(ÇEVİRİ)Erkek Adaylarla Uzak Bir Adada Sıkıştım(ÇEVİRİ)

99.Bölüm

Kararımı verdim ve  yavaşça merdivenlerden aşağı indim.

Merdivenler derin değildi birkaç adım attıktan sonra bir kapıya ulaştım. Görünüşe göre bodrum katına ancak bu kapıyı açarsan ulaşabilirsin.

Arkamdaki açık kapının aralığından sızan ışık, bodrum kapısının üzerindeki tabelayı okumamı sağladı.

"Kapı?" Kapıya kapı yazan tabelaya baktım.

Tabii ki bu bir kapı. Genellikle bodrum veya depo gibi yazılmaz mı?

Şaşkın hissederek sessizce kapı kolunu çevirdim.

-Tık Tık.

Beklendiği gibi kapı açılmıyor. Jenas'a sormalı mıyım? Muhtemelen bana bir şey söylemeyecek ama eve gidince deneyeceğim.

Merdivenleri sessizce çıktım. Jenas beklenenden daha erken döner diye etrafa baktım, pencereden bir kez baktım ve ikinci kata çıktım.

İkinci kat hala berbat kokuyordu. Burnumu kapattım ve gergin bir şekilde ikinci katın koridorunda yavaşça yürüdüm.

İkinci katın sonunda üçüncü kata çıkan merdivenleri görebiliyorum.

Bu sırada sabah güneşi parlak bir şekilde parlıyor olsa da, ikinci kattaki iki küçük pencereli koridor son derece karanlıktı.

Dün kontrol ettiğimde tüm kapılar açıktı ve özel bir şey yoktu.

Sonunda merdivenleri çıkmaya başladım ve üçüncü kata geldiğimde merdivenin yanında garip bir kapı buldum.

"Bu nedir?"

Oradan keskin bir koku geldi.

Bir süre düşündüm. Bu kapıyı açmak gerçekten doğru mu? Doğru ya da yanlış ne olursa olsun, kelimenin tam anlamıyla korkmuştum.

"Korkudan nefret ederim."

Kuru tükürüğü yuttum ve avuçlarımdan akan teri kabaca kıyafetlerime sildim. Sonra çok gergin bir şekilde kapı kolunu yavaşça çevirdim.

-Tık Tık.

Kapı sıkıca kilitlendi. Neden bu kadar rahatladığımı bilmiyorum.

İç çektim ve geri adım attım ve kapıda bir tabela buldum. Tozla doluydu, bu yüzden elimle kabaca fırçaladım.

Mühürlü

Kapının üzerinde böyle sözler yazılıdır.

"Mola odası? Mühürlü?"

Bu çok şüpheli.

"Burada neden bu kadar çok şüpheli şey var?"

Boş yere üşüdüm, bu yüzden hızla arkamı döndüm ve üçüncü kata baktım.

Neyse ki üçüncü kat, ikinci kattan çok daha parlaktı. Koridorda birçok büyük pencere vardı, bu yüzden güneş ışığı içeri akıyordu.

Ancak koridorun parlaklığı ürkütücü atmosferi azaltmadı. Her nasılsa, üçüncü kat ikinci kattan daha soğuktu.

Bu tropik iklimde nasıl üşüyebilirsin? O da güneş doğduğunda.

Nedense tüylerimin diken diken olduğunu hissettim.

Sakince koridoru taradım. Üçüncü kat, ikinci kat gibi, yerdeki çöplerle dolu ve çok dağınık.

"Kahretsin, burada bütün kapılar kapalı."

Birkaç derin nefes aldım. Kapalı bir kapıyı açmak çok cesaret gerektiriyordu çünkü içeride beni neyin beklediği hakkında hiçbir fikrim yoktu.