49. Oyun

802 44 39
                                    

Adele- lovesong

İyi okumalar ballar 💜

********

Baran beni iterek içeri girdiğinde şaşkınlık içerisinde geriye savruldum. "Beni ekip eski sevgilin de mi kaldın?" Diye sordu hayal kırıklığı ile.

"Hayır Baran, düşündüğün gibi değil."

"Nasıl peki?" Diye sordu merakla. Sesi sinirliydi ama beni kırmak istemediği için sakin olmaya çalışıyordu. "Erik'i bırakmaya gelmiştim sonra da Eren gitmeme izin vermedi."

Baran güldü alayla. "Sende kaldın öyle mi? Böyle bir kız olduğunu bilmiyordum."

"Sence isteğimle mi kaldım?" Baran kaşlarını çattı. "Odaya falan kilitlemedi değil mi Damla? İsteseydin gelirdin." Tam ağzımı açmıştım ki Eren girdi araya.

"Tam olarak öyle oldu." Gülerek söylemişti bunu. Kollarını göğüs hizasında birbirine kenetlemiş, saçları dağınık ve sırıtıyor.

Şöyle bir baktım da Eren daha kaslıydı Baran'dan. Baran da dayak yemez gibi duruyor ama. Gerçekten de birazdan kavga edeceklerdi.

"Bu haddi kendinde nasıl buluyorsun?" Baran'ın sesi tehditkârdı. "Sen nasıl ki evime gelip, Damla'yı sorguya çekebiliyorsan öyle." Eren'in sesi de tehlikeli bir tondaydı.

"Seni ilgilendiren bir durum yok!" Diye bağırdı Baran. Eren gülmeyi bırakıp ciddileştiğin de Baran'ın kolunu tuttum. "Lütfen Baran, dışarı da konuşalım."

Eren'in bakışları, Baran'ın kolunu tuttuğum ellerimdeydi. Baran bana baktı. "Tamam." Dedi sadece. Eren'e döndü ve parmağını salladı.

"Sakın üzerine alınma! Damla üzülmesin diye gidiyorum."

Eren, Baran'ın salladığı eline vurdu. "İndir elini önce." Baran da üstüne yürüyünce tekrar araya girdim. "Yeter!" Diye bağırdım ikisine de. "Uğraşmayın birbirinizle!"

Baran'ı iterek evden çıkardım. Çantamı aldıktan sonra arkasından çıktım. Tam kapıyı kapatacıktım ki geri içeri girip Erik'e doğru yürüdüm. Tam bu sırada Eren önüme geçti. "Onu götüremezsin, akşam getiririm."

Birşey söylemedim. Ben olsam bende izin vermezdim. Haklıydı. Yürüyerek çıktım evden. Arabama binince Baran da ön koltuğa geçti.

"Nasıl buraya gelirsin?" Diye sordum bağırarak. Bu sırada arabayı çalıştırıp yola girmiştim bile. "Sen beni ektin Damla, ben seni değil."

"Odaya kilitledi napabilirim Baran?"

"Bu normal birşey mi sence?! Buna nasıl izin verirsin? Ya sana kötü bir şey yapsaydı?!"

Gözlerimi pörtlettim. "Oha! Eren böyle birşey yapmaz! Ben yaparım, o yapmaz. Sen çok yanlış anlamışsın onu. Sinirli olabilir ama bir karıncayı bile incitmez!"

"Az önce öyle görünmüyordu." Sesi alaylı çıkmıştı ama daha çok sinirliydi. "Etrafımdaki kendi cinsinden olan bütün herkese böyle." Dedim bende.

"Onu seviyorsan neden böyle yapıyorsun? Bana umut neden veriyorsun?"

"Sana umut falan vermedim! Takılmak istedim sadece. Eren'e öfkeliydim, hâlâ öfkeliyim.."

"Ve.. ona inat biriyle olmak istedin. Benden hoşlanmıyorsun." Sözümü tamamladığın da yutkundum. "Evet." Dedim onaylayarak.

"Özür dilerim." Diye mırıldandım dakikalar sonra. "Sorun değil, anlıyorum seni." Dedi oda.

"Bak beni affetmezsen anlarım seni. Sonuçta seni resmen kullanmak istedi-"

"Sana yardım edeceğim."

DamerWhere stories live. Discover now