Savcı Bey

BÖLÜM 7

Adliyeye vardım sağ olsunlar yağmurlar ve düşünceler eşlik etmişti bana bunca yol boyunca . Odama ağır adımlarla ilerledim kapıda beni bekleyen bir peri gördüm. Uzun zaman sonra ilk defe ruhumda bir duygu süzmesi hissettim. Kıvrılmak için direniyordu dudaklarım kaşlarımın çatıklığına tezat bir şekilde. Bu kadın, bu dünyadan olamazdı hayır reddediyorum bunu.

'' Savcı bey iyi misiniz ?''

Demesiyle düşüncelerimden sıyrılıp cevap vermeye yeltendim fakat beni susturdu sözleriyle .

'' Neden geldiğimi soracaksın şimdiden söyleyeyim. Muhabbetini , sesini özledim .''

Dedi sesine kattığı bir adet flörtöz tonlamayla . Neyin nesiydi bu şimdi ? İnsan iki kez konuştuğu birinin sesini nasıl özlerdi ? Hadi diyelim özledi bu şeytan icadı telefon boşuna mı çıkmıştı ? Niye kullanmıyordu ? Bir iş vardı ama neydi ?

'' Üzerinizde nasıl bir etki yarattım ve etkimin sonucu ne oldu bilmiyorum ama daha bir iki kez konuştuğunuz bir adamın nasıl sesini ve muhabbetini özlediniz anlayamıyorum doğrusu ''

Söylediklerime aldırmamıştı belli olarak . Tekrar söze girdi .

'' Sırılsıklam olmuşsun ne yaptın yağmurun altında mı yürüdün öylece ? Ya da dur evdeki musluk mu patladı ? ''

Alaylıydı ses tonu . Neden insanlar yağmurda yürümeyi salaklık olarak görüyorlardı ? Islanmayı akıl yoksunluğu sanıyorlardı ? Oysa ki beni rahatlatıyor , stresimi vücudumdan akıtıp gideriyordu.

'' Yağmurda yürüdüm Armina yağmurda yürüdüm. Her neyse sadece muhabbetimden veya sesime duyduğun özlemden mi geldin buraya ? ''

'' Yüzünü de özledim tabi ''

Dedi ve odaya geçtim , dolapta her zaman yedekte bulunan gömleklerden bir tanesini elime aldım . O sırda Armina da peşimden girmişti odaya . oturmasını söyledim ve ceketimi portmantoya asıp lavaboya girdim , Gömleğimi değiştirdim ve içeri geçtim .

''Onur benim acil çıkmam gerek bir telefon geldi önemliymiş ''

'' Pat diye geldin pat diye gidiyorsun . Kendi kafana göre davranıyorsun. Git bakalım ''

Hiçbir şey söylemeden alelacele gitti . Garipti oldukça garipti . Daha adli tıp mesaiye başlamamıştı o yüzden elimde olan dava dosyalarını incelemeye koyuldum . On beş dakika sonra kapı çaldı .

'' Gel ''

'' Savcım kapkaççılıktan bir suçlunun ifadesini almanız gerek ''

'' İyi getirin içeri ''

İçeriye saçları ve sakalları birbirine karışmış , oldukça zayıf , elleri ve yüzü kirden gözükmeyen , üstü başı eski ve bir o kadarda kirli olarak tasvir edebileceğim bir adam getirdiler . Yani aksini beklemiyordum zaten .

'' Adın ne senin genç ?''

'' Birol Aknaz savcım''

Sesi o kadar cılız ve yorgun çıkmıştı ki nerdeyse zar zor duyuluyordu .

'' Peki Birol neden böyle bir şey yaptın ? ''

'' Paraya ihtiyacım vardı Savcım babam kanser hastası ilaçlarını almazsa ağrısı artıyor ''

'' Anlıyorum. Bak kadın senden şikayetçi olmuş istersen onunla bir konuş şikayetini geri çeksin sonra tekrar gel karşıma o zaman tam tescilli alayım ifadeni . Bu süreç boyunca da polis arkadaşlarım eşlik etsin sana ''

'' Sağ olun savcım sağ olun ''

'' Yapmam gereken şeyi yaptım baban İnönü devlet hastanesinde yatıyormuş doğru mudur ? ''

'' Evet savcım doğrudur ''

'' Tamam , Zafer dediklerim yapılsın ''

'' Emredersiniz Savcım hemen yapıyoruz ''

Odadan çıktılar ceketimin cebine kanıt torbasında ki yüzüğü almak için baktığımda yüzük orda değildi.   

Hikâyenin İnstagram Hesabı ; watty_savcibey_