Terminal Curiosity | SakuAtsu | +18 ✔çeviri

a slippery cliff - 2

Medyaya kelepçe diyerek neyi kastettiğimi bıraktım, okurken anlamaya uğraşmam gerekmişti ve karışıklık olmasını istemedim. Göremeyenler için; birer bileklik gibi ve ayrı parçalar, deri ve büyükler. Bir halkaları var, zincir geçirilip birbirlerine bağlanıyorlar.

"Edging" kelimesine düzgün bir Türkçe karşılık bulamadım, kelime olarak olmadığı gibi bir söz öbeği bile oturtamadım. Bu yüzden tanımını en başta verip hikayede İngilizce olarak kullanacağım.

Hiç kimsenin tanımı unutup başa döneceğini ve tekrar okuması gerekeceğini sanmam :P

Edging: Mastürbasyon/seks sırasında doruğa ulaşıldığında uyaranın kesilmesi/uzaklaştırılması ile orgazmı ertelemek ve olaya uzun süre devam etmek. Bunu yazarken hem çok daha fazla zevk kattığını hem de acı verdiğini okudum.

İyi ki not yazayım dedim maşallah bitmedi bi türlü

*

Atsumu küçük mutfak masasında Kiyoomi'nin karşısında oturuyordu. Kıpırdandı, adam teklif ettiği sahnenin taslağının detaylarını açıklarken dizi masanın altında zıplamaya devam ediyordu. 

"Yani, edging, ha?"

"Özel olarak zevk aldığım bir şey ve... uyuyor, gibi göründü, ilk sahneni göz önünde bulundurunca." Kiyoomi sırıttı.

Atsumu kızardı, Kiyoomi onu kısıtlamaların altında tekrar rahatlayıp rahatlayamayacağını görmek için sabırsızlanıyordu. Şimdi tek yanlış hareket onu ürkmüş bir hayvan gibi kaçıracakmış gibi görünüyordu, ama son seferde Kiyoomi'nin dikkatli dokunuşu altında ne çabuk sakinleşmişti.

"Doğru, doğru."

Kiyoomi çay fincanından bir yudum aldı.

"Orgazm ertelemesinin ötesinde, sahnenin gelişimi hakkında birkaç fikrim var. Eğer sorun yoksa, listendeki diğer maddelerle de uğraşabilirim. Sahneye uyum sağlayabilmeyi seviyorum ama bazıları da senaryonun dışına çıkmamayı tercih ediyor. Gidişata göre ayarlamaya açık mısın, yoksa en baştan katıldığımız şeylere mi bağlı kalmamı istersin?" diye sordu Kiyoomi.

Atsumu sert bir şekilde yutkundu, elini saçlarından geçirirken gergince güldü. "Tüm bu yönlendirmelerin bu kadar resmi olmasına hâlâ alışık değilim."

"Televizyon topluluğu temsil etmede çok zayıf bir iş çıkarıyor. Güvenlik ve rıza gerçek BDSM'nin en önemli ilkeleri."

"Biliyorum. Okumaları yaptım, Omi-kun." tekrar güldü. Kiyoomi, bu şekilde küstahlaşsa bile yavaş yavaş gevşediğini görmekten memnundu. "Neyse, ta o zamanın detaylarını bilmek istediğimi sanmıyorum. Onları düşünmekten dikkatim dağılırdı. Sana güveniyorum, bu şeylerle ne kadar ciddi olduğuna bakarak. Ayrıca, bir şeyden hoşlanmadıysam bırakırdın, değil mi?"

Kiyoomi Atsumu'dan sana güveniyorum kelimelerini duyduğu için şok oldu, ama güvenmediği birine böyle bir konuda, en azından onu bağlamasına izin vermek için Kiyoomi'nin düşündüğünden daha aptal olması gerektiğini düşündü.

"Tabi ki. Trafik ışığı sistemi bu yüzden var," diye doğruladı Kiyoomi, gözlerini Atsumu'nun gözlerinden ayırmadan.

"Al işte," dedi Atsumu, sandalyede arkaya yaslanarak. Yep, tekrar tam arsız pezevenk moduna girdi. "En kötüsünü yap, Omi-kun~"

Kiyoomi tek kaşını kaldırdı.

"Ne dilediğine dikkat et, Miya," dedi ayağa kalkarken. Atsumu'nun gözleri biraz genişledi, biraz; Kiyoomi fark etti ve maskenin arkasından sırıttı. O... heyecanlıydı. "Gidip hazırlayacağım. Çayını bitirmekte özgürsün, hazır olduğunda da duş al."