43.BÖLÜM "BENİ BIRAKMA"
Soğuk...
İnsanın içini delik teşik edebilecek kadar yoğun bir soğuk...
Orman düşündüğümden daha soğuktu. Çok soğuktu. Gece olması ve ayağımı bastığım karın burada epey yoğun olması, iliklerime kadar üşümeme neden oluyordu. Bata çıka yürürken, sırt çantamın ağırlığı nedeniyle düşmemek için tüm dengemi kullanmak zorunda kalıyordum. Ağlamamak için tüm çabamı harcarken son birkaç günde tamamen değişen hayatımı düşündüm.
Artık her şey arkamdaydı...
Titreyen çenemi bastırırken adımımı attım ve yeri tutan kar birikintisinden dolayı bir ayağım diğerine göre daha çok battı ve dengemi sağlayamayarak düştüm. Ellerimin üzerine kötü ir şekilde düşerken sırt çantam başıma doğru savrulup çok kötü bir şekilde kafatasıma çarptı.
Karın üzerinde olduğu için hızla soğuyan ellerimi çekerken çantamı tutarak dizlerimin üzerinde durdum. Sızlayan başımı tutarken ağır ağır kalkmak için hareketlendim ama gecenin karanlığında hemen ardımdan bir ses duydum.
Başımı ağır ağır sese doğru çevirirken kalbim korkuyla çarptı.
Benim karanlıktan zar zor seçebildiğim oldukça iri bir köpek hırlayarak bana bakıyordu. Korkuyla ayağa kalkmak isterken yeniden kara battım ve öylece olduğum yerde boş yere daha fazla ses çıkarmış oldum.
Köpek bana doğru ilerledi. Korkuyla nefesimi tutarken kalbim deli gibi attı. Adrenalin damarlarımda gezinirken hızla kendimi toparlamaya çalıştım ve çantamı tutup bir hışımla ayağa kalktım.
Köpek dişlerinin göstere göstere üzerime gelirken korkuyla ona baktım.
"Cici köpek, git! Lütfen git! Bak ben dostum!"
Köpek tabii ki işaret dilinden anlamadı ve zaten sanki konuşsam anlayacaktı(!) Tek çaremin kaçmak olduğunu hissederken korkarak arkamı döndüm ve köpek havlayarak üzerime gelirken koşmaya başladım.
Köpek kaçmama daha sert tepki verirken hızla havlamaya devam etti.
Korkuyla ayaklarım kara saplana saplana koşmaya çalışırken patikanın dışında saptım ve kuru ağaç dallarının olduğu izbeye girdim. Kalbim neredeyse ağzımda atıyordu.
Köpek havlaya havlaya başka köpeklerinde havlayarak inmesine neden olurken korkuyla daha hızlanmaya çalıştım ama çok iri üç köpek tam önüme çıkınca ne yapacağımı bilemedim ve kara basan sağ ayağımdaki bot hızla gömülünce yan tarafa doğru, yokuş aşağı yuvarlandım.
Ağzımdan sesimin yettiği ölçüde bir çığlık dökülürken köpekler yuvarlanırken arkamdan hızla geldiler, bilincim yüzüme çarpan soğuğun etkisiyle sökülüp giderken kollarım iki yanıma düştü.
***
Ortam sessizdi. Kuvars Demirhan uzandığı viski kadehini avuçlarında tutarken diğer eliyle burun kemerini sıktı.
"Bir şey düşündün mü? Bu gidişle borsa da iyice çakılacağız."
Kuvars konuşan Aytekin'e bakarken tek kelime etmedi onun yerine acısını biraz daha azaltmak ister gibi hızlı hızlı viski kadehini dudaklarına götürdü ve büyük bir yudumla kadehteki tüm içkiyi bitirdi.
"Kendini toparlaman lazım, Kuvars. İçme daha fazla artık."
Kuvars kadehi kenara bırakırken "Ne dememi istiyorsun?" diye sordu. "Dünya ekonomik anlamda sarsılıyor, yatırımcılarımın her biri çekilme kararını açıklıyor yurtdışında." Dudakları alay edercesine büküldü. "Sonra bir de tüm bunlar yetmiyormuş gibi sevdiğim kadın, lan sevdiğim kadın bir de kardeşim, öz kardeşim bana ihanet ettiler."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LAL
Romance"Aklım almıyor," diye söylendi kendi kendine, beni aniden kavradığı elimden yeniden kendine çekti ve dudaklarını saçlarıma bastırdı. "Ben sana böyle his-," duraksadı. "İnsanlar nasıl seni yaralayabiliyorlar?" Konuşma engelli bir kız ve onun için işa...
