15

116 10 19
                                    





İyi okumalar canlar

Umarım bölümü beğenirsiniz 🖤

~~~




Yuta dede benim kararlılığım karşısında buruk bir tebessüm sunmuştu. "Babana daha çok benziyorsun" bu sözler istemsiz bir şekilde benim de burukça gülümsememe sebep olmuştu. Yuta dede Namjoon'a dönüp "Babanızı çağırın" ardından Taehyung'a da "Sen de Esper ile odanıza yerleşin" Taehyung ayağa kalkmış ardından bana dönmüştü. "Gel bakalım" ben de ayaklanıp çantamı aldıktan sonra peşine düşmüştüm.

Üst katta misafir odasında kalacağımı düşünürken Taehyung'un burada kaldığı zamanlar için hazırlanan güzel bir odadaydım. Odada bir yatak ve bir de tabut vardı. Bakışlarımı Taehyung'a çevirdiğimde o yüzünde memnun bir gülümseme ile odaya bakıyordu. "Burası benim odam Jungkook. Misafir odaları aşırı tozlu ve temizliği yapılmadığı için seni burada ağırlayacağım. Senin için sorun olur mu?" başımı iki yana sallamıştım. "Güzel. O zaman yatak senin tabut benim. Çantanı istediğin yere bırakabilirsin. Ve en önemlisi rahat ol" demiş ve kendi çantasını köşeye bıraktıktan sonra bana dönmüştü. "Babam ve Namjoon birazdan dönerler" çantamı onun çantasının yanına koyup yanına döndüm ve tekrar aşağı kata indik.

Salondaki büyük üç kişilik koltuğun köşesine oturmuş dirseğimi kenarına yaslayarak başımı elime koymuştum. Öğrendiklerimden sonra biraz dalgın hissediyordum. Yuta dede yanıma oturup sırtımı sıvazladığında başımı kaldırıp ona gülümseme ye çalıştım. O ise beni kendine çekip sıkıca sarıldı. "Söz veriyorum Esper aileni kurtaracağız. Oğlumu da bu yüzden çağırdım. Onda daha çok bilgi vardır ailenin tutsak olması ile ilgili" başımla onu onaylamış "Teşekkür ederim" demiştim.

Salona giren Namjoon ve yanındaki adam ile hepimiz ayaklanmıştık. Adamla göz göze gelmemiz ile hüzünle bana bakmış ardından Yuta dedeye bakarak "Jeon'larda mor göz genetik" demişti. Önemli bir detayı sizinle paylaşmayı unutmuştum. Benim soyadım ve Soobin'in soyadı farklıydı. "Merhaba Esper ben Sehun" Sehun'a ufak bir tebessüm ile karşılık vermiştim "Ben de Jungkook"

Sehun amcanın anlattıklarını dinliyorduk. "Jungkook güçlerini kullanmayı öğrendikten sonra gökyüzünün diğer tarafında kalan büyülü dünyaya gitmeliyiz. Aileni tutsak olarak alan gücü yok edebiliriz. Zaten oradaki halk onu sevmez ama onun güçleri bizim isyan çıkarmamızı engelliyor" orası nasıl bir yerdi henüz anlayamamıştım. Ama açıkçası çokça merak ediyordum. Bir yandan da beni ailemden kopartan o adamdan intikam almak istiyordum. Güzel bir intikam. Belki daha farklı bir yaşamım olabilirdi. Daha mutlu. Sevgiyle büyümüş olabilirdim. Kuytu köşede değil. Bu düşünceler daha da sinirlenmeme yol açıyordu. Derken kafamın içinde bir ses yankılandı.

Sakin ol Esper.

Şaşkınca etrafa baktığımda benden başka kimsenin duymadığını fark ettim. Vampirlerin bile

Kimsin sen?

Violet ama senin tabirinle mor kıvılcım

Sen benle konuşabiliyorsun

Çok komiksin Esper. Ben sadece kafanın içine fısıldıyorum

Konuşuyorsun işte

Kaşlarını çatarak bakma Yuta dede endişeleniyor

Yüz ifademi düzeltip tekrar fısıldadım. Hayır konuştum pardon.

Benimle hep konuşacak mısın?

Hayır, sadece senin ihtiyacın olduğunu hissettiğimde. Merak etme beraber her şeyin süresinden geleceğiz. Sen sadece sana tavsiye verdiğimde onu yerine getir

Dark PassengerWhere stories live. Discover now