BÖLÜM 31

25 2 0
                                    

Saate baktığımda yirmi bir otuz sekizdi yirmi dakikaya rahatlıkla Armina'nın evine varabilirdim. Kırmızı ışıkta beklerken düşündüm. Her şey çok çabuk olmuştu, çok hızlı gerçekleşmişti. Armina ile sevgili olmamız beklenmedik bir armağan gibiydi, hayatın uzun süre sonra bana verdiği en güzel armağan. Ama bir yandan da içimde bir yerlerde pişmanlık silsilesi kavurucu bir ateş gibi içimi kuraklaştırarak huzursuz ediyordu. Ölen eşimin yerini başka bir kadınla doldurmak sanki yapmamam gereken bir şeymiş gibiydi. Çok bencilmişim gibi hissettiriyordu. Ama asıl olan onun öldüğüydü ve bir daha asla geri gelmeyecek oluşuydu. O döneme takılıp kalmak sadece akıl sağlığımın bozulmasına sağlıklı düşünemememe ve depresyon yaşamama neden oluyordu. Çünkü gelemeyeceğini bildiğiniz birini özlemek kendi kendinize yaşattığınız çaresizliği bir işkenceye çeviriyordu. Hem de her gün yaşadığınız acısı fiziki acıdan bin kat daha beter olan bir işkenceye. İşte o zaman özlediğiniz ölüden bir farkınız kalmıyor, her şey her saniye biraz daha soluklaşıyordu. Tam bu sırada sizi o işkenceden çekip kurtaracak bir umut tüm görkemiyle kalbinize nüksederek o umudun size bahşettiği yaşama sevinci gördüğünüz işkencenin yaralarını tek tek sarıyordu. O umut yitirdiğiniz renkleri size geri veriyor ve tekrar yaşamayı öğretiyordu. İşte benim umudum da Arminaydı. Işık sarı yandığında harekete geçtim eve varmama beş dakika kala Arminaya mesaj attım. Ve eve vardığımda kornaya basarak beklemeye başladım. Kafamı arkaya yasladım ve kendime şunu hatırlattım; geçmişe odaklanan geleceğe yürüyemez. Ölenle ölünmüyor ve hayat devam ediyor biz her ne kadar istesek de istemesek de bu böyle. Zamanın ilerleyişini kimse durduramaz. Ben üstüme düşen görevi yaptım, yeterince yas tutup yaş döktüm, yeterince hayatı kendime zindan ettim. Bundan sonra benimde yaşamam gereken şeyler var ve ben bunları yaşayacağım. O öldüğünden beri onunla toprak altında yattığım yeterde artar. Bu geceyi mahvetmeyeceğim. Armina bana hayat tarafından sunulmuş bir umut, bir armağan ve onu kaybetmeyeceğim. Birkaç dakika sonra kapıdan dışarı bir afet-i devran bir hanımefendi tüm ihtişamını gözler önüne sererek göründü. Arabadan inerek onu karşıladım. Canlı kırmızı bir straplze elbise tüm vücut kıvrımlarını belli ediyor, çekiciliğini belirginleştiriyordu. Sokaktan geçen alelade biri onu görünce bir daha dönüp bakardı. Sırıtarak onu Süzmekten hiç geri durmadım. Çünkü bu kadın benimdi, benim gözbebeğimdi. Zarafetinden ödün vermeyerek yanıma geldi, giydiği topuklu ayakkabı neredeyse boyumuzu eşitlemişti kollarını boynuma dolayarak beni aşağı çekti ve dudaklarımın birkaç santim ötesinde durarak biraz daha yaklaştı ve biraz yana uzanarak tam dudağımı öpecekken biraz mesafeyle yanağıma ulaşarak ters köşe yaptı. Yanağımı öperek ensemdeki saçlarla oynadı ve yavaşça kulağıma fısıldayarak konuştu,

''Hoş geldin sevgilim''

Her bir dokunuşu vücudumu gererek tüylerimin diken diken olmasını sağladı, elektrik çarpmışa döndüm. Hafifçe sırıtarak geriye çekildi ve gülerek yanağımdaki ruj izini biraz bastırarak sildi.

''Sadece yanağından hafifçe öptüm savcım bu kadar etkilenmenize gerek yoktu.''

