4.BÖLÜM: ARKADAŞIZ

1.3K 83 12
                                    

Bu çocukla aramda adını koyamadığım bir bağ vardı ve bu bağ kopmayacak türden bir bağaya benziyordu

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Bu çocukla aramda adını koyamadığım bir bağ vardı ve bu bağ kopmayacak türden bir bağaya benziyordu. Kopmasını istemediğim bir  bağaydı bu bağ.

4.BÖLÜM: ARKADAŞIZ

Akasya Balca'nın ağzından:

"E-Efe?"

Şaşkınlıktan dudaklarım istemsizce aralanırken, çalan kapının ardından gelecek yüzün Efe'nin olacağından habersizdim. Efe'de en az benim kadar şaşkın olmalıydı. Dudakları hafif Aralık, bakışları şaşkın ve mahçuptu. Tabii Ya! Bugün yaptıklarından dolayı mahçup olmalıydı. Barış'ın anlattığına göre, Efe önce Barış'a sertçe çarpmış, sonra Barış'a defalarca yumruk atmıştı. Şaşkınlığımı üzerimden atmaya çalışırken sinirle ayağa kalktım.

"Ne işin var burada?"

"Ben-"

"Neden geldin? Arkadaşımı dövmen yetmedi mi yoksa? Hırsını alamadın mı? Seni çok yanlış tanımışım Efe. Buraya neden geldiğini, evimi nasıl bulduğunu bilmiyorum ama-"

"Çocuklar!"

Annem'in sesiyle sözüm yarın kalırken annem gülümseyerek yanımıza ulaşmıştı.

"Tanıştınız mı çocuklar? Hadi yemeğe bekliyoruz sizi."

Tanışmak mı? Efe benden sinirle gözlerini kaçırıp odadan çıktığında, dudaklarım yeniden şaşkınlıkla aralanmıştı. Ne oluyordu böyle? Bu hayatın bana oynadığı kaçıncı oyun oluyordu? Efe'nin gidişinin ardından gözlerim annemi buldu.

"Anlamadım? Ne tanışması?"

"Kızım unuttun mu? Babanın eski bir yakın arkadaşını ve ailesini ağırlayacaktık bugün. Onların oğlu, Efe. Hadi gel ayıp oluyor insanlara."

Annem odadan çıktığında bir elim saçlarıma, bir elim şaşkınlıktan kapanmak bilmeyen ağzıma gitmişti. Dolabımdaki aynadan gördüğüm yansımamla başımı iki yana salladım. Tamam tesadüf! Hepsi bu. Saçma bir tesadüf. Bugünden sonra Efe denen çocukla bir iletişimim olmayacaktı. Bugün sondu. Arkadaşıma zarar veren bir insanla iletişim kurmak bile kendimden soğumama sebep oluyordu. Bugün son diye geçirdim içimden. Bugün son gün Asya! Bugün bu çocukla son kez aynı masada yemek yiyeceksin. Kendimi söylediklerime inandırdıktan sonra aynadaki bedenimi bir kez daha süzdüm. Gri bir eşofman, beyaz bir sewatshirt vardı üstümde. Gayet iyi görünüyordum. Saçlarımı at kuyruğu yaptıktan sonra hızla odamdan ayrıldım ve gülüşerek yemek yiyen aileme ve sevgili misafirlerimize (!) doğru Güler yüzlü bir ifadeyle ilerledim.

"Hoş geldiniz."

"Hoş bulduk kızım."

Masadaki sarışın alımlı, Efe'nin annesi olduğunu düşündüğüm kadının samimiyetiyle, yüzümdeki gülümsemeyi genişleterek Efe'nin karşısına oturdum. Buraya isteyerek gelmemişti ve ben onu geldiği için suçlamıştım. Sanırım ona bir özür borcum vardı. Son bir özürden sonra bir daha Efe'yle konuşmayacaktım. Yemek boyunca Efe'yle birbirimize attığımız kaçamak bakışların sonunda, yemeğimizi tamamlamıştık. Efe masadan kalktıktan sonra gözden kaybolduğunda çaktırmadan annemin yanına ilerledim.

AKASYA Where stories live. Discover now