11

95 6 17
                                    

Hyunjin hızlı çekimlerin çocuk oyuncağı olduğuna inandı, Jisung bunu ona inandırdı. Odadan çıktığında kalbi kırıktı. Gideceği, gireceği bir kalp kalmamıştı. Jeongin gitmişti, Jisung kalmıştı. Şimdi ortada kalan bir kalp?

İmkansızdı.

Hyunjin ruh gibi süzüldü amfiye. Başını önüne eğip iç geçirdi, ne vardı Jisung onu kabul etseydi, yürekten? Oynamıştı, Hyunjin böyle düşünmeye başlamıştı.

Minho başı önüne eğik tipsiz elemanı görünce gözlerini devirdi, çantasını onun kafasına attı. Hyunjin boş bulundu, boynu büküldü. Minho bir an büyüyen gözlerini düzeltip cool bir şekilde onun yanına oturdu.

"Ne oldu lan Atlantik misin, bi batmışsın?"

"Birbirimize çok samimi davranmayalım lütfen" dedi Hyunjin imayla, çantayı onun bacağının üstüne koydu. Minho alayla arkasına yaslandı, Hyunjin için misilleme önemliydi. İkisi de bunu bekledi, Minho cevap verdi.

"Ama Hyunjin, ben çok üzülürüm. Burada kalp var ulan, senin için atan!"

Hyunjin keyifsizliğini aşıp kahkaha attı, onu itti. Minho güldü kalbinde gereksiz bir hisle.

"Of hiç gülesim yo- Minho bi battın?"

Minho silkinip kendine geldi, güldü Hyunjin'in bacağına yumruk atıp.

"Birini düşündüm geldim"

"Samimi değiliz hoşt" dedi Hyunjin ağzı alayla bükülmüşken, "Kalbinde ben varsam birini bana anlatma"

Minho error verdi, Hyunjin onu çantayla çırptı, Minho bir anda sinirlendi. Elini bileğinden tuttuğu genç adama yalnızca alev saçan gözlerle baktı. Hyunjin gülümsemeyi kesti, bu sefer cidden battı. Önüne döndü bileğini kurtarıp. Minho bir şeyler dedi, Hyunjin kulaklıkta son ses müzik açtı.

Bu kulaklık iki parçalıydı, Minho tekini çıkarıp kulağına aldı.

Badboy?

Hyunjin itiraz etmedi, gözleri dolduğu için çirkin ördek yavrusunu izledi Minho. Jisung ile iyi gitmiyor muydu, Hyunjin neden üzgündü?

Tamam Jeongin üniversitenin başından beri Minho yanlısı biriydi, Hyunjin'e bir şey söylemek yerine onu terk etmişti ama Hyunjin neden üzülmekteydi?

Şarkı ne diyorsa Hyunjin burnunu çekti, dimdik baktı karşıya. Telefonunu masaya koydu, kulaklığını çıkardı. Minho'ya ters taraftan dönüp dersi asmak üzere çekti gitti. Çantasına baktı Minho, kulağında hüzünlü bir ezgi.

Oysa Minho onu dövmek istiyordu, şimdi neden peşinden gidip yanaklarına elini koyup onu haykırta haykırta ağlatacak samimiyeti göstermek istiyordu?

O çirkin ördek yavrusu, nasıl da huzursuzdu...

Minho sevmedi, bu durumu hiç sevmedi. Hyunjin'e oyun oynadığını biliyordu ama biraz iyi olsa Hyunjin bu durumda yara almazdı, belki?

Jisung ise Minho'nun aksine dümdüz ilerliyordu rotasında. Amfinin önünde yakaladı Hyunjin'i. Gülerek elindeki parayı gösterip "Dersi asacağını biliyordum!" diye şakıdı, "Benimle gel, Bay Yeşil'in biriciği!"

"Jisung yalnız kalmak-" diye inledi Hyunjin kolunu çekerken, Minho elindeki telefonu sıktı ve sınıfa geri girdi.

Kışkırtmayın lan Minho'yu!

Jisung inadına çekiştirdi Hyunjin'i. Onu kantine soktu, gülümsedi.

"Seç ne istersen, param yattı"

"Jisung" diye inledi Hyunjin, "Lütfen bak-"

"Kahve mi, tamam!" dedi Jisung.

Hyunjin Minho'nun gülüşünü düşündü, ve vahşi bakışını. Nerede yanlış yaptı düşündü, Jisung onu izlerken. Jisung hüzünle dolu bir sevgiyle sordu.

"Beni mi düşünüyorsun?"

Hyunjin buruk bir gülümseme ile cevap verdi. "Öyle mi olsun isterdin?"

Jisung gülümsedi, onun kolunun üstüne koydu elini.

"Dün güzel uyudun ama uykusuz kalıyorsun bugünlerde. Güzel gözlerini dolduran yaşlara inat güldürmek istiyorum seni. Bazı ilişkiler vardır ki Hyunjin, hızlı alev alır ama zamana yayılması da vakit alır. Bana zaman veremez misin? İnsanımı unuttum ama sana dönemedim yüzümü, biliyorum çok oynadım. Bana bir şarkı seç, dans olsun. Partide onunla dans edelim, o güne kadar günlerimiz tatlı olsun"

Hyunjin tırnağıyla oynarken gülümsedi zayıfça, onayladı dudaklarını birbirine basıp.

Jisung'un varlığı sıcacıktı, Hyunjin ruhunu sıcak tutan bir insan istiyordu hayatında. Onu tokatlayan el, onu ısıran diş.

İstemiyordu huzursuzluk, artık düzenli bir hayat istiyordu.

Minho Hyunjin'in çantasına sarıldı, yeni şarkıyı geri alıp bir öncekini açtı. Ders başlayınca not aldı, Hyunjin sınıfta kalmamalıydı!

Ders çıkışında Minho Hyunjin'i bulmak üzere koridor koridor gezdi. Jisung ile gülerken buldu onu, kalbi bir an acıdı. Çantaya sarılmayı kesti. Hangisi için üzülse bilemedi.

Jisung için mi?

Hyunjin için mi?

İkisi için birden mi?

Minho Hyunjin onu görünce çantayı yere bıraktı, çekti gitti. Hyunjin izledi onun gidişini. Kırık gördü kalbini, ama neden yoktu ki. Her zaman zalim olan Minho değil miydi?

Attention // HyunHoSung ✔️Where stories live. Discover now