En Büyük Başkan Bizim Başkan

22 4 2
                                    

Hayatın yoğunluğuna yetişememek son zamanlarda benim hayatımın cilvesi oldu. Bomboş yaşadığım on yedi yılı şimdiden çok özledim. İki ay öncesini yani. Sorumluluğum olmadan geçirdiğim yaz akşamlarını.

Okul açıldıktan sonra her şeyin farklı olacağını babam bana uzun bir süre anlatmıştı evet ama bu farklılığa yetişemeyeceğim aklımın ucundan geçmezdi.

Okuldan sonra haftada iki gün iki saat özel ders alıyordum. Bana çok fazlaydı. Matematikle yıldızım barışmıyordu ha bu matematiğin umurunda mıydı? Sanmam.

Herkes kendi kabuğundaydı. Efe'nin başkanlık seçimi müdürün hastalığı, müfettiş teftişi, son sınıfların net yarışı derken iki hafta kadar ertelenmiş ve yarına kalmıştı. 

Bu zamana kadar kazandığına adımız kadar emindik. Efe tam iki hafta durmadan çalıştı. 

*daltonlar <3*

Efe:  yarın güzel giyinin komitemdesiniz  karamsar olan biri etkilenir falan :)

Aylin:  bu okul kıyafetlerine o kadar çok para verdim ki ben evde bile bunla geziyorum şansına küs.

Efe: ne paragöz çıktın sen ya alırım sana tamam kazanınca.

Ahu: halamın düğününde giydiğimi giyim mi?

Efe: ıyyy ne kötüydü o pullu elbise. 

Ahu: sen beğendiğini söylemiştin o gün.

Efe: dokuz yaşındaki biri için iddialıydın ve iddia severim bilirsin.

Özgür: pullu elbise ve dokuz yaş mı?

Özgür: görmek için nelerimi vermezdim.

Ahu: şansına küs diyelim ne diyelim.

Efe: yarın oy ver yeter bana kardeşim 

Özgür: ayıpsınnnn başkanımm.

Efe: helaal kardeşime. 

Başkanlık seçimini bu kadar ciddiye alıp iki haftadır kitap kapağı açmadığını adım gibi biliyordum Efe'nin. Aylin çok kez Efe ve Özgür'ü uyarıyordu ama yeterli cevabı almıyordu.

Hepimizi hepimizden daha çok düşünmesini öyle çok seviyordum ki. Haftalık programlar yapması sadece kendinin tam uyması ama her hafta aynı motivasyonla bize destek olması çok sabır gerektiriyordu. Ben beni çoktan hastanelik etmiştim mesela Aylin'in yerinde olsaydım.

Ankara'da ki bu gri renk sevdası beni her  kış sabahı sıkıyordu. Bu sabah bir enerjiyle dolup taşmak istiyordum belki ama şehir buna izin vermiyordu. 

Annemin odama girip camı açınca kafama yorganı söylenerek çektim. 

"Anneee ne yapıyorsun? Üşüdüm kapaa!"

"Kalk hadi Efe aradı beni çok önemliymiş bugün uyandır diye tembihledi."

"Uyandım tamam git."

"Kız kalksana bak yine ararsa derim uyanmadı diye gelir o kaldırır."

"Bıktım sizden de ondan da of."

"Kalk annecim hadi."

Efe'nin milyonuncu talimatıyla beraber okul için eğer kazanırsa yaptıracağı örnek sweatsirtlerden giydim. Reklamını son dakikaya kadar yapmak zorundaydık. 

Yokuştan aşağı doğru iniyordum. Özgür yoktu. Normalde hep ilk o çıkar sigara içerek beklerdi. Aylin de gözükmüyordu ama ona alışkındım. Son dakika kabaran saçılarıyla ünlüydü.

MEVSİMLER GEÇERKENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin