hüzün Kuvars'tan kaçmadı.
"Neyin var?" Kuvars'ın kaşları çatılırken çenem titredi.
Başımı olumsuz anlamda salladım, bir şey yok dercesine ama gözlerimden bir damla yaş dökülüverdi, gözyaşım dudaklarıma akarken Kuvars'ın gözlerindeki ifade koyulaştı.
"Ne oldu? Biri canını sıkacak bir şey mi yaptı?"
Onu herkesin içinde öptüğüm için hala herkesin bakışları bizim üzerimizdeyken kenara çekildim ve insanların arasına doğru yürüyüp herkesin bakışları önünde kaybolmak istedim, Kuvars hızla arkamdan geldi ve kolumu tutup beni kendine çekti.
"Neler oluyor?"
Bir damla gözyaşı daha ardı sıra gözyaşlarımı takip etti. Kuvars'ın gözlerinden bir şey koparken endişelendiğini gördüm.
"Güzelim?" Sorarcasına beni belimden tutup kavrarken daha şiddetli ağlamaya başladım. Kuvars ona hiçbir şey anlatamayacağımı anlayıp beni kendine çekerken sımsıkı sardı.
Gözyaşlarım dudaklarımı ıslatıyordu, başımı Kuvars'ın göğsüne koydum ve bütün gece durmadan kendimi sıktığım tüm her şey boşalmışçasına ağladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LAL
Romance"Aklım almıyor," diye söylendi kendi kendine, beni aniden kavradığı elimden yeniden kendine çekti ve dudaklarını saçlarıma bastırdı. "Ben sana böyle his-," duraksadı. "İnsanlar nasıl seni yaralayabiliyorlar?" Konuşma engelli bir kız ve onun için işa...
