🌠otuz bir

1.6K 180 127
                                    

Aktifliğe göre bir bölüm daha gelebilir, multide Lâl'in dinlediği şarkı var. Keyifli okumalar 🩷

CORALINE YOK OLMAK İSTİYOR

Kulaklıklar kulağımda okula girerken normalden çok daha geç gelmiştim çünkü yolda oyalanmıştım. Halam her sabah bırakmak için ısrar ediyor, hiçbir sabah onu dinlemeden evden çıkıyordum çünkü yürümek iyi geliyordu. Biraz olsun zihnimdeki toz bulutlarının dağıldığı hissediyordum.

Baz dobare sobh shod, man hanooz bidaram
Kash mikhabidam, toro khab mididam
Khosheye gham toye delam zade javoone, doone be doone
Del nemidone che kone ba in gham
Vay nazanine Maryam
(Yine sabah oldu ve ben hala uyanığım. Keşke uyuyabilsem ve seni görsem rüyamda. Hüzün tomurcukları büyüdü kalbimde, yürek nasıl baş eder bu acıyla? Ah tatlı Meryem)

Uzun zamandır rüyama girmeyenleri düşündüm, zamanım azaldıkça benden uzaklaşıyorlar gibiydiler. Sanki yanlarına gideceğimi onlar da anlamıştı. Karamsar düşüncelerimle baş etmeye çalışırken kantine girdiğimde ders ziline henüz on beş dakika vardı, normalde en az kırk beş dakika kala geldiğim için geç gelmiş gibi hissediyordum. Yine de bu, pek çok insan için erken bir saatti.

Kantine sadece su almak için girmiştim, bugün kahvemi küçük termosuma koyup getirmiştim çünkü evde zaman bulabilmiştim halam yanımdayken. Tek başıma o mutfağa girmezdim, o evde tek başıma dolanmazdım. Dolaptan suyu aldıktan sonra yanımda bir beden hissettim ve yine, kokusundan tanıdım.

Kantinci başka bir öğrenciye kahve yapmakla uğraştığı için buraya bakamıyordu şimdilik. Utku da bir su almış, benim gibi bekliyordu. Göz göze geldiğimizde gözlerimi önüme çevirdim, ardından tekrar ona döndüm. Biraz fazla bakmış olacağım ki kaşlarını çattı.

"Günaydın."

Bunu beklemediğim için bir süre gerçekten doğru duydum mu diye düşündüm ama doğruydu, bana günaydın demişti.

"Günaydın."

Kantinci geldiğinde parayı uzatarak geri çekildim. Utku para vermemişti, o hâlde neden suyu alıp beklemişti? Sınıfa çıkacakken dayanamayarak arkamı döndüm. Ondan korkmuyordum, pek çok insanın aksine. Cansız sesimle "Utku." dediğimde arkasını döndü, yanına gideceği bir çocuk da bana bakmıştı ve utanmıştım. İkinci kez kantin kalabalıkken biriyle konuşuyordum ve ikisinde de Utku vardı.

"Efendim." dedi elindeki suyla uğraşırken. Benim, onunla konuşmama şaşırıyor olmalıydı çünkü bakışlarından ele veriyordu.

"Biraz konuşabilir miyiz diyecektim ama sen sanırım arkadaşının yanına gidiyorsun, sonra konuşuruz."

"Uzun cümle kurdun," dedi gülümseyerek. "Şaşırdım."

"Sonra görüşürüz." diyerek kantinden çıktığımda tuhaf hissediyordum. Nereden geldiğini bilmediğim bir heyecan dalgası tüm kasvetli havamı alıp gitmişti. Merdivenlerden rahat rahat çıkarken karşılaştığım beden gerilmeme sebep oldu. Beni görür görmez adımlarını bana yönlendirmişti. Onu görmemiş gibi yaparak yürümeye devam ettim ama yolumu kesti.

"Burada kimler varmış?" dedi alayla. "Geçen hafta göremedim seni, gelmemişsin. Dün de sınıftan çıkmadın."

Sessiz kaldığımda "Konuşsana beyinsiz," dedi öfkeyle. "Tüm kantinin ortasında bana tokat atmanın hesabını vereceksin, yürek mi yedin kızım sen?"

Coraline Yok Olmak İstiyorTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang