28. FAİLİ MEÇHUL CİNAYET

7.9K 314 124
                                    

Selam efendiler, nasılsınız, neler yapıyorsunuz? Son bölümün üzerinden çok fazla süre geçtiğinin farkındayım ama çalışmaya başladığım için bırakın bölüm yazmaya nefes almaya vaktim yok.

Bölüm geç geldiği için haklı olarak isyan edenler olmuş ama küçük bir açıklama yapmak istiyorum. Türkiye şartlarında kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan bir kadınım. Maddi olarak sırtımı yaslayabileceğim kimse yok. Bu yüzden de çalışmak zorundayım.

Yazmak benim hobim. Vakit buldukça yaptığım bir şey. Çalışmaya başlayınca hiç vakit bulamadığım için ve bu yüzden de yazamadım. Bir tarafta hobim var iken bir tarafta ise geçim sıkıntısı var. Yazmak bana maddi bir gelir sağlamadığı sürece çalışmak zorundayım. Bu yüzden desteklerinizi devam etmenizi istiyorum. Buraya kadar okuduysanız teşekkür ederim.

Seviliyorsunuz. Öpüldünüz.

YENİ BÖLÜM İÇİN SINIR;

180 OY
200 YORUM (Boş yorum yapmazsanız sevinirim.)

HER YORUM BİR MOTİVASYON.

HER YORUM BİR MOTİVASYON

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

FAİLİ MEÇHUL CİNAYET

Cümlesi beynimin içine yankılandı ve düşüncelerime çarptı. Ne demek istemişti? Tam olarak benim hatam olmayan şey neydi? Gözlerinin içine bakmayı sürdürdüm ve herhangi bir cevap aradım ama buz mavisi gözlerinin ardında herhangi bir cevap yoktu.

"Ne demek istiyorsun?" diye sorduğumda üzerinden kalkmak için hareketlendim ama o hemen bunu fark edip elleriyle belimi kavrayıp beni durdu.

"Benden kaçma," dedi belimi kavrayan elleri aşağıya doğru kayarken. Tutuşu yumuşak ve nazikti. İstediğim her an ondan rahatlıkla kurtulabilirdim. Bu tuhaftı. Çünkü Pars beni her tuttuğunda sanki kaçmam için bir çıkış yolu bırakıyordu. Dili kaçma dese de tutuşu kaçışımı kolaylaştırmak adına gevşekti.

"Kaçmıyorum," dedim bakışlarına kilitli bakışlarım yavaşça aşağıya doğru indirirken.

Belimi kavrayan ellerini tenime hafifçe sürtüp kalçalarıma doğru indirdi ve kalçalarımın üzerine gelince duraksadı. Dokunuşları bir kibritin ucu gibi hissettiriyor, tenim ise o kibriti ateşe verecek yegane şeydi ve sonunda açığa çıkan ateş ise bizdik. İkimizde ateşler içinde tutuşuyor olmamıza rağmen bundan uzaklaşamıyorduk.

Büyük elleriyle kalçalarımı kavrayarak "Yalancı," dedi ve ucu hafifçe çıkan erkekliğini tekrar içime gömdü. Başım geriye doğru hareketlendi, bedenim yay gibi gerildi ve dudaklarımdan yüksek sesli bir küfür eşliğinde inilti döküldü. Bunu beklemediğim için biraz şaşırsam da ağzımı açıp tek kelime edemedim. İçimde tekrardan bir kalp gibi atmaya başlayan erkekliği yüzünden dikkatim dağılıyor, düşüncelerim birbirine karışıyordu.

HERKESİN EFENDİSİWhere stories live. Discover now