Baş Belası Küçüğüm

Soyadı ne?

Bizi eve bıraktığı için Onurhan'a teşekkür edip eve sessizce girdik. Saat sabahın beşiydi ve annem birazdan uyanırdı. Yukarı beraber çıktık herkes kendi odasına yöneldi.
- Abi? - dedim aklıma gelenle
Alperen durdu ve bana baktı.
- O adamı tanıyor musun?
- Evet. - dedi
- Nereden?
- Bir yerden tanıyorum işte. - dedi geçiştirerek
- Peki Koray'ın soyadı ne?
- Ne yapacaksın sen onun soyadını?
- Hiç, öylesine. - dedim
- Soylu.
Bir şey demeden odama girdim ve kendimi yatağa attım. Telefonumu cebimden çıkarıp google'a girdim ve Kerem Soylu yazdım. Dur bir dakika ya. Ben niye Kerem yazdım? Koray yazacaktım. Ben kimi yazacağımı düşünürken google Kerem Soylu'nun fotoğraflarını açmıştı bile.
Tüvbe bismillah bu ne? Taş değil, meteor değil, bildiğin gezeken gezegen. Ünlü mü yoksa bu herif? Instagram profilini bulalım en iyisi. Anladığım kadarıyla bir kaç sene modellik yapmış, şimdi de kulübü var. Hayır canım inanmıyorum, bu adam 24 yaşında olamaz. Belki de yüzündeki yorgunluk onu daha olgun gösteriyordur. Bu arada, adam gerçekten çok yakışıklı.
Alina dur bi dakika, dur dur, bu adam seni kulübünden kovdu, gerizekalı. Sil o çenenden akan salyaları hemen!
Neyse. Koray'ın instagram hesabını  bulup fotoğraflarına baktım üstten. Ya bunlar gerçekten Kerem'le kardeş mi? Hayır olamaz, bu çok tatlı, diğeri ise öküzün teki. Koray'ı takip edip telefonu bıraktım. Üzerime pijamalarımı giyip yatağa atladım. Uyku beni çağırıyordu.

Kerem Soylun'un anlatımından:

- Koray bu ne demek oluyor? - dedim karşımda oturan Koray'a bakarak
Sabah saat beş, kulüp halâ açık ve biz kardeşimle benim çalışma odamda oturuyorduk. O olaydan sonra aklım o kızda kalmıştı. Bu zamana kadar hiç bir kız bana karşı çıkmazken o benim makânıma resmen bok dedi.
- O ne abiciğim? - dedi safa oynayarak
- Koray. - dedim
- Ya abi bu senin kovduğun üçlü, kıza numara yapmak istemişler, depoya kilitlemişler. Alperen'de delirdi tabi, daldı birine. Sonra Alina geldi o'da kıza daldı. Sonrasını biliyosun zaten. - diye anlattı heyecanla
Alina.. Güzel isimmiş. Kız da güzeldi.
- Abi? - dedi Koray
- Efendim? - dedim
- Ben galiba aşık oldum! - dedi birden bire
İçtiğim sigarayla boğulup öksürmeye başladım. Kafamı kaldırıp kardeşime baktım.
- Kime? - dedim kaşlarımı çatarak
- Alina'ya. - dedi sırıtarak
- Ne diyorsun oğlum sen? Kızın kapı gibi sevgilisi var. - dedim
- Alperen onun abisi, sevgilisi değil. Sevgilisi de yokmuş, abisi söyledi.
- Alina Alperen'nin kardeşi mi? - dedim şaşkınlıkla
- Evet, niye şaşırdın o kadar? Hem sen Alperen'i nereden tanıyorsun?
- Tanıyorum işte.
- Peki, öyle diyorsan.
Koray'ı dinlemeyi bırakıp sadece beş dakika gördüğüm kızı düşünmeye başladım. Nasıl oldu da anlayamadım onun olduğunu. O hem çok büyümüştü, hem de çok güzel olmuştu.
Güzelliğiyle mi yoksa saçlarındaki çiçek kokusuyla mı sarhoş olmuştum, hala anlayamadım. Ama bildiğim tek bir şey var. Ben ondan çok etkilenmiştim.
- Abi? - dedi Koray
- Efendim. - dedim daldığım düşüncelerden çıkarak
- Ben eve gidiyorum. - dedi
- Peki.
Koray odadan çıktıktan bir süre sonra sağ kolum olan Hakan'ı aradım. O hem en güvendiğim insan, hem de çok yakın bir arkadaşımdı. Bir iki dakika sonra geldi yanıma.
- Efendim? - dedi
- Hakan bir kişi için biraz bilgi bulabilir misin bana? - dedim
- Bulurum tabi. İsim? - dedi
- Alina Aytaş.
Bana garip bir bakış attıktan sonra konuşmaya başladı:
- Aytaş bana çok tanıdık geliyor. Ekin Aytaşla bir alakası var mı kızın?
- Onun kızı.
- Peki. Bir saat içinde dönerim. - dedi ve çıktı odadan
Ne yapıyorum ben ya? Bu kız benim aklımdan hiç çıkmıyor ki. Sen sabır ver Allah'ım. İlk görüşte aşk değil dimi bu?
Hadi ama ben Kerem Soylu'yum.
Bir ergene aşık mı olmuştum yoksa?

Doruk'un anlatımından:

- İyi misin?- dedim Melisa'ya bakarak
- Hayır. Bu aptal kaşımı patlattı.  Çiziği saklamak için ne kadar makyaj sürmem gerektiğini biliyor musun? dedi kaşını tutarak
Kafamı diğer tarafa çevirip Yağız'a baktım. Yattığı koltukta uyuya kalmıştı. Fırsattan istifade biraz Melisa'ya yaklaştım ve sarıldım. O'da  sarıldı.
- Neden o kızı depoya kilitledin? dedim
- Herkes Yağız'a baktığı için kilitlediğimi sanıyor, ama o kız aslında sana bakıyordu. Ve dayanamadım. Benim olana başkası bakamaz Doruk. - dedi
- Benim kıskanç sevgilim. - dedim gülerek ve Melisa'nın dudaklarına yapıştım