🔫17, Lem-Yezel, Site güzeli

1.7K 99 7
                                    

🚨 Mihre-i Lem-Yezel 🎨

Yasin Suresi, 56. ayet: Kendileri ve eşleri, gölgeliklerde, tahtlar üzerinde yaslanmışlardır.

"Mihre saçmalama artık! Bak koca üç gün geçti ama sen hala bomboş düşüncelerle geçiyorsun gel bir tanış!"

Gerçekten bu kızlar beni sinirden deli edecek! Eda ve Hatice görüntülü aramıştı bana birini bulduklarını ve şartları kabul ettiğini söylediler.

Ya böbreğimi çalarsa ne olacak? Ya Gözde'ye zarar verirse ne olacak? Gerçekten sizi anlamakta güçlük çekiyorum. Sanki söyledikleri şey çok normal bir de bu kaldı! Sinirle onlara döndüm ve "Sizin aklınız başınızda mı? Ya katil ya da başka bir şey çıkarsa bunun sorumluluğunu alıyor musunuz?"dedim. Gerçekten biri polis, biri sınıf öğretmeni ama şuradan bakınca her şey olabilecek potansiyelleri var.

Eda araya girerek "Öf yeter be! Tamam ben açıklıyorum!"dedi. Hah şükür biriniz artık saçmalamayı kessin ve biz de şu silsileden çıkalım.

Ellerimi masaya dayayıp eğildim ve dikkatle Eda'ya bakarken sıkıntılı nefes vererek "Benim kuzenimin eşi vefat etti ve şu an teyzemler evlendirmek istiyor. Kuzenimde eşini unutamamış bunu istemiyor. Dünde bana başkasının günahına giremem dedi, eh benimde aklıma sen geldin. Hem teyzemler gerçek sanar hem de senin işin olur....bak kuzenimin aklımda karısı var emin ol senin dalağın ve ciğerlerin gram umurunda değil"dedi. Ne demek kuzenim? En baştan beri o siteler niteler bir şeyler dediniz o neydi?

Ahh gerçekten çok tuhaflar! Acaba gerçek mi bu söyledikleri yoksa beni o adamla tanıştırmak için bir oyun mu? Gözlerim açılmış halde "Neden en baştan söylemedin? Bakın kızlar bu bir oyunsa ve Hatice özellikle yıllardır dostum olan sen de bunu yapıyorsa-"demeye kalmadan Eda ortaya atlayıp "Ya gerçekten körü değil çok araştırdık....bak öğlen iki de sarayüstü kafede 16 numaralı masada seni bekliyor olacak, ben şimdi kapatıyorum vali bey geldi"dedi.

Birde bu çıktı başıma. Daha Yasin ile konuşamadım bile bir de kuzen çıktı. Ahh gerçekten ben ne yapacağım? Derince nefes alıp saate baktım. Demek vali bey geldi. O pislik bir daha bana dönmedi ve hala da dönmeyi düşünmüyor sanırım....

(Hamza)
Bütün yasalar hayatı düzenlemek amacı ile kurulmuştur ama kuralsız yaşamanın sonucunda artık hayatın sıradan olmaz. Evet hayatım yasalardan oluşuyordu. Şu anda da Yasin birilerinin yasalara aykırı bir evlilik yapacağından bahsediyor. Bilin bakalım bu yarım akıllı kim?

3 gün önce

Bu kız hiç mi akıllanmaz? Sırf Gözde ve babaannem istedi diye Yasin'le evlenecek mi? Bir de kalkıp Gözde ve ben buna mecburum diyor! Ya gerçekten düşünme yeteneği yok ya da benimle dalga geçiyor.

Çıkıp gittiğimde eve gelmiştim. Babaannemin Mihre'yi tanıdığı günden beri söylediği şarkısı gibi yine tekrar ederek "Acaba Yasin konuştu mu? Ah ah güzelim kızı elinde kaçıracak! Hem nasıl sevimli değil mi? Hamza sen hep yanındasın görüyorsun hiç kötü bir huyu var mı?"dedi. Evet tam olarak bana Mihre'nin ne kadar efendi, hanım hanımcık olduğundan bahsetti.

Evet sevimli dediği kız hastanede bana yumruk atmıştı. Ahh o gün babaannemin bağıra çağıra o kızı bulun evlenmek istiyordu demesi, Tayfun abinin fotoğrafını gösterip 'Çok yetenekli'demesi ve babaannemle otobüste karşılaşması...kesinlikle baş belası.

"Oğlum neye gülüyorsun? Ay vallahi beni ölmeden toprağa koyacaksınız! Biri der ben evlenmem biri bir kızla konuşamaz siz ne yapmaya çalışıyorsunuz?"dediği anda aynadaki surat ifademi gördüm. Ayarlarımla oynuyor ve ben bunu hiç sevmiyorum.

