ELENOR'UN SİHİRLİ ORMANI

Özel bölüm 🍀

Acele ile içeri giren Ashley, derin bir nefes aldı ve "Beni şu hamile halimle koşturuyorsun ya Holly! Sana bir şey demiyorum yani," diye sitem etti.

Saçlarına altın sarısı çiçekleri takmakla meşgul olan taze gelin, aynadan gördüğü en yakın arkadaşına doğru döndü.
"Açıkçası eski dostum, beni evlendirme işi senin başının altından çıktı. İkinci olarak üçüncü çocuğa hamile kalmanı ben söylemedim. Üçüncü olarak da sen olmadan aşağı inemem çok heyecanlıyım."

Krem kadife sandalyenin üzerine oturan Ashley derin derin nefes almaya devam ederken "Hayatım nereye ineceksin?
Sevgili damadımız daha gelmedi. Ayrıca dışarıda bardaktan boşalırcasına yağmur yağıyor. Düğün gününde yağmur yağması uğursuzluk getirir derler hem, zaten canım sıkılıyor. Sana bir şey olacak diye korkuyorum," dedi.

Şaşkın bir şekilde arkasını dönen Holly "Uğursuzluk? Nasıl yani?" diye sordu.

Ashley derin bir nefes alarak "Yani garip şeyler olabilir, olağanüstü şeyler mesela," dedi gözlerini büyütüp acayip bir şey söylüyormuşçasına.

Umursamazca omuzlarını silkeleyen yeni gelin yeniden arkasını döndü ve aynadan makyajını kontrol etti. "Düğünüm salonun içinde olacak zaten, üstelik Megan Bey de yürüyerek gelecek değil! Ayrıca... " diye devam eden genç kız "Uğursuzluklara inanmıyorum," diye tamamladı cümlesini.

En yakın kız arkadaşı da olsa bazen Holly'e katlamayan Ashley, gözlerini çevirerek "Neyse sen hazırlığını tamamla. Ben etrafı kontrol edip geleyim," dedi ve odadan çıktı.

Son rütuşları tamamlayan Holly, boy aynasının önüne geçerek bir iki defa etrafında döndü ve kendini izledi. Omuzlarına kadar gelen dantel işlemeleri ile gelinliği tam üzerine oturmuştu. Beline kadar inen duvağı saçına altın sarısı çiçekler ile tutturulmuştu. Her şey tamamdı. Holly hazırdı geriye sadece damadın gelmesi kalmıştı.

Genç kız gelinliğini incelerken odadaki çöp kutusundan tıkırtılar gelmeye başladı. Sesleri önemsemeyen Holly, aynada kendini incelemekle meşguldü. Sesler artarken hâlâ kendine bakmakta olan Holly aynadan çöp kutusunun garip bir şekilde şekil değiştirdiğini gördü.

Gelinliğini tutarak hızla arkasını dönen genç kız korku ile gözlerini kocaman açtı. Kapıya benzeyen yeşilimsi ışığa dönen çöp kutusunun içinden iki tane yaratık geçince Holly dehşete kapıldı. Gerçek miydi bunlar?
Diz kapaklarına kadar gelen, siyah takım elbiseli bu yaratıklar, Holly'nin gözlerinin sonuna kadar açılmasına sebep olmuştu.

Öndeki yaratık gülümseyerek "Merhaba Bayan Holly, nasılsınız?" diye sordu.

Genç kız aklını kaçırmak üzereydi. Korku ile titremeye başladığında arkada olan yaratık da gülümsedi ve sessizce "Hiç değişmemiş, hâlâ çok güzel," diye fısıldadı.

Öndeki yaratık da gülümseyerek dişlerinin arasından belli belirsiz bir şekilde "Haklısın Pedro! Hâlâ çok güzel," diye karşılık verdi.

Holly korku dolu gözlerle dizlerine kadar gelen yaratıklara bakarken çığlık atmak için hazırlandı ancak Oscar tarafından engellendi.

Daha fazla beklemeyen seçim bakanı sihirle susturduğu genç kıza bir iki adım daha yaklaştı ve elleri ile birtakım hareketler yaptı.
Bu arada gülümseyerek "Bu da benim size düğün hediyem olsun," diye fısıldamayı ihmal etmedi.

Yeni gelin korku dolu gözlerle yaratıklara bakarken, çevresi sarı renkli parıltı bir ışık ile sarıldı. Başı dönmeye başlayan genç kızın aynı anda midesi de bulanmaya başlamıştı. Buna zıt olarak gözünün önünde anılar canlanıyordu. Unuttuğu anılar...