4. Bölüm : Derin Kayboldu

297 101 296
                                    

Barış Kadıoğlu - Ayrılık Var

Merhaba sevgili okurlarım,
Sizi özledim... İnşallah beğeneceğiniz bir bölüm çıkarabilmişimdir ortaya.

☁️☁️☁️

"Gizemli Adam arıyor..."

Hayat kendini anlamlandırmaya çalışıyor bazen ama benim için hiç bir anlam ifade etmiyor

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Hayat kendini anlamlandırmaya çalışıyor bazen ama benim için hiç bir anlam ifade etmiyor. Ve hiç bir zaman da etmeyecek. Bana yaşamak çok gereksiz bir eylemmiş gibi geliyor. Ölsek öbür dünyada kardeş kardeş yaşasak diye düşünüyorum ya da bazen tüm insanları -dünyadaki bütün insanları- öldürmek istiyorum. Herkes ölsün bir o bir ben kalalım dünyada istiyorum. O derken sevdiğim insan. Eğer bir gün sevdiğim bir insan karşıma çıkarsa ve onunla beraber olursak bu dünyada sadece ikimiz kalsın isterim. Ben öncede söylemiştim size. Benim görüşüm az insan çok huzur...

Ders daha yeni başlamasına rağmen üstüme bir bıkkınlık çökmüştü. Kendimi uykuya kaptırmamak için Derin'le çetleşiyordum. Aynı eski günlerdeki gibi... Elimle çenemi sabitledikten sonra Derin'in sorusuna cevap yazdım. Yüzüne kapatıcı sürmüş olmasına rağmen göz altları hala torbalı ve morarmış gözüküyordu. Bana uykusuzluktan diye geçiştirmiş bende öyle olduğuna inanıp üstlememiştim. Şimdi ise benim cevap yazmamı bekliyordu. Elime kalemimi alıp yazmaya başladım.

"Hayır, biliyorsun ki zaten hemen cevap vermiyor ya da biz öyle biliyoruz." Elimde tuttuğum ufak kağıdı Derin'e uzattım. Eline alarak okumaya başladı. En arkada oturuyor olmamız daha iyiydi bizim için ama önde oturuyorken bile çok sorun olmuyordu çetleşmemiz. Hocaya çaktırmadan bu işi yapabiliyorduk. Profesyoneldik bu işlerde yani. Yazar yazmaz bana verdi kağıdı. Elime alır almaz önce yazdığı yazıyı bir kere okudum ve anlayamayınca bir daha okudum. Yazısı o kadar da olmasa bile kötüydü. Bu zamana kadar yazısına alışmış olmama rağmen yine de yorgunluktan hiç özenmeyip çirkin yazısını daha da çirkinleştirmişti.

"Gizemli Adam diye boşa demedik, ondandır." Yazısını okuduktan sonra yüzümde bir gülümseme yer edindi. Anlam verememiştim gülümsememe. İstemsizce olmuştu. Bende kalemi elime tekrar aldım. Hoca dersi anlatırken sıraların arasından geçmeye başlayınca yazı yazmayı bırakıp kağıdı ders kitabının altına sıkıştırdım. Malum hoca okuyabilirdi. Hoca bizim sırayı geçince kağıdı tekrar çıkardım ve hemen yazmaya başladım.

"Mesaj atsın artık, hasret kaldım mesajlarına :) :)." Yazıp tam verecekken kafamı kaldırdığımda hoca ile göz göze geldim. Hoca bana bakıyor ben hocaya bakıyordum. Ne yapacağımı bilemezken hoca konuşmaya başladı.

"Aferin, aferin! Not tut böyle her zaman." Hocaya hayretler içinde bakarken Derin kendini tutamayıp kahkahayı bastı. Ben ise kağıdı elimle kapatmış öylece hocaya bakıyordum. Sonra bana da bir gülme geldi ama hocaya belli etmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım ama teneffüste Derin'le bunu düşünüp durup durup gülecektik eminim.

Bulutlarda BuluşalımWhere stories live. Discover now