Terminal Curiosity | SakuAtsu | +18 ✔çeviri

double down - 2

Orjinal planım üç bölüm çevirmekti ancak fizik midterm'üm çok kötü geçti ve daha yapacak ingilizce sunumum var (Bitcoin hakkında ya wtf) bu yüzden apar topar anca bunu çevirebiliyorum kusura bakmayın

Hafta içi metro/otobüs boyu çeviri yapmaya çalışacağım diğer bölüm inşallah hafta içi çıkar sonrası da diğer fail'lerime bağlı

Moralsizim bayağı kakxamg

İyi okumalar özlemişsinizdiiir <3 ben de özlemişim

*

Atsumu bir perşembe sabahı evden çıkmadan önce dairesini son kez süpürüyordu. Banyo temizdi, mutfak lekesizdi ve çarşaflar iyimser bir şekilde değiştirilmişti. Daha da agresif bir iyimserlik nöbeti geçiren Atsumu, kahverengi deri bir bomber ceketi omuzlarına sererken komodinin yanına yaklaştı.

Doğruca çekmecenin en arka tarafına uzandı, orada genellikle kullandıklarının yanında turuncu renkli bir şeftali prezervatif paketi duruyordu.

Atsumu, Sakusa ona ten tene bir şans verene kadar cehennemin donacağından bile oldukça emindi, gerçi bu yüzden Sakusa aralarında mutlaka bir katman bulunduruyordu.

N'olur n'olmaz diye.

Atsumu çekmecenin önünde hâlâ gevşek duran eşyaları gördüğünde çekmeceyi çarparak kapatmak üzereydi.

Hareketleri yavaşladı, kıvrık deri tasmaya ve kürklü siyah bir çift kelepçeye baktı.

Tam üç hafta önce, o kaçınılmaz günden beri o çekmeceden çıkmamışlardı.

Düşünmek Atsumu'nun omurgasını kaşındırıyordu ve yüzünde utancın izini yaratıyordu - ve o kadar da iyi bir şekilde değildi.

Ama hepsinden önemlisi, onları görmek Atsumu'yu körü körüne, rahatsız edici ve kaçınılmaz bir şekilde azdırdı.

Atsumu hiç  seks yapmıyor da değildi. Aslında, çok yapıyordu. O ve Sakusa, son üç hafta boyunca dairelerindeki yeterince sıhhi veya sterilize edilebilir her yüzeyde yapmışlardı. Tabii ki, bu onu yataklar, duşlar, üzerine Sakusa'nın yorganı atılmış kanepe ve hiç unutulmayacak bir mutfak tezgahı deneyimi ile sınırlıydı, ancak yine de yoğun programlarının izin verdiği kadar olmuştu.

Yani Atsumu'nun orgazmsızlıktan taşakları falan morarmamıştı.

Ama sadece... neredeyse bir aydır Sakusa'yla herhangi bir sahne falan yapmamışlardı.

İlk başta tamamen iyiydi. Atsumu o günler sergilediği... gösteri serisinden sonra ara vermek istemesini anlıyordu. Birkaç sahne karşılığında birkaç randevu istemediğini Sakusa'ya açıkça söylediğini biliyordu.

Ama Sakusa'nın onu bağlamayı tamamen bırakmasını istemiyordu.

Şimdi, üç hafta olmuştu. Atsumu konuyu açmamıştı. Ve her geçen gün, Sakusa hiçbir şey söylememişken konuyu şimdi açmak daha da garip hale geliyordu.

Ya Omi tüm bunlardan sonra artık onu köle olarak istemiyorsa?

Atsumu bu düşünceyi hızla dağıttı. Artık kendi kendini bu tür düşüncelere sokmaya izin vermiyordu. Bunun hakkında Sakusa ile konuşması gerekiyordu. Bir yetişkin gibi.

Atsumu yerine korkuyla biraz sinip çekmeceyi kastettiğinden biraz daha sertçe kapattı.

"Keşke turnuva sezonu olmasaydı..." Atsumu ayakkabılarını çekerken homurdandı. "Birkaç şişe şarapla çok daha kolay olurdu."