7🍀

22 7 0
                                    











Dünyada böyle bir his daha yoktu. Bir insanın ölmeden önce yaşayacağı en güzel şeylerden biriydi uçmak. Ama hayır uçak ya da paraşütle uçmak gibi değil de bir bulut gibi süzülmekti. Ayakları yerden kesen bu his insanın içini kıpır kıpır ediyor lakin daha çok heyecandan kalbinin yerinden çıkacakmış gibi olmasına neden oluyordu.

Holly, kendini bir kuş gibi özgür hissederken oldukça mutluydu. Düşündüğünden daha kolay ve zevkliydi. Pelwid'lerin üzerinde rüzgara meydan okuyan genç kız ve muhafız başarılı bir uçuş geçiriyorlardı.

Holly birkaç kez uçakla seyahat etmiş, bulutları yüksekten görmüştü ancak bu uçuş, bambaşkaydı. Şimdi, o beyaz pamuk şekerlerinin içine giriyor, üstünden uçuyor, yanından geçiyordu. Bir pamuk tarlası gibi yumuşacık hisler veren bu güzellikler gökyüzünün beyaz süsleriydi. Sanki hepsinde bir Alaaddin varmış da halısını sağa sola uçuruyormuş gibi birbiriden bağımsız savrulup duruyorlardı.

Megan kendi Pelwid'inin yelelerine sıkıca tutunurken, rüzgardan yaşaran gözlerini açıp kapattı ve sesini yükselterek "Beni duyuyor musun?" diye sordu. Gökyüzünde ses adeta yutuluyordu. Tıpkı kar yağarken olduğu gibi. Holly Megan'ın bir şey dediğini anlamış ancak duymamıştı.
Megan Pelwid'ini Holly'nin Pelwid'ine yaklaştırırken kendisini hafif sola eğdi ve onunla birlikte Pelwid de eğilip birlikte sola doğru uçtular.

Genç kız, dirseklerinin üzerine baskı uyguladığı için vücudunu Megan'a dönememişti ancak başını ondan tarafa çevirerek "Evet?" diye bağırdı. Holly uçmaktan zevk almış olsa da doğrusu çok korkuyordu. Yüzüne çarpan rüzgar gözlerini açmasını zorlaştırsa da kasılan vücudu onun dengede durmasını sağlıyordu.

Megan "Harika! Şimdi iyi dinle!" diye bağırdı. Holly evet anlamında başını salladıktan sonra yüzüne gelen saçlarını omzu ile itekledi. Rüzgar saçlarını dans ettirirken özellikle yüzüne getiriyordu.

Megan, ellerini göstererek "Bak şimdi, eğer yelenin sağ tarafından çekersen Pelwid sağa döner, sola doğru çekersen, sola döner. Yukarı çekersen de hızını azaltır ve bir süre sonra alçalmaya başlar," diye bağırdı.

Holly heyecanla gözlerini açarak gülümsedi ve "Muhteşem! Çok kolay gözüküyor?," diye bağırdı.

Megan soğukta üşüyen burnunu çekerken yeniden bağırdı.

"Hadi dene bakalım."

Tamam anlamında başını sallayan Holly, önce Pelwid'in sağ tarafından çekiştirdi. Pelwid sağa doğru yöneldi. Yeniden düzeldiğinde gülümseyerek Megan'a baktı. Megan gülümsemiyordu ancak dikkatle Holly'i izliyordu. Holly daha sonra sol tarafı çekti ve başarılı bir şekilde sola çevirdi. Genç kız iyice kendine güvenmişti. Gülümseyerek Megan'a baktı ve son olarak Pelwid'in yelelerinden yukarı doğru asıldı. O kadar çok asılmıştı ki, Pelwid büyük bir hızla aşağı doğru inmeye başladı. Bu dengesiz çekişi zavallı yaratığın aklını karıştırmış tüm gücünü aşağı inmek için kullanmaya icbar etmişti. Böylesi bir durumda Pelwid kendini dahi düşünmeden süratle yere inmeye başladı. Genç kız çok korkmuştu. Adeta Pelwid'le beraber aşağı düşüyorlardı. Üstelik şoka girdiği için çekmeye de devam ediyordu.

Megan kendi Pelwid'ine ıslık çalarak peşlerinden gitti ve Holly'e "Tüylere asılmayı bırak Holly!" diye bağırdı.
Holl ise Pelwid'e sıkıca yapışmıştı ancak tüyleri çekiştirmeyi bırakmıyordu. Elleri adeta tüylere kenetlenmişti.

Megan telaşla bağırıyordu.
"Holly, ellerini serbest bırak!" İlk defa böyle bir vaka ile karşılaşıyordu çünkü hiçbir orman halkı bir insan kadar kendisine hakim olamayacak zayıflıkta değildi. Megan defalarca kez Holly'i uyardı ancak asla bir dönüş alamadı. Ne yazık ki zavallı genç kız çok korkmuştu. Eğer böyle giderse yere çakılacaklardı.

ELENOR'UN SİHİRLİ ORMANIWhere stories live. Discover now