🌠kırk iki

3.5K 253 245
                                    

Merhaba arkadaşlar, bölüme geçmeden önce finalle ilgili bir şey söylemek istiyorum. Çok fazla miktarda finalin mutlu veya mutsuz olmasıyla alakalı soru alıyorum ve diyebileceğim tek şey final belli :') Kurgu aklıma ilk düştüğünde her şeyi belliydi, hiç sonradan değiştirdiğim bir şey olmadı veya yazdıkça şekillenmedi.

Her şeyi kafamdakine uygun gidiyor ve ben bu kitabı yazarken çok iyi hissediyorum. Umarım siz de seviyorsunuzdur. Beğenip yorum yaparsanız çok mutlu olurum. Keyifli okumalar dilerim 🩷

CORALINE YOK OLMAK İSTİYOR

Kendimden emin olmadığım, korkak adımlarımla okula ilerlerken kafamın içinde kırk tilki, kırkının da kuyruğu birbirine değmiyordu.

Kusacak gibiydim, yine.

İnsanlar bana bakıyor, gülüyordu sanki. Oysaki bahçede toplasan üç kişi vardı, herkes soğuktan dolayı içerideydi ama bahçede olan bu üç kişi; tüm dünya karşımdaymış gibi hissettiriyordu. İçimdeki endişenin yarattığı krizler, artık beni paranoyak ediyordu.

Kimse sana bakmıyor Lâl, o kadar da insanların umurunda değilsin Lâl, herkesin oturup seni izleyecek hâli yok Lâl...

Beynime bu cümleleri defalarca tekrar ederken kulaklığımın olmuyor oluşu, beni daha da kötü hissettiriyordu. Şu an sevdiğim bir şarkı çalsaydı ve ben, içimden ona eşlik etseydim her şey daha kolay olabilirdi. Kantine girmeden, kimseye bakmadan üçüncü kata çıktım. O kadar hızlı çıkmıştım ki ben bile üç katı nasıl saniyeler içinde çıktığımı sorguluyordum. Sınıfı açıp kapıyı kapattığımda derin bir nefes verdim.

"Günaydın."

"Utku," dedim şaşkınlıkla. "Senin burada ne işin var?"

Küçük bir kahkaha atarak "Sence?" dedi. "Acaba benim de sınıfım olduğu için olabilir mi?"

"Sen erken gelmezsin ki..."

"Ezgi'ye senin kaçta geldiğini sordum, o da dedi ki Lâl benden bile erken gidiyor... Ben de altıda uyandım, geldim."

"Ama neden?" diye sorduğumda sınıfta başka kimsenin olmamasından rahatsız olmuştum. Biraz güneş açsa oyalana oyalana gelecektim ama evden erken çıkmak zorunda olduğum yetmiyormuş gibi bir de bu soğukta oturacak bir yerim yoktu. Okula gelmek zorunda kalıyordum.

"Seni daha fazla görebilmek için."

"Kurt," dedim kızarak. "Böyle konuşma, ben o masalı sevmem."

"Umay'ın en sevdiği masallardan biri o, daha önce Rapunzel geliyor."

"Ben sevmem."

"Sen neyi seviyorsun zaten?" diyerek yanıma gelip çantamı çıkardı, birkaç adım ileride olan sırama koydu. Ardından beremi çektiğinde ters ters bakmakla meşguldüm. "Bakma öyle, ısırırım seni."

"Sen iyice insan kılığına giren kurt sanmaya başladın kendini."

"Öyleyim sarı kafa, yemek istiyorum seni."

Ellerini montumun fermuarından iterek "Sevmediğimi söyledim," diye kızdım. "Söyleme artık."

"Masaldan nasıl tetiklenebilirsin anlamıyorum."

"İnsan kılığına giren hayvan mı olur? Olmaz, olmamalı... Yani saçma, Almanların her masalı saçma. Sevmiyorum iş-..."

"Tamam, sevmiyorsun."

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Aug 29, 2023 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Coraline Yok Olmak İstiyorWhere stories live. Discover now