1.3

1.3K 32 0
                                    







Koşar adımlarla evden uzaklaştım ama nereye gittiğimi kime gideceğimi bilmiyordum. Benim Yaman dan başka evim Cesur dan başka dostum yoktu. Annem yoktu.. Babam yoktu..

Uzaktan akrabam bile yoktu.

Başımı yere eğilmiş öylece yürürken birine çarpıp sendelendim, dokunsalar ağlayacaktım, dokundular.

Gözlerimden yaşlar akmaya başlamıştı. Çarptığım kişiye bakmadan yanından geçmeye çalıştım göz yaşlarımı kimsenin görmesini istemiyordum bir yabancının bile.. Ben buydum huysuzdum asiydim öyleydim işte.. karşımdaki kişi adımları ile birlikte geçmemi engelledi. Gözlerim gözlerine değince daha çok ağlamaya başladım Alaz'dı ... Üzerinden ceketini bir çırpıda çıkarıp omuzlarıma örttü hemen sonrasında sırtıma sarılan elleri sanki içine sokmak istermiş gibi göğsüne yasladı başımı.. kendimi tutmadım ağlamamı bastırmadım .. "Alaz.." dedim. "Benim kimsem yok.."

Sırtımdaki ellerinden biri yanağıma çıktı gözyaşlarımı silip ıslak dudaklarıma bir öpücük bırakıp geri çekildi.. "Sana ağlama demem, ağla ama seni ağlatan o şerefsizi sağ bırakmayacağım haberin olsun." başımı olmaz anlamında iki yana salladım.

"Beni buradan götürür müsün?"

yüzümü avuçlarının arasına aldı.

"Sen nereye istersen seni oraya götürüm, sen nereye istersen seninle oraya gelirim"

o bunu söyleyince ben daha çok ağladım o bana daha çok sarıldı.

Biraz sakinleştiğimi görünce. "Hadi gidelim.." diye mırıldandı.

"Nereye gideceğiz."

"Uzaklara gidelim" dedi gülümser gibi. Bir prens gibi elini uzattı.

Uzattığı elini tuttum belli belirsiz gülümsedim "Gidelim.."

"

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Seçenek/ #AsLazWhere stories live. Discover now