Bazen beni deli ediyor ama bazen gerçekten saf mı yoksa bilerek mi yaptı diye düşündüğüm tonlarca şey yapıyor. Mesela patavatsız. Vali Bey'in önünde el pençe duran insanların aksine utanmasa adamı rencide edecek konuşmaları oluyor. Ya da saatlerce gururu için yürüdüğü bahçe var...yaptığı her saçmalığa rağmen kötü biri olmadığı aşikâr. Her şeyi kız kardeşi için yapıyor. Tıpkı benim ailem için her şeyi yapacağım gibi...

"Abi"

Yasin'in sesini duyduğumda başımı kaldırdım. Babaannem çoktan başlamış sorular sorarken Yasin sadece "Konuştuk "demişti. Asalak kız bunu bile becermene şaşırdım. Ne yaptın? "Sana ihtiyacım var mı?"dedin. Tabi başka ne diyeceksin ki? Daha bir gün önce yanlışlıkla kollarını açtığında ben değildim zaten!

Yasin yanıma doğru oturarak "Abi bu kız çok farklı biri"dedi. Öyle mi? Farklı olduğunun ben de farkındayım ama senin görmen epey bir tuhaf olmuş, zira ikinizinde fıtratı aynı gibi.

Sadece dinliyordum ve birden kalkıp "Bana dönüp dedi ki, "Sen çok iyisin; kafasına vur ekmeği elinde al gibisin, dedi. Evet bana kalkıp resmen saf dedi ve birde üstüne üstelik red etti!"dediği o anda gözlerim büyüdü. Ne demek red etti? Ama bana buna ihtiyacı olduğundan bahsetmişti....bir de saf demiş, sanki kendisi çok zeki!

Demek red etti. Neden? Şu an kardeşini almak için bu fırsat ele geçmezdi ama o elleriyle tepti mi? Neden bunu yaptı?

"Abi niye boş bakıyorsun? Ahhh sorun sadece bu da değil bir de ne yapmış biliyor musun?"deyip üstünü çıkarmaya başlamıştı. Evet sadece red etmesine şaşırdım Allah bilir ne yaptı?

Sinirlenmiş vaziyette duran Yasin montunu hışımla çıkarmıştı. Arkama yaslanıp keyifle hala yapacaklarını dinlerken Yasin "Bir de evlilik sitesinden birini bulmuş!"dedi. Ne? Ne yaptı? Evlilik sitesinde birini mi buldu? Bu kız bunun yasal olmadığından haberi var mı? Evleneyim derken hapsi boylayacak?

Sinir hücrelerimdeki titreşimle sinir uçlarım dayanılmaz bir şekilde çarpıntı yapıyordu. Sıkıntılı bir nefes verip "Siz de buna izin mi verdiniz?"dedim. İzin verdiniz neyse bu kız ailesini de mi düşünmez?

Telefonum nerede şunu uyarmak yine bana kaldı!

Eğilip telefonu aldığımda Yasin birden telefonu elimden aldı. Bu ne yapıyor? Elimi uzatıp telefonu vermesini beklediğim de tıpkı Mihre'nin korkmuş hali gibi elini arkasına götürüp "Onu arayacaksan olmaz!Şey...şeyden bu....yani şimdi buluşma kesinleşti arasanda seni dinlemez ama gidip durdurabilirsin. Salı günü Sarayüstü kafede 16 numaralı masaymış.... Hatice söyledi. Kızlar oturup yalvarmış ama dinlememiş"dedi. Şaka mı yapıyor? Evet şu an şaka yapıyor olmalı.

Yavaşça yerimden doğruldum ve karşısında dururken tıpkı Mihre gibi yamuk ağızlı sırıtışını yaparak....ah ne diyorum ya iyice sinirlerim gerildi. Sıkıntılı bir nefes verip sanki içimi rahatlatır halde elimi tekrar uzattım ve "Şu telefonu ver Yasin"dedim. Hala suratıma tırsak tırsak bakarken telefonu yavaşça çıkardı ve "Abi lütfen engel ol yoksa bir saçmalık yapacak....ben yaparım da işte beni kale almıyor en azından seni dinliyor"dedi...

3 gün sonra

Kulağımda sadece zilin melodisi vardı. O üç gün geçmiş Yasin kapıya dayanmış zili çalıyor ve izin gününde beni rahat bırakmıyordu. Mihre ve o site güzeli buluşacağı adamın buluşma saati gelmişti. Evet yapacağı yanlışa son bir kaç saat kalmıştı ve şu an yanlıştan döndürmek için kimseyi dinlemiyordu.

"Abi kalk artık! Bak duyduğuma göre adam hiç tekin değilmiş! Hatice ve Eda araştırmış! "Dedi. İsmini söylemiş mi? Günlerdir bana isim vermedin ve şimdi mi bahsediyorsun? Hepiniz rahatsızsınız! Ellerimle yüzümü kapayıp sabır diledim ve yerimde doğruldum.

"Tamam! Sen bilirsin! Beni duyuyor musun? Eğer başına bir şey gelirse sorumlusu sensin!"diye bağırmıştı. Kitabından ortasında okumaya başlayan bir kız, kitabı okusada anlamayan kuzenim ve kalan herkes şunu bilmiyor: o bensiz adım atamaz.

Mihre-i Lem-YezelHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin