🔫14. Lem-Yezel, Gözde alınacak

1.8K 113 3
                                    

🚨Mihre-i Lem-Yezel 🎨

Taha Suresi, 117. ayet: Bunun üzerine dedik ki: "Ey Adem, bu gerçekten sana ve eşine düşmandır; sakın sizi cennetten sürüp çıkarmasın, sonra mutsuz olursun."

14.Bölüm
(Gözde alınamaz kızzzz!)


Eliyle ileriyi göstererek "Bak esirgeme kurumu orada. Şimdi seninle anlaşalım, sakın ama sakın ben konuşurken laflara atlama çünkü işler daha kötüye gider. En kötü durumda Vali bey kendisi gelecek ama...ama bu işler öyle olmuyor o sebeple sakın ortaya atlama"dedi. Ne yapayım ben ablayım! Onun annesi ve babasıyım! Benden ne bekliyorsunuz?

Beni ikna etmek için güven veren bakışlar atan adama başımı sallayıp "Tamam"dedim. Benden emin olmak için mavileri suratımı inceliyordu. Fakat daha fazla durmadım ve çantamı alıp araçtan indim. O sırada Hamza da inmişti. Onun yanına gidip ellerimi cebime koydum ve esirgeme kurumuna baktım.

Kocaman bir bahçesi, park alanı, farklı kum oyun alanı, havuz vs gibi alanları vardı. Ellerim cebimde bakarken Hamza kapıyı açtı ve içeriye girdik. Güvenlik bize baktığı sırada Hamza konuşmaya gitmişti. O gittiğinde aklıma gelen şey...belki burada mutlu olacağıdır. Baksanıza benim ona veremeyeceğim her şey var. Çocuklarla da anlaşır....

"Mihre!"

Duyduğum sesle başımı çevirdim. Hamza kapıya doğru yaklaşıp bana seslendi. Off Mihre lütfen kendini topla, Hamza her şeyi halledecek. O her zaman her şeyi halleder çünkü o bunun gibi şeyleri çokça yaşadı ve onun için kolay...o her şeyi halleder.

Yanına gidip binaya giriş yapmıştık. Ellerim kapı sıkarken kurumuş boğazım daha da kurumuş çöle dönmüştü. Bende o çölde kalmış bedevi gibi Hamza'nın peşinden gidiyordum. Yerini biliyor gibi ilerliyordu.

Merdivenlere ilerlemişti ama ayaklarım o adımları atmakta zorlanıyor hatta çıkmak değil yürüyemiyor haldeydim. Yol uzun ve yorucu geliyordu. Ellerimi korkukuğa dayayıp yavaş yavaş çıkmaya başlamıştım.

Korkulu halde merdivenin sonuna geldim. Hamza yandan bana bakarken eliyle soldaki kapıyı gösterdi ve "Nuran Hanım buranın müdüresi"dedi. Evet araştırmada Nuran yazıyordu. Ama bunları nereden biliyor?

Merakla dönüp "Sen nereden biliyorsun? En kısa yollardan kuruma gelebildin. Bir de kadının odasını hızlıca buldun...daha önce geldin mi?"dedim. Konuyu değiştirmek için onu oyalarken başını sallayarak "Evet geldim"dedi ve yürümeye başladı. Ne? Evet geldim derken? Hey dursana!

"Bu bir cevap değildi!" Diye seslenirken aniden kapıyı çaldı ve içeriye daldı. Aha girdi içeriye! Elim yüreğimde bende ayaklarımın verdiği tepkiyle hızlıca girdim. Ayh neden böyle ani hareketleri var!

Ona sinirle baktım. Ağız hareketleriyle sessizce söyleniyordu çünkü yan tarafta şu an bakmaya korktuğum kadın bize bakıyordu.

"Hamza Bey hoş geldiniz"dedi.

Hamza Bey mi? Acaba ben hala içeriye girmedim mi? Yoksa Harry Potter görünmez pelerini mi giydim? Yoo gayet her şeyim alenen ortada duruyor. Başımı çevirip kadına baktığımda saçı arkadan topuzlu, uçları sivri gözlüğü olan, etek-ceket takım giymiş, çok modern bir kadın vardı. Vay be çok hoş duruyor.

Hamza başıyla selam verip "Hoş buldum Nuran hanım"dedi. Bak bak Nuran hanımmış!

Bana da it kopuk muamelesi yapıyor. Görende köşe başında haraç kesiyorum sanır!

Göz devirip yandan yandan onlara bakıyordum. Nuran Hanım eliyle koltukları göstererek "Buyurun"dedi ve geldiği yöne doğru gidip masa arkasındaki sandalyesine oturdu. Gayet iş kolik biçimde ellerini masada birleştirdi.

Mihre-i Lem-YezelHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin