43. sırrın gizemi

840 37 12
                                    

İyi okumalar ballar 🦋

Ümit besen- seni unutmaya ömrüm yeter mi?

Duman- eski köprünün altında.

******

Sabahtan beri baştan sona bakım yaptırmıştık. Saçlarımın boyasını yenileyip tırnaklarımı yaptırdım. Nazlı da benim gibi tırnaklarını yaptırdığı için uzun süredir buradaydık.

Boyanın tutmasını beklerken ise tüm vücut masaj yaptırdım. Kemiklerim aşırı gevşediği için doğal olarak kendimi huzurlu ve hafif hissediyordum.

Bakımdan hemen sonra da alışverişe çıktık. Kendimize bir sürü eşya aldık. Ayrıca Bora içinde küçücük bir sürprizim vardı. Aşırı sevineceğine emin olduğum için içim rahattı.

İşimiz bittiğinde saatin 18:25 olduğunu gördüm. Bu saate kadar hiçbir şekilde telefonumu elime almadığım için şuan gözlerimin ekranda gördüğü 48 cevapsız aramayı yeni fark ediyordum.

"Nazlı," dedim derin nefes alarak.

"Efendim?"

"Sanırım sıçtık."

Nazlı yediği çikolatayı öksürürken telefonuna baktı ve yutkunup bana döndü. "Bunun telefonumdaki 24 cevapsız aramayla ilgisi yoktur değil mi?" Diye sordu panikle.

"Benide 48 kere aramışlar."

Hızlı adımlarla elimizdeki alışveriş poşetleriyle otele girdik. Üst kata çıktığımız da koridorun başında annem ve Neval teyze ile göz göze geldim. İkiside aniden yanımıza gelip bize sıkıca sarıldılar.

"İyimisiniz?" Dedi annem endişeli gözlerle. Neval teyze ikimizi baştan aşşağı süzdükten sonra tek kaşını havaya kaldırdı. "Neredeydiniz?!"

"Şey bakım merkezine ve alışverişe çıktık." Dedi Nazlı kısık sesle. Annem sinirle "bu telefon neden açılmıyor Damla?!" Diye bağırdı. "Siz salak mısınız?! Herkes meraktan öldü. Eren, Kuzey ve Bora sizi saatlerdir arabayla arıyor, deliye döndüler. Zeynep korkudan kaskatı kesilmiş bir hâlde, Merve de sakin kalmaya çalışıyor fakat herkes çok korktu. Nasıl böyle bir sorumsuzluk yaparsınız!" Diye devam ettirdi Neval teyze.

Neval teyze aniden bana dönüp "Eren, sana birşey oldu diye kafayı yedi. Geldiğinde açıklamanı hazırlamış olursan iyi yaparsın." Diyerek beni uyardı. Başımı sallayıp "iyiyiz biz, polise haber vermediniz değil mi?" Diye sordum.

"Vermiştik, şimdi arayıp bulunduğunuzu söyleyeceğiz. Merve ve Zeynep'in yanına gidin."

Başımızı sallayıp Merve ve Zeynep'in odasına ilerledim. Burası normal de Eren ve Bora'nın odasıydı fakat Eren benimle kaldığı için Merve ile Bora beraber kalıyordu. Zeynep yanlız kalmasın diye Zeynep ve Merve beraber kalacak, Zeynep'in tuttuğu odada ise Bora ile Kuzey kalacaktı.

Hızlıca kapıyı çaldığımda çok geçmeden kapıyı bir hışımda açtılar. Zeynep beni görür görmez kucağıma atlayıp ağlamaya başladı. Merve de Nazlı'yı kendine çekip sarıldı.

******

Yarım saat önce Zeynep ile baya bir tartışıp en sonunda tatlıya bağlamıştık. Şimdi sıra en zorundaydı.

Eren'im...

Benim götüm yemediği için annemler Eren'i arayıp geldiğimi haber vermişlerdi. Eren duyar duymaz söylediği tek kelime geliyorum olmuştu.

Söylerken sesi o kadar sertti ki aşırı tırsıyordum. Şuan da büyük bir kavga beni bekliyordu.

Eren şuan o kadar sinirliydi ki duygu sömürüsü yapmam bile işe yaramazdı. Geriye tek kalan ona cilve yapmaktı. Umarım işe yarardı.

DamerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin