42. Bölüm : Bulut'suz Günler

53 4 13
                                    

Melanie Martinez - Soap

"Tutunmaya devam edeceğim dallardan biri çatlaktı ve yakında o çatlağın iyilişeceğini umuyordum."

Abimle gece yarısına kadar oturup dertleştik. Yani abimin anlat dediği yerden sonrasında hep ben konuştum aslında. O an konuşurken aslında içimde ne kadar çok birikmiş şeyin olduğunu ve anlatınca her şeyin geçtiğini hissettim. Sırtımdaki yük gitmiş yerinde yeller esiyordu artık.

"Abi anlatınca o kadar rahatladım ki. Gerçekten insanın birine anlatması çok iyi geliyormuş." Abime Bulut'la sevgili olduğumuz yeri hariç her şeyi anlattım. Bulut'la internetten tanıştığımızı ve ne tür bir olayda karşılaştığımızı ve arkadaşlığımızın ilerlediğinden bahsettim. O ise arada tek tük yorum yaparak ama genelde susarak hayretler içinde beni dinledi. Eminim ki içinden de "Böyle şeyler cidden yaşandı mı acaba?" diyordu. Gerçekten insan dinleyince gerçek değilmiş gibi geliyor ve çok şaşırıyordu ama bir de hikayenin içinde olana sormak lazımdı.

"Evet kuşum ama aklıma takılan bir soru var."

"Sor tabi abi. Seni dinliyorum." Soracağı sorudan çekinmiyor değildim. Umarım benim cevaplayamayacağım bir soru sormazdı.

"Bulut'la sadece arkadaş olarak mı kaldınız?"

"Evet abi arkadaşız. Neden böyle bir soru sordun şimdi?"

"Neden bir insan arkadaşı bir gün mesaj atmadı diye bu kadar endişelenir? Üstelik internetten tanıştığı bir arkadaşı için..." Gerçekten ne diyeceğimi bilemiyordum. Bir yanım abime söylemem gerektiğini savunurken diğer yanımda daha erken olduğunu söylüyordu. Sonuçta ilişkimizin daha ikinci ayındaydık. Neden bana dün hiç mesaj atmadığını ve aramalarıma dönmediğini söylemiştim ki sanki? Dertleşirken o da araya kaynamıştı demek ki.

"Abi arkadaşım o benim. Başına bir şey gelmesinden korkuyorum doğal olarak." Bir de pis işlerin içinde olduğundan bahsetmemiştim. Eğer bahsedecek olsaydım Bulut'la bir daha konuşmama izin vermezdi.

"Neden bir insanın başına gelebilecek senaryoların hepsi kötü yönde olur? İyi düşün iyi olsun kuşum. Tamam mı?" deyip beni kendine çekti ve kolunun altına aldı. Saçlarımdan öpüp başımı göğsüne yasladı. Bense ağlamamak için kendimi zor tutuyordum. Şu sıralar duygusallığım hala bitmemişti.

"Bir şey olmamıştır yani değil mi?" dedim gözümden akan bir damla yaşı fark etmesin diye hemen silerken.

"Olmamıştır. Bu kadar önemseme onu. Belki de o seni bu kadar önemsemiyordur. Sonuçta onun gerçekte nasıl biri olduğunu bilmiyorsun." O beni gerçekten önemsiyordu değil mi? Ben onu bu kadar çok seviyorken o da gözlerimin içine bakarak bana yalan söylememiştir değil mi?

"Abi, ben artık kendi odama geçeyim." dedim yavaş yavaş yanından ayrılırken. Bu kadar konuşma yeterdi. İçimdeki her şeyi dökmüştüm neredeyse. Gece saat bire geliyordu ve uyku beni giderek esir alıyordu.

"Tamam o zaman. İyi geceler kuşum. Ben de yatayım." dediğinde ben de iyi geceler dileyip odama geçtim. Kendimi yatağıma atıp uykunun kollarına bıraktım. Bıraktım bırakmasına da uyumam baya zaman aldı. Aslında fazlasıyla uykum vardı ama birtakım düşünceler beni esir alıyordu ve uyumamı engelliyordu. Sonra aklıma WhatsApp'a girip son görülmesine bakmak geldi. Evet, gün içerisinde zaten bakmıştım ama tekrar bakacaktım. Belki sonradan girmişti.

Son görülme 15 ocak saat 17:54

Baktığımda son görülmenin yine değişmediğini gördüm. Mutsuz bir şekilde telefonu kapatıp yanımdaki sehpaya bıraktım ve kafamı yastığıma koyup uyumak için kendimi zorladım. Bir saat kadar uyumamak için direndikten sonra nihayet uykuya teslim olmuştum.

Bulutlarda BuluşalımWhere stories live. Discover now