Ne yaptım ben?

52K 1.7K 87
                                    

Alina'nın anlatımından:

Babam elinde bir kaç kahve ile gelmişti, ama Kerem yok. E beraber kahve almaya gitmediler mi?
- Kerem nerede? - dedim kafamı ablamın omuzundan kaldırınca
Babam ilk önce kaşlarını çattı, sonra da derin bir nefes alarak konuştu:
- Gitti.
- Nereye gitti? - dedim ayağa kalkarak
- Bilmiyorum. İşim var dedi gitti işte Alina.
Ama o bana bir şey söylemeden gitmez ki. Kesin bir şey oldu, zaten babamda sinirliydi.
- Abla ben acıktım, kantine iniyorum. dedim Derya ablama bakarak
- Peki. - dedi ablam
Koridordan sapınca koşmaya başladım. Tabiki de kantine inmeyecektim. Kerem'i bulup ne olduğunu soracaktım. Birinci kattan hızlıca park alanına gittim. Yağmur halâ dinmemişti, aksine daha fazla şiddetlenmişti. Arabanın olduğu yere koşmaya başladım. Meğer Kerem arabayı yeni çalıştırmış gidiyordu. Arabanın önüne geçip durmasını bekledim. Arabadan inip bağırmaya başladı:
- Ne yaptığını sanıyorsun sen?
- Asıl sen ne yapıyorsun? Neden bana hiçbir şey demeden gidiyorsun? - dedim onun yanına giderek
- Acil bir işim çıktı, gitmem gerek.
- Yalan söylüyorsun. - dedim
- Alina gitmem gerekiyor.
- Kerem yalan söyleme kantinde ne oldu? - dedim bağırarak
Yağmur sanki daha çok şiddetleniyordu ve birbirimizi duymamız için bağırmamız gerekti. Halimizi konuşmuyorum bile. İkimiz de sırıl sıklam olmuştuk.
- Hiçbir şey olmadı. - dedi Kerem bağırarak
- Kerem lütfen bana doğruyu söyle. - dedim
- Doğruyu mu? Peki. Baban senden uzak durmamı söyledi.
- Ne?
- Evet. Eğer senden uzak durmazsam bana zarar vereceğini söyledi.
Kerem'in zarar görme ihtimali ile bile kalbim sıkıştı.
- Hayır. - dedim
- Senden uzak durmak istemiyorum ben Alina. Duramam da. Ama Ekin amca babamın arkadaşı olduğu için ona saygı duyuyorum. Bir süre görüşmemek en iyi karar. Zaten sen de benden nefret etmiyor musun? Al işte kurtuldun benden. - dedi bağırarak
- Kerem ben senden nefret etmiyorum ki.- dedim ona daha çok yaklaşarak
Bir şey söylemesine fırsat vermeden uzanıp onu ensesinden tuttum ve bir gün içinde özlediğim o dudaklarını öptüm. İlk önce şaşırdı, ama sonra ellerini belime sararak karşılık verdi. Bir süre yağmur altında sevda giderdikten sonra ayrıldım ondan. İkimizde nefes nefese birbirimize bakıyorduk. Baş parmağımı onun dudağında gezdirdim.
- Senden kurtulmak istemiyorum ki ben. Nefret te etmiyorum. Aksine seni daha çok tanımak istiyorum.
- Küçüğüm. - dedi Kerem anlımı öperek
Gülümseyerek sıkıca sarıldım ona. Ne yani biz şimdi Kerem'le sevgili mi olmuştuk?
- Atla. - dedi arabayı göstererek
İkimizde arabanın arka koltuklarına binip sarıldık. Yağmurdan kimse göremezdi burada olduğumuzu zaten.
- Neye gülüyorsun? - dedim
- Sana gülüyorum. - dedi
- Neden?
- Cesaret patlaması yaşadın ve beni öptün.
- Ne var bunda? Yine öperim. - dedim ve uzanıp yine öptüm dudaklarını
- Seni öpmeye doyamıyorum ki sevgilim. - dedi Kerem benden ayrılınca
Sevgilim? Sevgilim. Bana sevgilim demişti. Nasıl da yakıştı ağzına.
Bir kaç dakika sonra Kerem'in telefonu çalmaya başladığında indim kucağından. Cebinden çıkardı ve arayana baktı.
- Efendim amca? - dedi telefonu açarak
O telefonla konuşurken ben de ıslak saçları ile oynuyordum.
- Peki geliyorum. - dedi
Kaşlarını çatarak telefonu koltuğa attı.
- Gidiyor musun? - dedim
- Gitmem gerek. Koray bir şey yapmış. Gidip bi göz atmam lazım. - dedi
- Peki. - dedim dudaklarımı büzerek
- Asma o güzel suratını sevgilim. Yarın sabah seni almaya gelirim, okula beraber gideriz. - dedi yüzümü ellerinin arasına alarak
- Ama ben sana yeni alışmaya başlamıştım. - dedim
- Sen böyle yaparsan ben gidemem ki.
- Peki. Yarın sabah seni bizim evin alt sokağında bekliyorum.
- Tamam sevgilim.
Arabadan indik. Tam ceketi üzerimden çıkaracaktım ki Kerem ellerimi tuttu.
- Çıkarma, sende kalsın. - dedi
- Ama sen? - dedim
- Üşümem. Sen onu çıkarma tamam mı?
- Tamam. Şey, hadi git artık sen. Okuldan biri görür. - dedim
- Alina bu sağnak yağmurda kim görür bizi?
- O da doğru, ama yine de git artık.
- Şimdi gitme diyordun ama.
- Kerem ya.
- Sevgilini öpmeyecek misin? - dedi
Gülerek dudağına küçük bir öpücük kondurdum.
- Hadi. - dedim arabadan inince
- Yarın görüşürüz güzelim.
Kerem arabayı çalıştırdı ve gözden kayboldu. Bense arkasında salakça gülümsedim. Hala sevgili olduğumuza inanamıyorum.

Kerem'in anlatımından:

İlk defa sabah alarm çalınca onu duvara vurmak istemedim. Yataktan kalktım ve şarkı mırıldanarak banyoya girdim. Saç baş derken Alina'yı ne kadar özlediğimin farkına vardım. Dün o resmen beni öptü. Ve şimdi de sevgiliyiz. Aslında daha zor olacağını düşünüyordum. Ama artık fark etmez çünkü Alina benim sevgilim. İstediğim zaman elini tutarım, istediğim zaman onu öperim. Gülerek banyodan çıktım. Bir jean üzerine de mavi gömlek giydim. Ayakkabıları da giydik mi tamam.
Aşağıya inip hemen arabama yöneldim. Binip arabayı çalıştırdım ve Alina'nın evine doğru sürdüm. Yarım saat sonra durdurdum arabayı. Bir ağacın altında durmuş arkası bana dönük kitap okuyordu. Ona aldığım çiçekleri aldım ve arabadan indim. Sessizce yanına gidip arkasından sarıldım.
- Günaydın sevgilim. - dedim boynunu öperek
Bana doğru döndü ve gülümsedi.
- Günaydın. - dedi yanağımı öperek
Çiçekleri ona doğru uzattım.
- Bunları sana aldım. - dedim
- Teşekkür ederim. Çok güzeller. - dedi onları koklayarak
- Gidelim mi artık? Geç kalmanı istemem. İlk dersin de matematikmiş, öğretmenin senin sevgilin yüzünden geç kaldığını öğrenirse çok kızar. - dedim gülerek
- İnan bana, o bana kıyamaz. - dedi dudaklarımı öperek
- Kendinize çok güveniyorsunuz küçük hanım. - dedim ayrılınca
- Öyledir. - dedi ve arabaya yöneldi
Arabaya binip okula doğru sürdüm.
- Burada dur. - dedi Alina bir süre sonra
- Neden?
- Tüm okulun önünde senin arabandan nasıl ineyim Kerem?
- Evet, haklısın.
Okulun biraz uzağında indi arabadan. - Alina? - dedim
- Efendim?
- Benim tarafıma gelir misin?
İtiraz etmeyerek benim kapının yanına geldi.
- Yaklaş. - dedim
- Neden?
- Yaklaş işte güzelim.
O yaklaşınca boynundan tutup kendime doğru çektim ve dudaklarını öptüm. Ayrıldıktan sonra gülmeye başladı.
- Ne yapıyorsun sen? - dedi
- Sevgilimi öpüyorum. - dedim gülerek
Gülerek okula doğru yürümeye başladı. O okula girince ben de arkasından arabayla gittim. Bir banka oturmuş Zehra'yla konuşuyorlardı. Bana bakınca ona göz kırptım ve öğretmenler odasına doğru yürümeye başladım. Malum ilk ders sevgilimin yanına gidecektim.

