Damla ve Eren'in aşk hikayesi..
Damla, küçüklüğünden beri baba sevgisi olmadan ve babası olmadan büyürken, Eren babası yanında olsa da sevgisiz büyümüştü. Sevgiye muhtaç olan bu çift gerçek aşkı yıllar sonra buldular. İlk başta herşey güzel gitse de...
Eren,kuzey ve bora bizim çadırı kurarken bizde sandalyelere oturmuş dedikodu yapıyorduk dedikodu sevmeyiz! "Çalışsın köleler" dedim gülerek. Eren bana ters ters baktı. Çadır güzel ve büyüktü. Toplamda sadece bir tane çadır vardı ve hepimize yetecek kadar büyüktü bu yüzden kurulması epey uğraştırıcıydı.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Eren gil nihayet bitirmiş olacakki gelip sandalyelere oturdular eren derin bir nefes alıp verdi "şu kokuya bayılıyorum." Dedi kendinden geçmiş gibiydi.
Eren çadıra bakıp morali bozulmuş gibi ofladı "abi neden aynı çadırda kalıyoruz ki ne güzel ben sevgilimle başbaşa kalacaktım of!" Dedi. Bora "iyide aşkım bunlara ayıp olmaz mı? Başka zaman başbaşa kalırız" diyerek erene öpücük attı. Biz kahkahalarla gülerken eren yüzünü buruşturdu "oğlum siktir git ben senden korkmaya başladım" dedi.
"Şaka maka çok güzel bir yer değil mi? İçim açıldı" dedim etrafa bakarken. "Evet hatta ileride basketbol sahası var ve kumsala yakın bir yerde de voleybol için alan var" dedi kuzey. Demekki gelmeden önce incelemişlerdi. "Aa gerçekten mi?" Dedim heyecanla. "Keşke top getirseydik" dedi merve. Bora gülümseyerek merveye döndü "ben getirdim bebeğim" dedi.
Eren basketbol,bora da voleybol topu getirmişti. Kuzey'in hiçbirşeyden haberi olmadığı için oda oynarız diye futbol topu getirmişti her üç oyunuda oynayabilirdik.
"Ne kadar kalacağız?" Diye sordum.
Kuzey "1-2 gün kalırız" dedi başımı salladım.
*****
Güzelce yerleştikten sonra eren gil çadırdan çıktı bizde arkalarından çıktık. "Burası neden bu kadar sıcak?" Diye sordum kış ay ayında olmamıza rağmen epey sıcaktı neredeyse şort giyebilirdim. şort giymek için bahane arama damla. "Hadi üstünüze rahat birşeyler giyin şurayı biraz gezelim" dedi kuzey. Üstümdekiler rahattı. Merve ve Zeynep'e döndüm merve de benim gibi eşofman giymişti onun ki siyahtı. Zeynep kot pantolon, üstüne de yeşil bir sweat giymişti. Kuzey'in rahat bir şeyler giyin den kastı Zeynep'in rahat giymesiydi.
Zeynep başını salladı.
Gidip benimki altına yeşil bir eşofman giydi sweatiyle aynı renkti.
Ayağa kalktık burası bilindik bir alandı yani kimse eşyalarımızı almazdı fakat ben kol çantamın içine telefonumu ve cüzdan gibi değerli eşyalarımı koyup omzuma çantamı taktım.
Erenin yanına koştum elini uzatmış bir şekilde bekliyordu hemen yaklaşıp elini tuttum kuzey gilin peşine takıldık. En arkada biz yürüyorduk.
Eren bana bakıp gülümsedi kulağıma eğildi "bir orman birde sen güzelsin" dedi. Söyler söylemez yüzümde geniş bir sırıtış başladı. Eren burnumu sıktı eline vurdum.
Etrafta bizim gibi kamp yapmaya gelen bir çok kişi vardı çoğu sevgilisiyle veya ailesiyle gelmişti.
Erenle el ele tutuşmamıza rağmen benden iki adım önde yürüyordu. Pembe bir çadırın önünde iki tane kız telefonlarına bakmış oturuyordu bizi görünce erene uzun uzun baktılar bakışları bana döndüğünde işaret ve orta parmağımı gözüme tutup sonra onlara uzattım kız gülüp önüne döndü. Zaten şakasına yapmıştım ciddiye alsaydım direkt kavga çıkarırdım.