Söylemesi kolay yapması zordu. Madem böyle oynayacaktı bu benim hoşuma giderdi. Belinden kavrayarak arabaya yapıştırdım ve boynuna eğilip birkaç saniye oyalanarak belini okşadım, hafifçe yukarı çıktım ve belini sıkarken kulağına fısıldadım,

''Çok hoş buldum sevgilim''

Hafifçe gülümseyerek kafamı kaldırdım. Ellerini yakamdan aşağı kaydırdı ve ceketimin yakasıyla oynamaya başladı. Ardından hızlı bir hareketle kravatımı kavrayıp aşağı doğru çektiğinde bu beklenmedik hareketine karşılık yüzüm yüzüne indi ve ardından hızlıca dudaklarıma kapandı. Öpüşü sert ve saldırgandı kah dudaklarımı dişliyor kah çekiştiriyordu. Sırıtarak belindeki ellerimi sıkılaştırdım ve öpüşüne karşılık verdim. Birkaç dakika öylece oyalandıktan sonra diklenerek yavaşça ayrıldım ve kapısını açtım.
''Buyurun sevgilim''

Hafifçe sırıtarak arabaya bindi.

''Bu iyiydi Onur Karahan devamını iple çekiyorum''
''Çok yakında beklediğine değecek Armina Kara''

Kapısını kapatıp arabaya bindim ve Çalıştırarak yola girdim. Torpidodan ıslak mendil çıkartıp dudağımı temizledi ve ardından aynasını çıkartarak Rujunu tazeledi.

''Çok güzelsin''

Kocaman gülümsedi.

''Bunu senden duymak gerçekten de güzel hissettiriyor Onur''

Güldüm

''Bir savcı olarak dürüst olmak boynumun borcu ''

''Onur''

''Canım''

''Bir şey merak ediyorum''

''Çekinmeden sorabilirsin''

''Onu, yani ölen karını özlüyor musun?''

Burukça tebessüm ettim ve elini öperek kucağıma koydum.

''Eski her zaman özlenir fakat adı üstünde eski geride kalmıştır. O artık yok artık sen varsın. Artık biz varız ve ben bunu canım pahasına koruyacağım''

Gülümseyerek hafifçe yanağımı öptü. Minnetle gülümsedim. Yemek yiyeceğimiz restorana varmıştık inip kapısını açtım ve elini tutarak inmesine yardımcı oldum, valeye anahtarı vererek restorana girdik.

''Hoş geldiniz efendim isminizi rica edebilir miyim?''

''Onur Karahan''

''Onur bey hoş geldiniz lütfen bu taraftan masanız hazır''

Kadın bize masamızı gösterdikten sonra garson şarapları getirdi bardağa biraz doldurdu, bardağın içinde şarabı hafifçe döndürüp çalkaladım ve tadına baktım.

''Güzel devam edebilirsin''

Garson ikimizin de bardağına şarapları doldurduktan sonra yiyeceklerimizi servis etti.

''Savcım benim bu restoranın yemeklerini sevdiğimi nereden öğrendiniz acaba?''

Dedi şarabından bir yudum alarak bardağın içine doğru. Gülümseyerek etimi keserek konuştum,

''Benimde kendime göre birkaç numaram var Doktor Hanım''

''Hımm etkilendim''

Güldüm

''Bende''

Yavaşça bacağını bacağıma sürterek yukarı doğru çıktı.

''Yarın çalışmak zorunda mısın Onur?''

Gözlerimi kapatıp gülümsedim ve keskin bir nefes alarak gözlerimi açtım.

''Senin için bir gün işten istifade edebilirim''

Evet sayın okurlarım çok uzun bir aradan sonra döndüm. Bu süreç boyunca sevdiğim benim için değerli olan insanları kaybettim. Kendimde yazma cesaretini bulamadım bazen. Denedim fakat yazamadım. Cümleler her zaman olduğu gibi akıp gitmedi parmaklarımdan. Ama şimdi ise size karşı olan sorumluluğumu yerine getiremeyişim kötü hissettirmeye başladı. Ve bende yeniden buraya sizin yanınıza geri döndüm. Beni buraya getirmeye motive eden şey ise sizin yazımımla yani Savcı Bey ile ilgileniyor oluşunuzdu. Hepinize minnettarım çok teşekkürler. Yeni bölüm çok yakında sizlerle olacak. O zamana kadar hoşça kalın.  Yeni bölümlerde görüşmek üzere. 

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: May 12 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Savcı BeyWhere stories live. Discover now