Alina'nın anlatımından:

- Ne yani şimdi sevgili misiniz? - dedi Zehra gülerek
- Evet. - dedim tebessümle
- Ayy ya çok sevindim. Çok ta şaşırdım yani Kerem bey'den bunu beklemezdim. - dedi şakasına
- Sen birde bana sor. Kızım ben ilk öpen oydu. Hemde boks maçında.
- Vay vay. Boksör Kerem Soylu. Duymuştum da hiç bizim yeni matematik öğretmeni olabileceğini düşünmüyordum. - dedi Zehra gülerek
- Of Zehra kalbim onun yanında göğüsümden fırlayacak gibi atıyor. - dedim
- Aşıksın trtrtt aşıksın, sen aşıksın arkadaş. - diye şarkı söyledi Zehra
- Sence aşk mıdır? - dedim
- Aşk değilse ne peki? Adam babanı dinlemeyip senin sevgilin oluyor. Bak buraya yazıyorum. Kerem Soylu sana aşık.
Biz konuşurken yanımıza Koray'ın gelmesiyle sessiz kaldık.
- Günaydın kızlar. - dedi
- Günaydın Koray. - dedim
- Nasılsınız?
- Sen gelmeden önce çok iyidik. - dedi Zehra
- Alina biraz konuşabilir miyiz? - dedi
- Tabi. - dedim ve banktan kalkıp biraz uzaklaştık
- Söyle? - dedim
- İlk önce dün için senden özür diliyorum. Okulda sana biraz kaba davrandım. - dedi
- Birşey değil. Hem senin dudağına ne oldu? Kavga mı ettin?
- Evet. Beni umursamayan biri için kavga ettim.
Bana laf mı sokmaya çalışıyor yoksa başka biri için mi kavga etti? Anlamadım şimdi.
- Başka söylemek istediğin bir şey var mı? Zehra bekliyor. - dedim
- Var.
- Nedir?
- Bu sabah seni ve abimi öpüşürken gördüm. - dedi sakin bir şekilde
Ne? Kaşlarımı çatarak ne söyleyeceğimi düşündüm
- Şey, ım ...
- Açıklamana gerek yok. Sadece sana çok büyük bir hata yaptığını söylemek istedim. - dedi
- Ne hatası?
- Abim seni kandırıyor.
- Nasıl? Ne demek istiyorsun sen? dedim
- Bu nasıl söylenir bilmiyorum, ama abim başka bir kadından bebek bekliyor Alina. Yakında baba olacak. Seninle sadece gönül eğlendiriyor. - dedi ve arkasını dönüp gitti
Baka kaldım arkasından. Gerçek miydi söyledikleri? Kerem bebek mi bekliyordu? Baba mı olacaktı? O zaman beni neden kandırmıştı?
Gözümden akan yaşı silip okuldan koşarak çıktım. Allah'ım ben ne yaptım, neye karıştım böyle? Nasıl olur? Bana sevgilim diyen adam başka bir kadını hamile mi bıraktı? Ne yaptım ben? Kerem'i hiç güvenmemeliydim. Belliydi böyle olacağı. Sonunda hayal kırıklığına uğrayacağımı bile bile aşık olmuştum ona.

Baş Belası KüçüğümWhere stories live. Discover now