Özel bölüm

684 43 21
                                    

Grup abdal-bebeğin beşiği çamdan

******
Damla gözlerini araladığında çimenlerin üzerinde uyuyakaldığını gördü. Yavaşça ayağa kalkarken üzerinde bembeyaz dizlerine gelen bir elbise olduğunu gördü fakat ayakları çıplaktı. Şaşkınlıkla etrafına bakıp gülümsedi.

Bir kaç kez esnedikten sonra kocaman çimenlik alanda yürümeye başladı. Burası sessiz sakin güzel bir adaydı. Bu adada kimse yaşanıyordu. Her gün kuşlar,kediler, köpekler,atlar, tavşanlar gibi bir çok hayvan gezinirdi.

Etrafına bakarak yürümeye devam ettikten sonra önüne ay çiçekleriyle dolu bir tarla çıktı. Ay çiçekleri o kadar büyümüştü ki, neredeyse Damla'nın yarısı kadardı. Damla gülümsemeye devam ederek tarlaya girip yürümeye devam etti. Bir yandan şarkı söyleyip bir yandan da elleriyle ay çiçeklerine dokunuyordu.

Yürümeye devam ederken küçük mavi bir kelebek Damla'nın etrafında dönmeye başladı. Damla kelebeğe bakıp kıkırdadı ve elini kaldırdı. Kelebek Damla'nın etrafında bir tur daha döndükten sonra eline kondu.

Damla kelebeğe iç çekerek baktı. "Ah, güzel kelebek."

Yürümeye devam edince kelebek Damla'nın elinden uçtu. Damla kelebeğe gülümsedi ve yürümeye devam etti.

Damla nerede olduğunu bilmiyordu fakat mutluydu. Bildiği tek şey, olduğu yerin ona çok tanıdık gelmesiydi.

Damla nihayet ay çiçeklerinin olduğu tarladan çıkınca etrafına bakındı. Burası uçsuz bucaksız bir yerdi ve Damla nereye gittiğini bilmeden öylesine yürüyordu.

Bir kaç at görmesiyle gülümsedi. Yan yana 2 tane at durmuş önlerindeki suyu içiyordu. Damla atlara yaklaşıp tekrar gülümsedi. "Merhaba," dedi ellerini beline koyarak. Atlardan biri su içmeyi bırakıp Damla'ya baktı.

"Merhaba Damla"

Damla atın onu tanımasına şaşırmıştı. "Beni nereden tanıyorsun?" Diye sordu ata bakarak. At Damla'ya uzun uzun baktı. "Buradaki bütün hayvanlar seni tanır, sen bizim dostumuzsun." Dedi.

Damla ata şaşkın bakışlar atmaya devam etti ama at bunu umursamadan suyunu içmeye devam etti. Damla az ilerideki beyaz ata doğru koştu. Beyaz atın önünde durunca "sen de beni tanıyor musun?" Diye sordu.

Beyaz tüyleri olan güzel at Damla'ya doğru döndü. "Tanıyorum tabikii." Dedi gülümseyerek. Damla aynı şekilde ata gülümseyerek atın tüylerini okşadı. "Senin adın ne bakalım?" Diye sordu.

"Benim bir adım yok ama sen istediğini söyleyebilirsin."

"Neden?" Diye sordu Damla.

"Çünkü burası senin hayal dünyan."

Damla atın söylediklerine epey bir şaşırdı. "Ben hayal mi görüyorum?" Diye sordu. At tekrardan gülümsedi. "Bilmem, belki de görüyorsundur." Dedi. Damla ata yaklaşınca at Damla'ya baktı. "Binmek ister misin sırtıma?" Diye sordu. Damla hızla başını aşağı yukarı sallayıp kabul etti.

Ata dikkatla binmeye çalıştı ancak kalçasının üzerine düşünce kıkırdadı. Atta onunla birlikte kıkırdayıp hafifçe eğildi. Damla atın onun için eğildiğini görünce ayağa kalktı ve tekrar binmeye çalıştı. Bu sefer başardı ve atın üzerinde durdu. At eğilmeyi bırakarak ayağa kalktı.

DamerWhere stories live. Discover now