Felix, okul birincisiydi. Hyunjin ise okulu basketbol takımındaydı. Hyunjin, notlarını düzeltmezse babası onu takımdan alacaktı. Bu yüzden Hyunjin Felix'ten dersler almaya başlamıştı.
Squrriellhannie: Kes lan ≧Kinghwanghyunjin: Derdin ne oğlum
Bangbangchan: Hangi ders? ≧Kinghwanghyunjin: Matematik
Kimseungminkim: Matematikten biyolojiye kaymasın aman dikkat lix @Leelix ≧Kinghwanghyunjin: Ne diyon lan it ≧ Leelix, Kimseungminkim'e cevap veriyor: 😶
Bigboybin: çalış adam ol. ≧Kinghwanghyunjin: Sen çalıştın da adam mı oldun :D
Jeoginbabybreadyang: Slayy ≧Kinghwanghyunjin: 😶
|Hwang Hyunjin'den|
Felix'in evimde olaması,beni mutlu ediyordu. Onunla vakit geçirmekten hoşlanıyordum. Sanki evimdeymişim gibi hissetiriyordu. Herşeyini tatlı buluyordum. Kalın sesi, siyah saçları, kahvenin en güzel tonu olan gözleri, fındık burnu, sevmediği galaksisi olan çilleri... Herşeyi, mükemmeldi.
Onundan hoşlanıyormuydum? İnanki hiç bie fikrim yoktu. Onu istiyordum. Onu hissetmek istiyordum.
Kalp şeklinde ki, koyu pembe dudaklarını istiyordum...
"Hyunjin? Testini bitirmedin. Lütfen devam eder misin?" ona onaylayan bakışlarımı attıktan sonra, testimi çözmeye devam ettim.
Onu hak ediyormuydum? Beni istermiydi? En önemlisi, beni severmiydi? Beni sadece arkadaş olarak görüyordu.
Pekala kabul ediyorum, ana okulundan beri arkadaşız. Yani sayılır. Liseye geçmeden önce 8. sınıfın yaz tatilinde bir olayımız olmuştu. Ve bunun sonucunda ayrı kalmıştık.
Tamamen benim hatamdı. Ona inanmamıştım. Keşke onu dinleyip, bunları ona yapmasaydım...
Düşüncelerimin ardına varmamı sağlayan şey, Felix'in sesi değildi. Kafasını sertçe masaya vurmasıydı. Öylece durduğumu fark edince, harekete geçtim.
