16. HABERİN YOK ÖLÜYORUM

6.6K 400 243
                                    

Selam efendilerim, yeni bölüm ile karşınızdayım. Pek aksiyon olmayan ama benim yazarken en hoşuma giden bölümlerden biri oldu. Umarım sizde seversiniz.

Oy ve yorum yapmayı unutmayın. Öpüldünüz.

Bölüme başlamadan önce buraya kalp bırakır mısınız? 🖤

Bölüme başlamadan önce buraya kalp bırakır mısınız? 🖤

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

HABERİN YOK ÖLÜYORUM

İki boyutlu kağıtlara üç boyutlu hayaller çizmek gibiydi hayat. Hayal boyutuna uymadığında kalbinin üzerinde tepinirdi umut.

Peki tam şu an hissettiğim şey neydi? Kalbime saplanan bu küçük sızının sebebi neydi? Hayal kırıklığı mı? Ben az önce hayal kırıklığına mı uğramıştım? Peki neden?

Mustafa Sancak'ın yeğeni.

Kalender Holding'in sahibi.

İnsanın içini ürpertecek kadar donuk mavi gözlerin sahibi.

Ortağım.

Pars Alaz, tam olarak kimdi? Tam olarak amacı neydi?

Eldiven olmayan elini tezgâhın üzerinden bana doğru uzattı. Daha önce sayısızca kez karşılaşmamıza rağmen hiç resmi olarak tanışmamıştık. Bunun sebebi ise her karşılaşmamız beklenmedik şekilde gerçekleşmesiydi.

"Tanıştığımıza çok memnum oldum, Hera Ateş." Dedi ismimin üzerinde hafif duraksayarak.

Gözleri küstahça yüzümde dolaşırken yüzünde sahte bir gülümseme vardı.

"Bende memnun oldum, Pars Alaz." Tıpkı onun gibi isminin üzerine de duraksayarak.

Şu an sanki koca mekânda sadece ikimiz kalmış gibiydik. Ne o elini çekiyordu ne de ben bir hamle yapıyordum.

"Öhöm öhöm."

Sesin geldiği yöne döndüğümde çevremizdeki herkesin bizi dikkatle izlediğini fark etmem uzun sürmemişti.

Elimi Pars Alaz'ın avucunun içinde sertçe çektiğimde bir kaşı havalandı ama bu kısa süreli bir tepkiydi. Yüzü tekrar eski heykel kadar donuk haline dönmüştü.

Bir anlığına sessizlik ortamı etkisi altına aldığında kimse nasıl davranması gerektiğini çözemiyor gibi birbirine baktı. Bu esnada bile Pars Alaz gözlerini benden çekmedi. Bakışları bedenimde dolaşırken sanki bütün hatlarımı beynine kazımaya çalışıyormuş gibiydi.

Bu garip anı bozan ise Buğu olmuştu.

"Ben Buğu." Dedi Buğu heyecanlı bir şekilde elini Pars Alaz'a uzatırken.

Pars Alaz bedenini Buğuya doğru dönerek eldiven takılı elini uzattı ve sadece saniyelerle ifade edilecek bir sürenin ardından geri bıraktı.

"Pars" dedi soğuk bir tonda.

HERKESİN EFENDİSİWhere stories live. Discover now