62. sığınmak

522 36 44
                                    

Oy vermeyi ve bol bol yorum atmayı unutmayın 🦋

💧💧💧

Bu gün okulun ilk günü.

12. Sınıf oldum lakin geçen sene hakkında en ufak birşey hatırlamıyorum. Konuları nasıl halledeceğimin bile farkında değilim. Annem okul ile görüşmüştü. Derslere katılacaktım. Ayrı olarak özel ders alarak geçen senenin telafisini yapacaktım.

İnşallah.

Erik'in havlamasıyla yerimden zıpladım. Hâlâ ona alışamamıştım. 1 hafta olmuştu, Eren'in herşeyi anlatmasından.

O günden sonra Eren'i daha da görmemiştim. Ben ne yapacağımı gerçekten bilmiyordum. Okulu nasıl halledecektim? Mezuna kalmak istemiyorum. Ne okumak istediğime bile karar veremedim hâlâ.

Diş hekimi olabilirdim belki, sayısalım kötü olmasaydı.

Daha fazla oyalanmayı reddettim ve çantamı omuzuma atıp aşağı indim. Peşimden Erik de inmişti. Oradan oraya zıplayarak havladı.

"Sarılmak mı istiyorsun?"

Havladı. Sanırım istiyordu. Eğildiğim an iki kolumun arasına atladı. Onu göğsüme yapıştırırken dudağımı yalıyordu. "Şimdi ben okula gidip geleceğim, sen akıllı ol tamam mı anneciğim?"

Havlayarak yanağımı yaladı. Kapının tıklatılmasıyla kapıyı açtım. Zaten hemen önünde duruyorduk. Eren gülümseyerek bir bana, bir de kucağımda ki Erik'e baktı. Erik'e elini uzattığın da Erik beni satarak Eren'in kucağına geçti. Eren'i öptü.

"Çıkalım mı?"

"Çıkalım."

Erik'in kafasını okşadı. "Görüşürüz kızım." Yere indirdiğin de Erik etrafımızda döndü. Kıkırdayarak gözlerimle Erik'i takip ettim. Koşarak merdivenlerden yukarı çıktı.

Gülerek kapıya doğru bir adım atmıştım ki Erik havlayarak tekrar aşağı geldi. Ağzında birşey vardı. Şans bilekliğim!

Bu bileklik her zaman bileğimde kalırdı. Kazadan sonra takmayı bırakmıştım. Erik'e gülümsedim. "Çok tatlısın." Ağzındaki bilekliği alıp bileğime taktım. Erik'in yanaklarını öptüm.

Eren ile birlikte dışarı çıktık. Kapıyı kapattım. Nazlı'yı görünce yalandan gülümsedim. Eren'in arabasına yaklaştım. Nazlı arka koltuğa geçti. Tam yanına oturmak için bir adım atmıştım ki Eren bileğimi kavradı. "Senin yerin, benim yanım."

Şaşırdım ama bozgunluğa vermeden ön koltuğa yürüdüm. Eren arabayı çalıştırıp çıktı sokaktan. "Heyecanlı mısın Nazlı?" Diye sordu Eren ters bir bakışla. "Neden heyecanlı olayım abi?" Diye cevapladı Nazlı.

"Bilmem? Baş harfi Mete olan bir çocuk yüzünden olabilir mi abiciğim?"

Nazlı utanarak gözlerini kaçırdı. Kendimi tutamayarak "Mete kim?" Diye sordum. Eren ofladı. "Sen Engin'i de unuttun değil mi? Hatta Esma'yı da?"

"Engin kim ve Esma? Esma ile ne bağın var? Hani şu tüm eski sevdiğim çocuklarla çıkan kişiden mi bahsediyoruz?"

"Evet, anlatmıştım."

"Hatırladım!" Dedim dehşetle.

"Ona eziyet etmeyi bıraktın."

"Hayır, kim söyledi? Bana kimse böyle bir şey yaşatamaz. Doğduğuna pişman edeceğim onu." Dedim rahat bir tavırla. Eren tip tip bakıp sessiz kaldı. Yapacağımı biliyordu.

Çok geçmeden okula yakın bir yerde park etti. El frenini çekmesiyle kapımı açıp indim. Nazlı da benimle aynı anda inmişti. Çantamı omuzuma atıp kapıyı kapattım. Nazlı bana birşey soracak gibi baktı. Vazgeçti.

Damerजहाँ कहानियाँ रहती हैं। अभी खोजें