23. BÖLÜM - DOST.

3.1K 483 160
                                    

Selamlar canlarım! Keyifli okumalar size. Lütfen oy vermeyi ve bol bol yorum yapmayı unutmayın. Sizleri seviyoruumm❤️

💋

Yaz tatili için ailecek Fejian'daki evimize gelmiştik. Çok eğlenceli günler geçirebilirdim fakat Neşe yoktu ve onun olmaması en büyük sıkkınlığımdı. Bir iç çektim.

"Anne," diye sordum usulca. "Ebru teyzem senin neyin oluyor?"

Annem sorumla gülümsedi ve çiçek diktiği için toprağa bulanmış eliyle yavaşça yanağımı sevdi. Onun yanağımdaki eli bana sevgiyi, güveni ve huzuru aşılarken derin bir nefes aldım.

"Ebru teyzen benim kız kardeşim, bebeğim," dedi nahif sesiyle. Kahve gözleri ışıldıyor, kızıl saçları ilkbahar meltemiyle hafif uçuşuyordu.

Dudak büktüm, "Ama anne ve babalarınız aynı değil?" diye sordum kafa karışıklığıyla. Sadece yedi yaşında olmak gerçekten çok zordu.

"Evet tatlım. Ben ve Ebru teyzen öz kardeş değiliz. Yani sen ve Ahu gibi aramızda kan bağı yok ama ondan daha kuvvetli olan dostluk bağı var."

Kirpiklerimi kırpıştırdım, "Dostluk bağı mı? O nasıl bir şey?"

Annem bir nefes verdi. "Dostluk bu dünya üzerinde tadabileceğin en güzel duygulardan birisi Gül'üm. Öyle ki bir yabancı en yakının olur, en özelini ona anlatırsın, yeri gelir ailene bile anlatamadıklarını ondan başkasına açamazsın. Hiç kıskanmazsın mesela dostunu, tüm güzellikler onun olsun istersin çünkü. Hakkında kötü düşünemezsin, kötü asla konuşamazsın. Düşsen de, kalksan da, hata yapsan da, yanlış bilsen de, seni asla yargılamayacağını bildiğin için koşa koşa gittiğin kişi dostundur. Şimdi düşün bakalım, senin dostun var mı?"

Hiç düşünmedim. Kollarımı havaya kaldırıp heyecanla, "Neşe!" diye bağırdım. "Benim dostum da Neşe o zaman."

"Hımm," deyip çiçek ekmeye geri döndü. "Neşe'yi seviyor musun gerçekten?"

Kollarımı kendime sararken, "Çooook," dedim cılız bir sesle. "Ve onu çok özledim."

Neşe, annesi Ebru teyzem, babası Chris amcam ve kardeşi Elwis ile iki hafta önce tatile gitmişlerdi. Benim canım ise, Neşe'siz çok sıkılıyordu.

"Yakında gelecekler bebeğim," dedi annem beni yatıştırmak istercesine. "Eminim o da seni çok özlemiştir. Hem sana kartpostal göndermişti değil mi?"

"Evet evet," diyerek yanımdan asla ayırmadığım kitabımın içinden Neşe'nin bana gönderdiği kartpostalı elime aldım.

Annem sırıttı, "Ne yazmış?"

Güldüm ve üstünde yazan şeyi okumaya başladım. "Sevgili Gül... öncelikle büyüklerimin ellerinden, küçüklerimin gözlerinden öperim-"

Annem büyük bir kahkaha attı, "Ebru'nun yazdırdığına o kadar eminim ki!"

Okumaya devam ettim. "Seni çok özledim Rose. Türkiye gezimiz her ne kadar güzel geçse de sensiz yediğim hiçbir dondurmanın tadı yok gibi geliyor. Öyle ki yaramazlık bile yapasım yok. Seni seviyorum canım kardeşim. Yakında görüşmek üzere. Kalp!"

Annem gülmeye devam ederken duraksadı ve bir süre sessiz kalmış olan bana baktı. "Hadi ama Gül," deyip gözyaşımı sildi. "Bu kadar duygusal olamazsın aşkım."

"Bana kardeşim demiş," deyip hıçkırdım. "Çok tatlı."

"Çünkü sen onun kardeşi, dostusun," deyip yanaklarıma birer öpücük bıraktı. "Hadi bana yardım et," deyip önündeki çiçekleri gösterdi. "Bunlar bizim Ebru teyzen ile en sevdiğimiz çiçek. Adı, Beyaz Glayör."

PABUCUMUN KANIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin